İYİ Parti Milletvekili Ahat Andican, tartışma yaratan Afgan göçlerine ilişkin dikkat çekici bir bilgi paylaştı. Andican, "teyitli" dediği açıklamalarında Afganistan'ın resmi hükümetine bağlı özel harekat askerlerinin eğitilmek üzere Türkiye'ye getirildiği öne sürdü. Andican, "Bu, Kabil Havaalanının kontrolünü almaktan daha büyük bir olay.. Sanki Türkiye bu işin içerisine NATO şemsiyesinde daha girecek, daha entegre olacak ve daha sonra o bataklığın içerisinde ciddi manada Türkiye'nin başını belaya sokacak bir politika olduğuna inanıyorum. Sayılarını bilmiyorum ama şu an bu adamlar Türkiye'de ve eğitiliyor." dedi.

Türkiye'nin Avrupa ile 3'er milyar dolardan 6 milyarlık 2 anlaşma yaparak göçleri burada tutacağını belirten Andican, bu paraların doğrudan Türkiye'ye verilmediğini, sivil toplum üzerinden verildiğini belirtti. Andican, Erdoğan'ın paranın doğrudan kendilerine verilmesi konusunda ısrarcı olduğunu söyleyerek "hiçbir zaman nereye harcandığını bilemeyecekleri için ve Erdoğan hükümetini tanıdıkları için ona razı olmadılar" dedi.

Andican, bugünkü sorunun bu noktaya gelmesinin 'temel sebebini' şu sözlerle açıkladı:

"1988'de Saddam Hüseyin'in Halepçe Katliamı ve bölgedeki baskıcı politkaları üzerinden 500 bin Irak vatandaşı (biz o zaman peşmerge diyorduk) Türkiye'ye geçiş yaptı. Türkiye 3 vilayette kamplar hazırladı. Bu insanlar 4 yıl burada kaldı. Bu örneği veriyorum ki 'Türkiye bundan sonra ne yapabilir'i tartışalım. Çünkü somut örneklerden gitmek lazım. Öyle vatan-millet-Sakarya edebiyatı ile bu çözülmez.1992'de o dönemdeki hükümetler Irak'la görüşerek Saddam ile uzlaşmaya vardılar ve bu insanların güven içinde dönmelerini sağladılar.

Şu anda demografik bir sorunu, beka sorununu tartışıyoruz. Bu insanların tamamına yakını ülkelerine döndüler. Benzer bir şey yaşandı. Demek ki başka çare yok. Bu insanları Avrupa'ya gönderemeyeceğimize göre, geri kabul anlaşması da imzaladıklarına göre, zaten Avrupa sizi depo olarak görmekte, bir ön cephe olarak görmekte...

İktidarın bir göçmen politikası yok ve (daha önce de) olmadı. Ve çeşitli gerekçelerle iktidar ilk günden beri bir politika uyguladı. Göçler ilk başladığında hatırlayın, iktidar 'bizim kırmızı çizgimiz 100 bin' dedi. Şimdi bunun satır aralarını iyi okumamız gerekir. Onlar 100 bin dedi, bir hafta sonra bir milyon oldu. Bu 'bizim Suriye politikasının ne olacağı konusunda hiçbir fikrimiz yok' demekti. İkincisi 'bir göçmen akını başlayacaksa da bizim hiçbir hazırlığımız yok' demekti.

Gelenler bir yerde stabilize edilmedi, bir yerlerde kamplara yerleştirilmedi. gelen herkesin istediği her yere gideceği bir açık kapı politikası uygulandı."

"RESMİ AFGAN HÜKÜMETİ ÖZEL HAREKATÇISI ŞU AN TÜRKİYE'DE"

Andican, bir grup resmi Afgan hükümetine bağlı özel harekatçının eğitim için Türkiye'de olduğunu öne sürerek şunları söyledi:

"Bunlar şu anda NATO bünyesinde yurt dışında eğitilmek üzere Türkiye'ye getirilmiş durumdalar. Çünkü NATO, Afganistan'dan çekildikten sonra Afgan birliklerinin askerlerine bu şekilde destek vermek üzere, lojistik ve eğitim desteği vermek üzere bir bağlantı kurdu ve o çalışma başlatılmış durumda. Bu, Kabil Havaalanının kontrolünü almaktan daha büyük bir olay.. Sanki Türkiye bu işin içerisine NATO şemsiyesinde daha girecek, daha entegre olacak ve daha sonra o bataklığın içerisinde ciddi manada Türkiye'nin başını belaya sokacak bir politika olduğuna inanıyorum. Sayılarını bilmiyorum ama şu an bu adamlar Türkiye'de ve eğitiliyor."