CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer Gezi Davası kapsamında yargılanan ve 18’er yıl hapis cezası verilen Mücella Yapıcı, Mine Özerden ve Çiğdem Mater’i Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde ziyaret etti.

Mücella Yapıcı’nın yeni yaşına cezaevinde girdiğini söyleyen Çakırözer, “Masum insanlara haklarında delil olmadan hukuksuz şekilde ağır cezalar verilmesi; doğum gününde, bayramda insanların cezaevinde tutulması büyük vicdansızlık. Türkiye’nin ayıbı” dedi.

Yapıcı, Çakırözer aracılığıyla gönderdiği mesajında, “Yaşlansak da gönül aynı gönül! Mücadeleye devam! Dimdik ayakta duruyoruz” dedi.

ÖZERDEN: 'HUKUKUN GÜCÜ DEĞİL, GÜCÜN HUKUKU ÇALIŞIYOR!'
Çakırözer’in ziyaret ettiği ve ağır cezalara çarptırılan Gezi Davası tutukluları Özerden, Yapıcı ve Mater Bakırköy Cezaevi’nden şu mesajları verdi:

Mine Özerden: “Hukuk katledilerek tamamen haksız bir biçimde tutuklandık. Hukukun gücü değil, gücün hukuku çalışıyor. Bir hakim net biçimde burada suç yok, delil yok beraat etmeleri gerekir derken, AKP’den aday adayı olmuş diğer hakim bize en ağır cezaları veriyor. Bu nasıl adalet? Tiyatro bile diyemeyeceğimiz bir müsamere bu yaşanan ve bize yaşatılan! Ayrıca garibimize giden bir başka husus daha var. Bakın 61. Hükümetin tüm bakanları, işte Arınç’ı, Çiçek’i, Babacan’ı Davutoğlu’su bu davada mağdur olarak karşımızda. Toplam 740 müşteki var. Hiçbiri ama hiçbiri de şikayetini geri çekmiş değil. Siyasetçilerin de biraz onurlu olmasını bekliyor insan.”

YAPICI: 'YAŞLANSAK DA GÖNÜL AYNI GÖNÜL…'
Mücella Yapıcı: “Yaşlansak da gönül aynı gönül! Mücadeleye devam! Dimdik ayakta duruyoruz. Herkesin Bayramını kutluyorum. Mahkeme aşamasında da söyledim. Bir daha söylüyorum: 2014 yılında açılan davada biz beş kişi beraat ettik. Ve o beraat kararı kesinleşti. O yüzden eski Roma’dan beri evrensel kural olan ‘Non Bis İdem’ ilkesine göre aynı suçtan tekrar yargılanmam mümkün değil. Büyük hukuksuzluk. Kaçma şüphemiz var diye tutukladılar. Oysa ben dava sürerken üç kez yurtdışına toplantılara gittim. Kaçacak olsam kaçardım.”

MATER: 'KAÇMA ŞÜPHESİ VAR’ DİYORLAR, ALMANYA’DAKİ İŞİMİ BIRAKIP GELDİM!'
Çiğdem Mater: “Çok haklı olduğumuzu bildiğimiz için burada cezaevinde çok iyiyiz. Toplumun genelinden de destek görüyoruz. Bizi sarıp sarmaladıklarını hissediyoruz. Ama bu mesele sadece bizim meselemiz değil. Türkiye’nin hukuku ile ilgili. Yani herkesin paylaştığı ortak duygu şu: Bu yaşananlar bir gün bizim de başımıza gelebilir! İşte o yüzden bu sadece Osman’ın Mücella’nın Çiğdem’in, bu 8 kişinin meselesi değil. Türkiye’nin hukuk mücadelesi, adalet mücadelesi. Bakın ben Almanya’daki işimi, projemi bırakıp geldim. Girişte pasaportumun elimden alınacağını bilerek döndüm. Şimdi diyorlar ki kaçma şüphesi var onun için tutukluyoruz. İşte bu zihniyeti kabul etmiyorum ve tutukluluğumuza her yargı organında itiraz edeceğiz.”

'GEZİ’DEN SUÇ ÇIKARMA ÇABASI NAFİLE'
Çakırözer ise, ziyaretleri sonrasında yaptığı açıklamalarda şu değerlendirmelerde bulundu:

Mücella Yapıcı 71. yaşına cezaevinde giriyor. Bu masum insanların doğum gününe, bayrama cezaevinde girmesi büyük vicdansızlık. ‘Yurtdışına kaçma şüphesi var’ denilerek cezaevinde tutulmamaları ve 18’er yıl hapsa çarptırılmalı büyük hukuksuzluk. Bu insanlar yargılamaları sürerken dahi yurtdışına gidip geldiler. Şimdi ‘kaçma şüphesi var’ denilerek özgürlüklerinden mahrum bırakılmaları kabul edilemez. Gezi direnişinden suç çıkarma çabası nafiledir! O yüzden insanlarımız hapse koymak yerine bir an önce özgürlüklerine kavuşturmalıyız. Siyasi yargılamalar, düşünce suçluları Türkiye’nin ayıbıdır. Türkiye’nin itibarına zarar vermektedir. Artık Türkiye bu ayıbından kurtulmalıdır.