Ankara'da Keçiören Şehit Ahmet Kabukçu İlkokulu birinci sınıf öğrencisi Mert Yağız Köksal, iddiaya göre, okul kantininden aldığı şırınga şeklindeki oyuncak sıvı çikolatanın kapağının boğazına kaçması sonucunda hayatını kaybetti.

Konuyla ilgili, Gıda Mühendisleri Odası Kocaeli Temsilcisi Sema Kopal da açıklama yaptı. Yasaya göre okul kantinlerinin her dönem en az bir kez denetlenmesi gerektiğine dikkat çeken Sema Kopal, “Okul kantinlerinde satışı yasak olan cips vb. ürünlerde okul logosu bulunduğu, kimi gıdaların üzerinde logonun sonradan yapıştırılmak suretiyle kullanıldığı gelen duyumlar arasındadır. Peki ambalaj üzerinde yer alan bu logonun uygunluğu nasıl denetlenecek? Ambalaj üzerine sahte logoların basılması nasıl önlenecek? Bakanlık bununla ilgili nasıl önlemler aldı? Henüz açıklanamayan bir sürü soru…” ifadelerini kullandı.

Sema Kopal’ın olayla ilgili açıklaması şöyle:

7 yaşındaki Mert Yağız Köksal’ın hayatına sebep olan şırınga çikolata ve gerçekler Keçiören Şehit Ahmet Kabukçu İlkokulu 1. sınıf öğrencisi Mert Yağız Köksal, kantinden almış olduğu şırınga şeklinde çikolatanın tıpası boğazına kaçtığı için fenalaşarak hayatını kaybetti. Bu olay bizleri derinden üzmüştür.

Yapılan açıklamalarda Okul İdaresinin görevden uzaklaştırıldığı, var olan kantincinin ihalesinin sonlandırıldığı ve ilçe genelinde kantin denetimlerinin arttırıldığı belirtildi. Bu eylemlerin gerçekleştirilebilmesi için illa bir çocuğumuzun ölmesi mi gerekiyordu?

Okul kantinleri, 10.03.2016 tarih ve 28552893 sayılı Okul Kantinlerinde Satılacak Gıdalar ve Eğitim Kurumlarındaki Gıda İşletmelerinin Hijyen Yönünden Denetlenmesi Konulu Genelgeye uygun olarak denetleniyor. Bu Genelgeye göre, okul kantinlerinin İlçe Millî Eğitim Müdürlüğü, Toplum Sağlığı Merkezi ve İlçe Tarım Müdürlüğü temsilcilerinden oluşan İlçe Kantin Denetim Ekibi tarafından, her dönem en az 1 defa denetlenmesi gerekmektedir. Ancak kantin denetimlerinin düzenli yapılmaması, sağlıksız ve satışı uygun olmayan ürünleri satan kantin sahiplerine caydırıcı cezaların verilmemesi, okulların satılan ürünlere göz yumması gibi nedenlerle kantinciler yine istedikleri ürünlerin satışını rahatlıkla yapabilmektedir.

Kantinler, okullar için birer gelir kapısı haline getirilmeye devam ettiği sürece bu sıkıntılar karşımıza sürekli çıkacaktır. Kantincilerin ticari kaygıları, okulların kantinden elde ettikleri kira gelirleri çocuklarımızın sağlığının önüne geçmeye devam edecektir.

Okul kantinlerinin Milli Eğitim Bakanlığı tarafından, ticari kaygılar gütmeden, çocuklarımızın okuldayken sağlıklı, güvenli ve ucuz gıdalara erişimi için bir araç olarak görülmesi ve işletilmesi gerekir.

Geçmişte okul kantinleri Kooperatifçilik anlayışıyla işletilirdi. Bu kooperatiflere çocuklar da küçük hisselerle katılır, teneffüste nöbet usulüne göre kantinde ürün satışında görev alırlardı. Böylece çocukların görev ve sorumluluk bilinci de gelişirdi. Okul Kooperatifleri çocuklarındı, okulundu. Ancak okul kooperatiflerinin-kantinlerinin özelleştirilmesi, okullara Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yeterli bütçe ayrılmaması, bu yüzden okulların giderlerini karşılamak için kantin kirası vb. gelirlere muhtaç bırakılması, Mert Yağız çocuğumuzun ölümüne sebep olan olaylar zincirinin birer halkasıdır.

Kantinlerde sağlıklı gıdaların tüketilmesinin artırılması için Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı tarafından işbirliği içinde yürütülen ‘Okul Gıdası Logosu’ uygulaması, yeterli alt yapı sağlanamadığı için bu eğitim öğretim döneminde uygulamaya geçirilemedi. Okul Gıdası Logo uygulaması daha doğarken ölü doğmuştur. Yukarıda bahsettiğimiz Genelgede okul kantinlerinde satılması uygun olan ürünler listelenmiştir. Okul Gıdası Logosu uygulamasının da bu gıdaları kapsaması gerekmektedir. Aksi takdirde zaten yasaklı olan bir ürün üzerinde okul logosunun olmasının hiçbir anlamı olmayacaktır.

Okul kantinlerinde satışı yasak olan cips vb. ürünlerde okul logosu bulunduğu, kimi gıdaların üzerinde logonun sonradan yapıştırılmak suretiyle kullanıldığı gelen duyumlar arasındadır.

Peki ambalaj üzerinde yer alan bu logonun uygunluğu nasıl denetlenecek? Ambalaj üzerine sahte logoların basılması nasıl önlenecek? Bakanlık bununla ilgili nasıl önlemler aldı? Henüz açıklanamayan bir sürü soru…

Logonun kullanıldığı gıdalar çocuklarımız için risk oluşturmamalıdır. Bu konu ile ilgili gerekli tüm önlemler Bakanlık tarafından alınmalı, tedbir alındığına dair veliler bilgilendirilmeli ve rahatlatılmalıdır. İlçe Kantin Denetim Komisyonlarının etkinliğinin artırılması ve denetimlerinin sıklaştırılması ile okul kantinleri gözetim altında tutulmalıdır. Önemli olan sadece denetim yapmak değil, bu denetimlerin etkinliğini gösterebilmektir. Denetimler yalnızca kâğıt üzerinde kalmamalıdır. Denetim Komisyonları tarafından yapılan uyarıları dikkate almayan kantincilerin çalışmalarına son verilmelidir.

Okullarda kurulan Kantin Denetleme Komisyonlarının, görevlerini sadece hukuka ve toplumsal yararlara dayanarak, çocukların sağlığını her zaman ön planda tutarak, objektif bir biçimde, ciddiyetle yerine getirebilmeleri sağlanmalıdır. Yeniden böyle bir üzücü haber ile karşılaşmamak için her zaman öncelik çocuklarımızın sağlığı ve güvenliği olmalıdır.

Denetimsizlik ve okul kantinlerinin özelleştirilmesi sonucu 7 yaşında, daha hayatının tomurcuk döneminde kaybettiğimiz Mert Yağız Köksal çocuğumuzun ailesine ve yakınlarına başsağlığı diliyoruz.