Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin, Melih Bulu’nun Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından kayyum rektör olarak atanmasının ardından başlattıkları protesto, tüm baskı, şiddet ve hedef göstermelere rağmen devam ediyor.

Melih Bulu’nun rektör olarak atanması sonrası demokratik protesto haklarını kullanan Boğaziçi öğrencileri, polisin sert müdahalesiyle karşılaştı. HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin gözaltında taciz edildiğini, aç ve susuz bırakıldıklarını aktardı.

"Rektör Melih Bulu bu görevi hak etmeyen, liyakati olmayan bir insan olarak göreve atandı ve Türkiye’nin nitelikli bir üniversitenin öğrencileri, öğretim üyeleri buna itiraz ediyor" ifadelerine yer veren Gergerlioğlu "Biz de bu itirazları yerinde tespit etmek için Boğaziçi Üniversitesi’ne geçtiğimiz hafta gittik ve içeri giremedik. Dışarıda öğrencilerin protesto eylemlerini gözlemledik. Linç kampanyaları yapıldı öğrenciler hakkında, İçişleri Bakanlığı yalan attı; güya öğrenciler rektörlüğü işgal etmiş, bu yalan doğru değil" dedi.

GÖZALTINA ALINAN ÖĞRENCİLER DARP EDİLDİ
Demokratik haklarını kullandıkları için gözaltına alınan ve çıplak arama işkencesine maruz bırakılan öğrencilerin yaşadıklarını aktaran Gergerlioğlu, şu ifadelere yer verdi:

Boğaziçi Üniversitesi önünde, oldukça şiddetli bir tavır gösterildi, darp edildi ve İçişleri Bakanlığı’nın maalesef doğru olmayan ifadelerini gördük, aynı yalan ifadeler Uşak Emniyet Müdürlüğü’nde ki çıplak arama iddialarımız sonrası sahte kamera görüntüleri ile yapılmıştı. Uşak Emniyet Müdürlüğü’nde çıplak arama oldu. Öğrenciler suç duyurusunda da bulundu, bütün bunlara rağmen devletin koca İçişleri Bakanlığı, Uşak Emniyet Müdürlüğü sahte kamera görüntüleri ile insanları yanıltmaya çalıştı. Boğaziçi Üniversitesi’nde de yine aynı şekilde muameleler yapıldı. Bir öğrenci Şeyma isimli bir öğrencinin gözaltına alınırken darp edilerek başörtüsünün açıldığı ortaya çıktı. Öğrenci bunun basına yansıttı ve yine sahte kamera görüntüleri ile olay aynı ile ilişkisi olmayan kamera görüntüleri ile yine halkı yanıltmaya çalıştılar. İçişleri Bakanlığı halkın güvenliğini sağlamak yerine halkı kandırmakla, yanıltmakla meşgul olan bir bakanlık haline geldi ve öğrencileri darp etmekle meşgul olan bir bakanlık haline geldi.

BİR ÖĞRENCİYE KÜRTÇE İSMİNDEN DOLAYI HAKARET EDİLDİ

Öğrenciler gözaltına alınırken darp edildiklerini, kötü muamele gördüklerini, hakaret gördüklerini, tacize uğradıklarını söylediler ve cinsel taciz hadiseleri de anlatıldı. Onun dışında gözaltında oldukça kötü bir yerde sabun, peçete olmayan bir yerde, aç, susuz kaldıklarını, kokmuş yemekler verildiğini, vegan olan kişilere yönelik yemeklerin temin edilmediğini söylediler ve bize ulaşan bir öğrencinin dediklerini size okuyayım. 2 kadın arkadaşımla sürüklenerek bir otobüse bindirildim. Defalarca yere çarpılarak otobüse götürüldüm. Otobüsün içinde beni ve arkadaşlarımı tekmelediler, telefonumu hemen elimden aldılar, aileme ulaşmam gerektiğini söylediğimde: “Ailen senin ne kadar rezil olduğunu bilmiyor mu sanıyorsun kapa çeneni.” dediler. Daha sonrasında başka bir otobüse götürdüler, orada da diğer polisler tarafından psikolojik şiddete maruz kaldık, hastaneye götürüldüğümüzde arabada çevik kuvvet ile tim dedikleri bir birimle beraber gittik. Orada 7 kadındık ve bizden 2 kat fazla özel tim polisi vardı ve bunlar erkekti. Yolda bize iğrenç bir şarkı dinlettiler şarkının içindeki ifadeler korkunçtu. Bu polise karşı çıkanın hain olduğunu, köpeklik yaptığını söylüyordu ve “Vur jopu bel kırılsın.” Gibi bir şarkıyı zorla dinlettiler. Buna itiraz ettiğimiz de “Siz köpek misiniz ki üstünüze alınıyorsunuz?” şeklinde sözlü tacizde bulundular, yanlarındaki silahı bacaklarımıza doğrulttular sonrasında avukatlarımız ile çok az görüştürüldük sadece 1 kez görüştürüldük verdikleri yemekler de bozuktu.” Diyorlar. Yine bir öğrenci Kürtçe isminden dolayı ötekileştirildiğini, hakaret gördüğünü söylüyor ve isminden dolayı oldukça üzücü muamelelere tabi olduğunu bize aktardı.

BULU’YA İSTİFA ÇAĞRISI
AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından atanan kayyum Melih Bulu'ya isifa çağrısında bulunan HDP'li Gergerlioğlu, "Şimdi Boğaziçi Üniversitesi’ndeki bu olayların bitmesi için Rektör Melih Bulu’nun bir an evvel istifa etmesi lazım, başka bir yolu yok çünkü üniversitelerde bilim üretilir, üniversiteler siyaset yurdu değildir. İktidar bilim üreten bir üniversite yerine kendisine boyun eğen ve kendi siyasetini tatbik eden bir üniversite olmasını istiyor bu yüzden sadece Boğaziçi Üniversitesi’ni değil her üniversiteye kendi istediği rektörleri atayarak bir yere gelmeye çalışıyor ve Türkiye’yi ateşe atıyor adeta. Kesinlikle kabul edilecek hadiseler değil bunlar! ifadelerine yer verdi.