İzmir’in Karaburun ilçesinde yaşayanlar, bölgeye konan su kafeslerinin doğal hayata zarar vereceğini belirterek eylem yaptı.

Parlak Mahallesi Badembükü mevkisi Çullu Yalısı’ndan başlayarak, Mağaza ve Akkum Yalıları’nı da içine alan bölgeye, ekim ayında denizde şamandıralama çalışması yapılarak iki su ürünleri kafesi yerleştirilmişti.

'ŞİKAYETLERİMİZE YANIT ALAMIYORUZ'
Karaburun Kent Konseyi üyeleri, Yeter artık, Karaburun’da balık çiftliği istemiyoruz’, ‘Yaşam alanlarımızı savunuyoruz ve ‘Kıyı balıkçılığına sahip çıkıyoruz’ yazılı dövizler açarak eylem yaptı.

Karaburun Kent Konseyi Genel Sekreteri Aykut Uçar, şikayetlerine yanıt alamadıklarını belirterek Karaburun Yarımadası’nda daha önce iki bölgenin, potansiyel balık yetiştiriciliği alanı ilan edildiğini anımsattı.

Uçar, denizdeki varlıklar için karanlık bir süreç başladığını ifade ederek bölgedeki bazı balık çiftliklerinin son dönemde taşınma başvurularının dikkat çektiğini ifade etti.

Genel sekreter, sözlerini şöyle sürdürdü: Balık çiftlikleri civarında yaşayanların şikayetlerini ve açılan davaları yıllarca görmezden gelen firmaların, aniden taşınma kararları alarak yeni yer peşine düşmeleri, bize bulundukları yerlerde yıllarca süren, yenilmeyerek dipte çözünen balık yemlerinin ve balık dışkılarının, fiziksel ortamı artık balık yetişemez duruma getirdiğini ve deniz çayırlarının tahribi sonucu sudaki oksijen oranını, yaşam değerlerinin altına indirdiğini düşündürüyor. Bilindiği gibi, yerel geçim kaynaklarından olan kıyı balıkçılığı ve dalyan balıkçılığının sürdürülebilir olması için yavru balıkların besin kaynağı ve barınağı olan deniz çayırlarının tahribata uğramaması, yaşamsal öneme sahip.

'FOKLARIN SON ÜREME ALANI'
Uçar, yarımada kıyılarının ve bölgedeki küçük adaların, dünyanın en nadir memelileri arasında yer alan ve Türkiye’nin de imzacısı olduğu uluslararası sözleşmeler kapsamında korunan Akdeniz Foku’nun (Monachusmonachus) kalan son üreme ve yaşama alanlarından olduğunu da hatırlattı.