AKP destekçisi Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, son günlerde tartışma konusu olan sosyal medya düzenlemelerini değerlendirdi.

Perinçek, sosyal medyada emperyalizmin ideolojik hegemonyası olduğunu belirtti ve "İnsanlar adeta pankreas minderine çıkıyor. Sövmek, ısırmak, kırmak serbest" dedi.

Sosyal ifadesinin algı yaratmak için kullanıldığını iddia eden Perinçek, aslında bu ağların hakim sistemin ideolojik hegemonyası olduğunu belirtti. Sistemin dışına çıkılıp milli tavırlar sergilendiğinde sansürle karşılaşıldığını belirten Perinçek şunları söyledi:

Sosyal medya bir haberleşme ağı. Bunun sosyalle hiçbir ilgisi yok. Burada bir aldatmaca var. Bir algı yaratılıyor. Sanki orada özgür insanlar konuşur, özgür topluluklar kurumlar konuşur ve kontrol dışında toplumun sesini yansıtır... Orası aslında hakim sistemin kontrolü altında olan bir haberleşme ağı. Hakim sistem buradaki denetimini ideolojik hegemonya ile sağlıyor. Ayrıca sosyal medyada sistemin doğrudan idari müdahalesi var.

"Ben pankreas minderine benzetiyorum sosyal medyayı. Pankreas güreşinde ısırmak, kolunu kırmak serbest. Sosyal medyada sövmek, aşağılamak, hakaret etmek serbest değil sanki mecburiyet" diyen Perinçek, sosyal medyada hakaret etmenin serbest olduğunu vurguladı ve "Girerken bize sövmek hakaret etmek, ısırmak kırmak dayatılıyor. Biz ne kadar terbiyeli olsak da... Çok beğendiğim terbiyeli insanları bile oraya girince tanıyamıyorum. Benim tanıdığım Ahmet, Mehmet, Ayşe bu değil. Çünkü öyle bir ideolojik dayatma var" dedi.

'VATANA İHANETİN ÖZÜGRLÜĞÜ OLMAZ'
Sosyal medyada 'vatana ihanetin özgürlüğünün olmayacağını' öne süren ve hükümetlerin bu konuda somut adımlar atması gerektiğini belirten Perinçek ayrıca, hükümetin bu konuda atacağı adımları doğru bulduğunu belirtti ve şunları söyledi:

Yozlaşma çürüme terbiyesizlik ahlaksızlık bu tespitler çok çok doğru. ‘Özgürlük var.’ Neyin özgürlüğü var? Terbiyesizliğin, ahlaksızlığın özgürlüğü... Kadına saygısızlık gibi bir özgürlüğü kabul etmiyoruz. İnsanı aşağılamak gibi, eşitsizlik gibi bir özgürlük kabul etmiyoruz. Vatana ihanet etmek, terörü desteklemek gibi bir özgürlük yok. Amerika’nın uşağı, piyonu olmak gibi özgürlükleri kesinlikle kabul etmiyoruz. Buna karşı milli devletin diktatörlük uygulaması gerekir. Atatürk devrimi o açıdan bize örnek olmalıdır.

Devletin de, bugünkü hükümetin de görevlerinin bu olduğu kanısındayım. Ama burada ideolojik duruş ve ideolojik cephe çok önemli. Kemalist devrimle yaratılmış cumhuriyet, vatansever, halkçı, emekten yana bir ideolojiyle doğru kanunlar çıkartabilir. Sosyal medyada da Türkiye Cumhuriyeti’nin yasaları geçerli olmalıdır. Türkiye kanunlarına aykırı eylemler suçtur.

Toplumda bir kahvede bir insana hakaret edilse ya da gazeteden televizyondan edilse bu suç olur. Ama sosyal medyadaki kişiyi bulmak, soruşturma açmak, çok zor. Bunları kolaylaştırmak lazım. Bu yönde her türlü milli gayretleri ve önlemleri doğru buluruz.