İstanbul 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin aldığı kararı Yargıtay 5’inci Ceza Dairesi’nin usul eksikliği nedeniyle bozması sonucu yeniden görülmeye başlanan "futbolda şike" davası bugün verilen kararla sonuçlandı.

Aralarında Aziz Yıldırım'ın da bulunduğu 23 sanık hakkındaki beraat kararı sonrası Fenerbahçe ve Trabzonspor'dan açıklamalar geldi.

'KUMPAS DAVASINDAN DA SONUÇ BEKLİYORUZ'
Fenerbahçe Yönetim Kurulu Üyesi Alper Pirşen, “Hepimiz için çok tatmin edici, çok mutlu bir gün. Hem eski başkanımız Aziz Yıldırım, hem eski yöneticilerimiz, hem mevcutlar hem de ileride yönetici olacaklar için üzerimizden büyük bir yük kalktı diyebilirim. Öncelikle beraat kararlarının eski başkanımız ve yöneticilerimiz için hayırlı olmasını diliyorum" dedi.

Pirşen, "Daha da önemlisi, bundan 1-2 sene kadar önce biz Yargıtay’dan bu karar bozulabilir usulü sebeplerle hatta bozulacak diye tahmin ettiğimizde biraz tepki gösterenler olmuştu. Bu konuda öngörülerimiz tuttu. Dosya tamamen usulü sebeplerle tekrar mahkemeye geldi. Bu geri dönüş aslında hepimiz için daha hayırlı oldu. Hukuku daha yakından takip eden ya da hukukçu arkadaşlarımız açısından bu detaylar anlaşılacaktır. Dosya bölündükten sonra yeni bir savcılık mütaalasıyla ele alındı. Bizim içinde daha sevindirici olan aslında beraatin gerekçesi. Daha tabii gerekçeli kararı görmedik ama özellikle savcılığın mütalaasının beklediğimiz seviyede, tatmin edici, içerik olarak bizim haklı olduğumuzu oldukça ortaya koyucu bir metin olduğunu söyleyebilirim. İleriki günlerde kamuoyuna daha detaylı olarak yayılacak veya yayınlanacaktır. Buna bağlı olarak da çok lehimize olacağını düşündüğüm gerekçesi çok güçlü bir karar bekliyoruz. Bu kararın beklediğimiz detaylarla gelmesi halinde Fenerbahçe geleceğe dönük çok güçlü olacaktır. Kumpas Davası’nın da bu karar ışığında kısa zamanda sonuçlanacağını umuyoruz" ifadesini kullandı.

'ŞİKE GERÇEĞİ DEĞİŞMEYECEK'
Trabzonspor ise alınan karara tepki açıklaması yaptı. "İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Şike Davasıyla ilgili verdiği beraat kararlarına yönelik kamuoyunda oluşturulmaya çalışılan ‘tertemiz’ algısı üzerine açıklama yapılma gereği duyulmuştur" denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:

Yıllar önce şike suçundan ağır ceza mahkemesinde yargılandıklarında ses kayıtlarını, yer tespit tutanaklarını, para trafiklerini inkar etmeyenlerin, hatta bazı sanıkların yargılama sonunda alacakları cezayı da kabul ederek hükmün açıklanmasını geri bırakılmasını sağlamalarına rağmen bugün “aklandık” yönünde açıklamalar yapmasını ‘karakomik’ bulduğumuzu belirtmek isteriz. Ayrıca o dönemki yargılama sonucunda aldıkları cezayı Yargıtay’a taşıyanların ne tapelerin ne de dosyadaki belgelerin sahteliğinden tek satır bahsetmediklerini de yeniden hatırlatmak isteriz!

Dün, kolkola girdikleri vatan hainleriyle kendi tesislerinde maç düzenleyenlerin, onlara forma giydirerek kulüplerine üye yapanların ülkemize yönelik alçak darbe girişiminden sonra bir anda saf değiştirmelerini ibretle izlemiştik. Dün, şike dosyasında inkar etmedikleri belgelere, saf değiştirdikten sonra “kumpas” diyenlerin, “sahte” diyenlerin o belgelerle kulübümüzü UEFA’ya şikayet ederek “Trabzonspor da şike yaptı” acizliğine düşmesini utançla izlemiştik. UEFA’da, CAS’ta, İsviçre Federal Mahkemesi’nde ve TFF’de şike eylemlerinden dolayı ceza alanların, kendi kamuoyuna “çatırdayacaklar” şeklindeki yalanlarını hayretle izlemiştik.

Geçen sürede ne bir çatırdama oldu, ne de bir patlama! Tek gerçek vardı: Fenerbahçe Trabzonspor’a karşı şike yapmıştı!

Bugün, hangi ceza mahkemesinde aklanma sağlanırsa sağlansın sportif yargılamada şike gerçeği değişmeyecektir. Çünkü ceza yargılaması ile sportif yargılama birbirinden farklıdır. Bunu kendilerinin avukatları da gayet iyi bilmektedir.

Mahkemeler toplumun vicdanıdır! Dünyanın gözü önünde 2010-2011 sezonunda Trabzonsporumuza karşı yapılan şike, herkesin malumudur. Şikenin, ceza mahkemesi kararlarıyla ortadan kaldırılamayacağı da aşikardır. Gerek UEFA gerekse CAS’ın kararlarında bu durum net bir şekilde ifade edilmektedir.

CAS’ın 2010-2011 sezonuna yönelik şike eylemleriyle ilgili yaptığı yargılamanın sonucunda hazırladığı gerekçeli kararın 267. paragrafı: “Türk Yargıtayı tüm kişileri aklasa bile, bu durum, verdiğimiz kararı etkilemeyecektir.”