Toplumsal Haber Merkezi

2020'nin Mart ayında 'resmen' Türkiye'ye de giriş yapan koronavirüs salgını gerekçe gösterilerek ilk darbe vurulan yerler sanat mekanları oldu. Tiyatrolar, gösteri merkezleri, sinema ve konser salonları aylarca kapalı kaldı. Sonra 'yeni normal' diye uydurulan garip bir düzenlemeyle açıldı bu mekanlar. Birçok salon tam dolulukla gösteri yaptığında bile kâr etmiyorken emeğiyle geçinen sanatçılara "madem sanat yapmak istiyorsunuz, o zaman cebinizden para koyun" demeye getirdiler.

Yani camiler, AVM'ler tıklım tıklımken, hatta kapatılmasının konusu bile hiç açılmıyorken sanat mekanları halen fiili olarak kapalı. Ancak, mekan kiraları, faturaları, vergileri, sigorta primleri tıkır tıkır işliyor...

Sanatçılar, sanat dostları tepkilerini sık sık sosyal medyadan dile getiriyorlar. İktidarının ilk yıllarından itibaren sanatla hesaplaşan, kültür merkezleri yıkıp sahneleri kapatan AKP ise sanatçıların kolunu kanadını kırmak için aradığı fırsatı buldu. Kültür ve Turizm Bakanlığı dahil olmak üzere hiçbir yetkiliden çıt çıkmıyor. Emekçiler ise artık sanat yaptıkları kentleri terk ekmek zorunda. Birçok sanatçı yaşamını devam ettirebilmek için ailelerinin olduğu kentlere dönüş yaptı, yapmaya da devam ediyor. 

SANATÇILAR AİLELERİNİN YANLARINA DÖNÜYOR
Tiyatro oyuncusu Orhan Aydın da tanıdığı onlarca genç oyuncu ve müzisyenin ailelerinin yanına döndüğünü belirtiyor. Bu sanatçılar için "Orada da ne yapacakları ise belirsiz" diyen usta sanatçı, "Her biri mesleklerinde eğitimli ve başarılı bu insanlığı hiçlemek hangi vicdansızlığın eseridir" diye de soruyor.

PANDEMİ KADAR, OLUŞAN MANTIK DA TEHLİKELİ
Aynı zamanda KOMA Sahnesi'nin de kurucusu olan tiyatro yönetmeni ve oyun yazarı Ilgın Sönmez ise bu süreçten çıkarılan "ama mekan kapanmaları doğal" mantığını haklı olarak eleştiriyor. "Tiyatronun fiziksel ortamdaki çerçevesi ‘mekan’lara bundan sonra ‘zaten’ ihtiyacımız olmayacağını düşünerek kapanma riskini pandemik sürecin doğal sonucu kabul edip küçümseyen bir mentalite tüm şuursuzluğuyla oluşmaya başladı" diyen Sönmez, "Mekandaki sahneyi cd-dvd vs gibi düşünüyorlarsa demek" göndermesini yapıyor.

Baba Sahne'nin kurucusu, oyuncu Şevket Çoruh da benzer tepki göstermiş ve şöyle demişti:

Aşağıdaki fotoğraf, tiyatromuzun 243 gündür açılmayan perdesidir. Kültür Bakanlığı’nın yeni politikası: “En güzel tiyatro kapalı tiyatrodur” 

KAMPANYALAR YETERLİ OLUR MU?
AKP'nin pandemiyi bahane ederek sanatçıları ve sanat mekanlarını bitirme operasyonuna sanatçılar da ellerinden geleni yapıyorlar. Youtube gibi sosyal mecralar bunlardan biri. Birçok tiyatro topluluğu ve sahne, oyunların kayıtlarını Youtube'da yayınlamaya başladı. Örneğin, son olarak Ortaoyuncular "İçinden Tramvay Geçen Şarkı"yı restore edilmiş ses ve görüntü kalitesiyle Ortaoyuncular YouTube kanalında yayınlayacağını açıkladı.

DAYANIŞMA BİLETLERİ ALALIM
Bu halkın sanatla bağının kopmaması için hayati önemde ama bir sahnenin borç yükünü hafifletmek için yetersiz ve 'süreci kurtarır' olmaktan çok uzak. Bazı sahneler ise yaptıkları dayanışma çağrılarında ileriye dönük bilet satışı yapmaya başladıklarını açıkladı. Kadıköy Emek Tiyatrosu da bunlarda biri. 

Tiyatronun çağrı metni şöyleydi:

Oyuncu Iraz Yöntem'in çağrısıyla bitirelim:

Tiyatrolar bu zorlu süreçte kapanmamak için dayanışma kampanyaları başlattı.

Destek olup paylaşarak dayanışmanın bir parçası olabilirsiniz.

Yarınlarda hepimizin daha çok sanata ihtiyacı olacak.