Marmara'da müsilaj denetimlerinde geçici kapatma kararı verilen tek fabrika olan BAGFAŞ'ın patronu, fabrikaya 'çökülmek istendiği' iddiasını ortaya attı, gübre fiyatları artar tehdidinde bulundu.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın Marmara Denizi'nde müsilaja karşı başlattığı eylem planı kapsamındaki denetimlerde şimdiye dek faaliyeti durdurulan tek şirket Bandırma Gübre Fabrikaları A.Ş. (BAGFAŞ) oldu.

Marmara Denizi'ni kirlettiği gerekçesiyle daha önce de çok kez ceza alan şirkete son denetimler sonucunda Bakanlık tarafından ihracat için 50 gün süre verildi ve ardından faaliyetlerinin geçici olarak durdurulacağı bildirildi.

İzmit Körfezi'nden Marmara'ya akan sanayi atıklarına ve İstanbul'daki ön arıtmayla drenajın yol açtığı kirliliğe karşı henüz bir adım atılmazken sadece bir fabrikaya verilen kapatma cezasının göz boyamadan ibaret olduğu ifade ediliyor.

Öte yandan BAGFAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Gençer bugün Sözcü gazetesine ilginç açıklamalarda bulundu.

Yıllardır denizi kirleten fabrikanın patronunun son dönemin revaçta kavramı "çökme operasyonu", "şu beşli şey" diyerek şirketi savunması dikkat çekti. Gençer açıklamalarında piyasadan çekilmeleri durumunda da gübre fiyatlarının artacağı tehdidinde bulundu.

Tesislerinin denizi ve atmosferi kirletmediğini savunan Gençer fabrikaya "çökülmek istendiği" iddiasını ortaya attı. Gençer ayrıca bunun arkasında "beşli çete" olduğu spekülasyonlarını da dile getirdi. İddiayı doğrudan kendisi dile getirmeyerek sosyal medyada yazılanlara atıfta bulunan Gençer şöyle konuştu:

Bu işin arkasında şu 5'li şey var deniyor. Çökme operasyonu bilmem ne, bir süre şey konuşuluyor. İnsan şüpheleniyor, sosyal medyada dolaşan bazı haberlere göre buna ‘çökertme', ‘çökme' diyorlar. Ziraat Odaları uyuyor. 50 günde burayı kapatılacak hale getirin dediler. Sözlü olarak ‘fosforik asit hariç diğer eksikleri bitirin bize dönün' dendi. Bugün o eksiklikleri bitirdik. Esas mesele o değil bence. 193 bin lira ceza kesildi. Bu yeni çıkmış bir kanun, geriye dönük uygulamaya kalkıyorlar.

Şirketin 7 tesisi olduğunu söyleyen Gençer sadece birinde yan ürün olarak alçının açığa çıktığını ileri sürdü ve "Dünyada bir bizde var bir de Fas'ta var. Fas'takiler okyanusa döküyor, biz bunu izin verilen yerde depoluyoruz. Bu alçıdan Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği aldı ve tavsiye etti. Ne atmosfere ne denize zehir vermiyoruz. Bu tür iddialar yalan. Alçı bir tesisimizden çıkmasına rağmen, tüm tesislerimizin kapatılması isteniyor" dedi.

Gençer "Biz halk şirketiyiz. Onun için üzerimize geliniyor" iddiasında bulunduğu açıklamasında, şirketin piyasadan çekileceğinin dile getirilmesi durumunda dahi gübre fiyatlarının yüzde 60'a kadar artacağı tehdidinde bulundu:

Piyasanın yüzde 15'ine hakimiz. Fiyat yapıcı biziz. Başkası rekabet etmez. Çünkü biz halk şirketiyiz. Onun için üzerimize geliniyor. Bizim fabrikalarımızda sermaye tahakkümü yok. İşçimizi de ortak ettik. Sülfürik asit üretim tesisi ülkemizde kükürt bazlı tek tesis olup, halihazırda dünyadaki en ileri teknolojiyle üretim yapmaktadır. Günde 1650 ton kapasite ile ülkemizin en büyük tesisi olup, dünyada ilk 5 tesisin içerisindedir. Marmara'da böyle başka tesisler de var. Onlar 50 yıllık. Bize kimsenin ‘teknolojinizi artırın' diyecek hali yok.

Buğdayda kullanılan DAP gübresi şu anda 955 dolara ithal ediliyor. Biz, devletin fabrikasına 652 dolara veriyoruz. ‘Bağfaş piyasadan çekilecek' denildiği an, DAP gübresinin fiyatı yüzde 30, nitratlı gübrelerin fiyatı yüzde 60 artar. Çiftçi zaten gübre fiyatından şikayetçi. Biz de çekilirsek, dayanacak gücü kalmaz.