Gezi davasında 18 yıl hapis cezası verilen, Almanya’dan duruşma için Türkiye’ye gelmesine rağmen kaçma şüphesiyle tutuklanan Çiğdem Mater Utku, cezaevinde durumlarının iyi olduğunu söyledi. Gezi davasının sahiplenilmesini sevindirici bulduğunu söyleyen Mater, “Bu mesele 8 kişinin meselesi değil, bunun geniş kitlelerce görülmesi çok kıymetli” dedi.
Sözcü’nün haberine göre, Gezi tutuklularından Mücella Yapıcı ile birlikte kalan Mater, yaşadıklarını, “2020 yılındaki beraatimizin ardından hem siyasi iktidarın tepkilerini, hem de savcının ısrarını düşünürsek bir ceza bekliyordum ancak tutuklama beklemiyordum. Hele ki yurt dışı çıkış yasağına rağmen Almanya’dan dönmüş ve pasaportumu İstanbul Havalimanı’nda polise teslim etmişken ‘kaçma şüphesi’ ile tutuklanmam hiç mantıklı değil elbette. Cezaevine gittikten sonraki sabah eşyalarımız gelene kadar yaşadığımız durum pek kolay değildi” diyerek anlattı.
'GÜNDE ÜÇ SAAT HAVALANDIRMA HAKKIMIZ VAR'
Avukatların kendilerini yalnız bırakmadığını ve özellikle onlara teşekkür ettiğini söyleyen Mater, cezaevi günlerini şöyle anlattı: “Günümüz çoğunlukla avukat görüş alanında avukat ve milletvekili görüşleri ile geçiyor. Günde üç saat havalandırma hakkımız var. 37×7 adımlık bir avluda geçiriyoruz bu zamanı. Cezaevinin fena olmayan bir kütüphanesi var. Kitap sorunumuz yok. Hatta sırada bekleyen çok kitap var. Birinci haftanın sonundan itibaren mektup almaya başladık. Tabii ciddi bir mektup mesaimiz oluyor. Temizlik, yemek derken gün geçiyor…”
'BİZ ÇOK İYİYİZ ÇÜNKÜ HAKLIYIZ'
İyi dileklerini ileten, mektup yazan herkese teşekkür eden Mater’in son mesajı ise şu oldu: “Hepsini duyuyor, görüyoruz. Bu mesele 8 kişinin meselesi değil, bunun geniş kitlelerce görülmesi çok kıymetli. Çok ciddi bir hukuk ve adalet meselesi bu ve her an herkesin başına benzeri gelebilir. Buradaki halimizin çok merak edildiğini biliyorum. Kısaca biz çok iyiyiz, çünkü çok haklıyız.”
