TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Sakarya Üniversitesi tarafından (SAÜ) düzenlenen Bilim, Kitap, Sanat, Film, Spor ve Kariyer Festivali'nin (SAÜFEST) açılış töreninde konuştu.

Gençler arasında "ilim ve teknolojinin Batı'da üretildiği ve oradan tercümeler vasıtasıyla bir şeyler öğrenebileceği" kanısının yaygın olduğunu belirten Şentop, bu düşüncenin doğru olmadığını öne sürdü.

Şentop, "Bizim sorumluluğumuz, sahip olduğumuz birikim ve dünyanın gidişi, bir medeniyetin yavaş yavaş gerilemeye başladığını, daha doğrusu medeniyet içerisinde bir kültürün gerilemeye başladığını, dolayısıyla bir öbürünün onun mukabilinin yükselme döneminin başladığını, bunun zaruret olduğunu bize gösteriyor" diye konuştu.

Bu açıdan üniversitelerin bilim dünyasındaki gelişmeleri çok yakından takip eden bir yaklaşımla hareket etmesi gerektiğine işaret eden Şentop, "Bunun da kalitesini ayırarak seçici davranmak suretiyle hareket etmemiz lazım ve sadece çıktıları değil, aynı zamanda bu çıktılara imkan sağlayan verileri ve onun altyapısını da birlikte değerlendirmek suretiyle almak ama bir taraftan da bizim o ihmal edildiğimiz kayıp dünyamızın malzemelerini, birikimini çok yakından tetkik etmemiz, bakmamız lazım" değerlendirmesinde bulundu.

'HALKI OLMAYAN AYDINLAR ETKİLİ'
Üniversitelerde akademisyen kalitesi bakımından ciddi mesafeler alındığını iddia eden Şentop, "Bu ikilemi çözmemiz lazım. Halkı olmayan aydınlar Türkiye'de uzun zamandır etkili ama halkımızın aydınları üreteceği bir dönemin içerisindeyiz. Üniversitelerimiz bunların filizlendiği yerler olacak" dedi.

"Hocalarımıza çok büyük görevler düşüyor. Bu aradaki o kayıp dönemi telafi edecek, kapatacak ve Türkiye'nin büyük iddialarına uygun içerik üretecek üniversiteyi kurmak, yapmak mecburiyetindeyiz. Öğrencilerimizin de çok büyük iddialar, hedeflerle kendilerini yetiştirmeleri lazım" diyen Şentop, "Türkiye'nin içinde bulunduğu durumla ilgili eleştiriler yapanlara ilk sorum şu; 'En son yurt dışına ne zaman çıktınız?' Kendi evinin bir odasında oturarak, kendi dünya ve siyasi görüşünü destekleyen yayınlar okuyarak, izleyerek Türkiye değerlendirmesi yapan insanlar ümitsizlikler ve karamsarlıklar içinde ortaya çıkıyorlar. Türkiye'ye dışarıdan baktığınızda Türkiye tasavvurunun Türkiye sınırlarından büyük olduğunu görüyorsunuz. Dünyadaki her alandaki değişimlere baktığımızda Türkiye'ye çok büyük görevler düştüğünü, bunun dinamosunun da üniversitelerimiz olduğunu ifade etmek isterim. Hiçbir mazeretimiz yok, çalışmak ve çok çalışmak mecburiyetindeyiz" ifadelerini kullandı.