Yargı da bakanlar da SADAT’a karşı sus pus! Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Uzaktan yakından alakam yok dediği” eski başdanışmanı Adnan Tanrıverdi’nin kurucusu olduğu, suikast ve gayri nizami harp eğitimi veren, İslam ülkeleri arasında savunma işbirliği oluşturmayı hedefleyen SADAT’a ilişkin yapılan suç duyurusu, bir yılı aşkın süredir savcılıkta bekliyor. Milli Savunma Bakanlığı, Milli Güvenlik Kurulu ve Genelkurmay Başkanlığı’na yapılan “idari önlem alınması” istemli dilekçelere de dönüş yapılmadı.

Avukat İsmail Sami Çakmak, SADAT’a ilişkin tartışmalar sürerken, Şubat 2021’de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği dilekçeyle SADAT kurucusu Tanrıverdi hakkında “anayasayı ortadan kaldırmaya çalışmak”, “yasadışı örgüt kurmak” ve “kamu görevinin usulsüz olarak üstlenilmesi” suçlarının işlendiği gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. Cumhuriyet'in haberine göre SADAT’ın “anonim şirket değil, yasadışı bir suç örgütü” olduğu vurgulanan dilekçede, “devletin tekelinde olan yetkilerin kullanılmaya kalkışıldığı” vurgulandı. Dilekçede, “SADAT, ülkemizi daha karanlık günlere götürecek bir örgütlenmedir. Anayasanın ve yasaların arkasından dolanarak kurulmuş olan bu sözümona şirket, anayasayı ve yasaları hiçe saymakta, bunları ortadan kaldırmayı amaçlamaktadır” denildi. 

BİR GELİŞME OLMADI
Çakmak, suç duyurusunu ve suç duyurunda yer alan delilleri, aynı zamanda Milli Savunma Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Milli Güvenlik Kurulu ve Genelkurmay Başkanlığı’na göndererek “idari önlemler alınması” isteminde bulundu. Ancak avukat Çakmak’ın suç duyurusu, bir yılı aşkın süredir savcılıkta bekliyor. SADAT, her geçen gün yeni bilgilerle tartışılmaya devam etse de suç duyurusunda herhangi bir gelişme yaşanmadı. 

TEK YANIT GELDİ
Çakmak’ın “idari önlem alınması” istemli dilekçelerine Ticaret Bakanlığı dışındaki bakanlık ve kurumlar yanıt vermedi. SADAT’ın Türk Ticaret Yasası’na da aykırı olduğu vurgulanan dilekçeye dönüş sağlayan tek kurum olan Ticaret Bakanlığı yanıtında ise suç duyurusuna işaret edilerek “Bu aşamada konuya ilişkin olarak bakanlığımızca ayrıca bir değerlendirme yapılmasının uygun olmayacağı mütalaa edilmektedir” ifadeleri kullanıldı.