HDP Iğdır Milletvekili Habip Eksik, kovid 19 pandemi sürecinde aşı karşıtlığı, tereddüdü ve reddinin önlenmesi ve çözülmesi için Meclis araştırması için önerge verdi.

Kovid-19 aşılarına yönelik tutumları 21 ülkenin verileri üzerinden değerlendiren bir çalışmada ülkeler arasında tüm aşılara karşı saptanan tereddüt oranlarının Kovid-19 aşılarına yönelik tereddütle paralellik gösterdiği ancak birçok ülkede Kovid-19 aşılarına yönelik tereddüdün çok daha yüksek olduğu bildirildiğini söyleyen Habip Eksik araştırma gerekçesi için şunları belirtti:

"Çalışmaya dahil edilen ülkeler arasında kovid 19 aşılarına yönelik tereddüdün %44’le en yüksek Türkiye’de olduğu dikkat çekmektedir. Salgının sonlanması için aşılamanın belirli düzeylerin üzerine çıkması gerekmektedir. Aşılamanın başarıya ulaşması ve toplum bağışıklığının sağlanması adına kararsız ve aşı karşıtı kişilere ulaşmak ve aşının güvenirliği konusunda bilgilendirmek oldukça önemlidir. Topluma yönelik bilgilendirmeler olumsuz aşı tutumları göz önünde bulundurularak yanlış bilgi ve inanışlara yanıt verecek biçimde yurttaşların anadilinde de yapılmalıdır. Medyada aşı karşıtı görüşlere yer vermemek, uzman olmayan kişilerin marjinal fikirlerle toplumu yanlış yönlendirmesine fırsat sunmamak gerekmektedir. Sosyal medya üzerinde yanlış düşüncelerin kontrol edilemeyen yayılımını önlemek adına bilgilendirme çalışmaları bu alanda da yürütülmelidir. Yalnızca bilgi eksiklerinin giderilmesi ve yanlış inanışların düzeltilmesi değil sağlık otoritelerine ve sağlık çalışanlarına güven duyulması da oldukça önem taşımaktadır. Aşı uygulaması yapan sağlık çalışanları aşı tereddüdü hakkında yeterli bilgi sahibi olmalı, kişilerin endişelerine yargılayıcı olmadan yaklaşmalı ve bilimsel verilere dayalı bir yaklaşım sergileyerek anadilinde de iletişim kurabilmelidir.”

'ANADİLDE SAĞLIK ERİŞİMİ OLMAMASI AŞIYA TEREDDÜDÜ ARTIYOR'
Doğu ve Güneydoğu Bölgelerinde aşılama istenilen hıza ulaşamadığına dikkat çeken Eksik şunları ifade eti: “İki bölgede yine kovid-19 vakaları artış göstermekte ve sağlık kuruluşları alarm vermekte, aşısızların yoğun olduğu hastanelerde yeni Covid-19 bölümleri açılmaktadır. En az aşı olan kentler arasında Şanlıurfa, Mardin, Bitlis, Diyarbakır, Muş, Batman, Bingöl, Gümüşhane, Siirt ve Iğdır'ın olması dikkat çekmektedir. Birçok sağlık kuruluşun koronavirüs polikliniğine dönüştürüldüğü ve ameliyatların da yapılamaz duruma geldiği iddia edilmektedir. Mevcut aşı oranlarının düşük olmasının nedeni halkın otoriteye olan güvensizliği eğitim gibi sağlık alanında da anadile erişim engeli olduğunu göstermektedir. Salgın sürecinde uygulanan politikaların tutarsızlığı yurttaşlarda ciddi oranda güvensizliğe sebep olmuş ve bu güvensizlik karşıtlık olarak değil, tereddüt olarak karşımıza çıkmıştır. Sağlık alanında sürdürülen neoliberal politikalar ve sağlık sektörünün sermaye birikim alanı olarak görülmesi  ve sağlık otoritelerinin nesnel verileri şeffaf bir şekilde paylaşmaması özellikle yurttaşların anadilinde bilgi aktararak güven duygusunu desteklememesi aşı tereddüdünde aşılması gereken en önemli unsurdur. Aşı tereddüdü ile mücadelede toplumda güven duygusunun oluşturulması anahtar noktadır. Sağlık otoriteleri nesnel verileri şeffaf bir şekilde paylaşarak özellikle yurttaşların anadilinde bilgi aktararak güven duygusunu desteklemelidir.”

'MECLİS ARAŞTIRMASI AÇILMASI ELZEMDİR'
Meclis araştırmasını gerekli olduğunu ifade eden Eksik, “Aşı konusunda tereddüde yol açan nedenlerin başında yer alan güvensizliğin, özellikle anadilde bilgiye erişimdeki engellerin ve risk/yarar ikileminin ortadan kaldırılması, aşıların ticari grupların kısa vadeli çıkarlarından korunması, bağışıklama çalışmalarının başarılabilmesi, uygulanan aşı programlarına duyulan güvenin sağlanması, aşı kararsızlığı, aşı hizmetlerinin ulaşılabilirliğine rağmen aşıların kabulünde gecikme veya reddetmenin önlenmesi, kısa ve uzun vade de etkililik, güvenlilik, kalite ile ilgili verilerinin kamuoyu ile şeffaf bir şekilde paylaşılabilmesi, olası zararların önüne geçilebilmesi, engellenmesi amacıyla, konularında yetkin farmakoloji, immünoloji, viroloji, mikrobiyoloji, enfeksiyon hastalıkları, halk sağlığı ve epidemiyoloji uzmanlarından oluşan ve hiçbir çıkar çatışması söz konusu olmayan bilim insanlarından oluşan bir kurulunda dahil edildiği Meclis araştırması açılması elzemdir” ifadelerini kullandı.