İYİ Parti TBMM’deki grup toplantısına başladı. Toplantıda konuşan Meral Akşener’in gündeminde Hatay’daki orman yangını sonrası maden sahası açılacağına dair şüpheler, Azerbeycan ve Ermenistan arasındaki çatışma gündemi ve zenginlere vergi affı var.  Akşener, AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a, “Sen yandaşa vergi affı koy, sonra esnaf kredi borcu altında ezilsin. Yok öyle yağma Sayın Erdoğan" şeklinde seslendi.

‘MİLLET RANT YANGINI OLMASINDAN ENDİŞE EDİYOR’
Akşener’in konuşmasından satır başları şu şekilde:

Hatay ve Kahramanmaraş’taki orman yangınları canımızı yaktı. Cennet doğamızı yakanları yüce Allah’a havale ediyorum. Bu işin arkasında hayata ve insana dair her şeye düşman olan terör örgütünün olduğuna dair şüpheler var. PKK’nın gerçek yüzünü bütün dünyaya göstermek en başta hükümetin işidir. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı trolleriyle bizi saldırıyorlar. Birçok elçimiz bir tweet bile atmamışlar.

Oysa bu alçaklık bütün dünyada yankılanmalıydı ama olmadı. Çünkü bunu yapmak için liyakat, devlet ciddiyeti, vatan sevgisi gerekir. Bu vesileyle vatan sevgisi gösterip alevlerle mücadele eden itfaiyelerimizi, orman işçilerini, sağlık görevlilerini tebrik ediyorum. Millet, o yangının bir rant yangını olmasından endişe ediyor. Bir an önce ağaçlandırma çalışmaları yapıp milletin endişelerini giderin."Moskova’daki ateşkes masasından kalktıktan birkaç saat sonra Gence’de sivillere saldıran bu gözü dönmüşlüğe bir son verilmeli. Artık Türkiye kurulacak bir masada olmalıdır. Sayın Aliyev, yaptığı açıklamada Türkiye’nin masada olmasını belirtmişti. Kardeşlerimizle olmamız gereken masa bizim için ar meselesidir. Daha haziran ayında Türkiye’ye uyguladığı silah ambargosunu kaldıran Kanada, Ermeni diyasporasının baskısıyla yeniden ambargo uyguladı. Şüphesiz bundan sonra da başka masalar kurulacak. Türkiye, o masalarda kardeşiyle yan yana oturmalıdır. Bunu Azerbaycan’ın yanlık olmadığını dosta düşmana göstermek için yapmalıdır.

‘ESKİDEN KRİZ YOK DİYEMİYOR, SABIR DİYOR’
Geçen hafta Giresun ve Yozgat’taydık. Her yeni durakta daha kötü bir tabloyla karşı karşıya kalıyoruz. Çarşıda, pazarda, mutfakta yangın var. Tüm hedefleri düşürdüler ama uçuyoruz diye masal anlatıyorlar. Eskiden uçuyoruz, ekonomik kriz yok diyebiliyordu ama şimdi diyemiyor. Şimdi sabır diyor. Sayın Erdoğan sen önce 500 milyon dolarlık uçağını sat, şatafattan vazgeç. Yandaş vergi affına, sarayın masraflarından bir kuruş tasarruf etmeye gelince sabır yok. İş bulamayan gence, uzaktan eğitim için çocuğuna bilgisayar alamayan babaya gelince sabır var. Geçeceksin bunları Sayın Erdoğan.

'O MEŞHUR MÜTEAHHİTLERDEN BİRİ VERGİ AFFI ALDI’
Sen git sefa sürmeye tam gaz devam et, gençlerimizin hayali yıkılsın. Yok öyle Sayın Erdoğan. Esnafın birine 7 bin birine 50 bin lira kredi verdiler. Neye göre verdiler belli değil. Ak Parti kodamanların eşi dostu yardımlarda bile yukarı yazılıyor. Çiftçi mazotun, yemin gübrenin altında ezilsin, sen git, ithal malla elin çiftçisini zengin et. Yok, öyle yağma Sayın Erdoğan. O meşhur müteahhitlerden biri vergi affı aldı. Öncesinde yine ballı bir ihale aldı. Resmi Gazete’de yayınlanan vergi affı 9 milyar lira. Sen yandaşa vergi affı koy, sonra esnaf kredi borcu altında ezilsin. Yok, öyle yağma Sayın Erdoğan." 

‘HER İŞLETME BİR İŞÇİ ALACAK İŞSİZLİK YALAN OLACAK LAFI DA TUTMADI’
Bunları niye not alıyoruz biliyor musunuz? İYİ Parti’nin yol haritasını çizmek için not alıyoruz. Anlaşıldı ki bunların yapmayacak. Biz geleceğiz, biz yapacağız. KOBİ demek üretim demekti, istihdam demektir. Ama bakıyoruz her işletme bir işçi alacak işsizlik yalan olacak lafı da tutmadı. Bu kapandan yatırımla kurtulacağız. Bu yatırımı KOBİ’ler ya kendi öz sermayesiyle ya da krediyle yapacak. KOBİ’lerin kredi borcundaki artış 3 ayda yüzde 18 arttı. Dövizdeki artışla KOBİ’lerin borcu 17 milyar lira artı. Bu parayla siftahsız dükkan kapatan esnafımıza 17’şer bin lira destek sağlanabilirdi. Bir iş yerinde sordum. İçerde 20 bin liralık mal kalmış. Bu kardeşimizin banka borcu ise 90 bin lira. Vergisini SGK’sını bile ödeyememiş. Kapatacak mısınız diye sordum. “3 aile buradan ekmek yiyor. Dayanabileceğimiz kadar dayanacağız” dedi. Türk milleti darda kalana koşar, kimseyi aç ve açıkta bırakmaz. Bu millet ne varlığa sevinir ne yokluğa yerinir, mayasını alnının teri ile yoğurur. Bizim ticaret erbabımızı ihale muslukları kapanınca veryansın edenlerle bir tutmayınız. “Devletin malı deniz, yemeyen domuz” demez. Siz bu vicdana hiç sahip olmadınız. Bir zamanlar dünyanın her yerine çatır çatır mal satan KOBİ’lerimiz dünya ile rekabet edemez hale geldi."