AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Türkmenistan'ın başkenti Aşkabat'ta düzenlenen Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) 15. Zirvesi'nde yaptığı konuşmada Türkiye ekonomisi AKP iktidarının ekonomi politikaları nedeniyle krizle sarsılıp dünya gündemine otururken, Afganistan ekonomisine ilişkin 'çözüm reçetesi' sunması dikkat çekti. Türkiye'de Merkez Bankası'nın faiz kararları sonrası Türk Lirası'nda tarihi değer kaybı ve dövizde rekor yükseliş yaşanırken, Erdoğan, Afganistan ekonomisinin ayağa kaldırılması gerektiğini söyledi. 

Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Zirvesi'nin, ülkeler ve bölge için hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan ve Türkmenistan'ın bağımsızlıklarının 30. yıl dönümünü tebrik etti.

Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nı daha çok sahiplenmeleri, reform sürecini devam ettirmeleri ve güçlü bir bütçeyle etkin kılmaları gerektiğine inandığını anlatan Erdoğan, sözlerinin devamında Afganistan ile ilgili konuştu. Erdoğan şunları kaydetti:

Ciddi bir insani ve ekonomik krizle karşı karşıya bulunan Afganistan'da bir an evvel kalıcı barış ve istikrarın tesis edilmesi önemlidir. Ülkenin tüm kesimlerinin beklentilerini karşılayacak bir yönetim anlayışının geliştirilmesi ortak temennimiz ve hedefimizdir. Afganistan'da sağlık, eğitim gibi kritik sektörler dahil temel devlet yapılarının işler halde tutulması yönündeki çabaları destekliyoruz. Tüm bölgemizi etkileyecek bir mülteci krizinin önlenmesi için Afgan ekonomisinin ayağa kaldırılması gerekiyor.

Türk Kızılay ve sivil toplum kuruluşlarımız, bu ülkede giderek büyüyen açlık ve kıtlık tehlikesine karşı insani yardım faaliyetlerini artırdılar. İran'a uygulanan tek taraflı yaptırımların son bulması ve tüm tarafların, kapsamlı ortak eylem planına geri dönerek yükümlülüklerini yeniden üstlenmeleri, bölgemizin ekonomik refah ve istikrarına katkı sağlayacaktır.

Azerbaycan'a ilişkin de yorumda bulunan Erdoğan "Azerbaycan'ın, bölgede refahın artması için birbiri ardına hayata geçirdiği projeler takdire şayandır. Bu adımlar, bölgede normalleşme çabalarını destekleyecektir. Türkiye olarak bu süreçte Azerbaycan'ın yanında olmayı sürdüreceğiz. Teşkilat olarak da Azerbaycan'la tam dayanışma içerisinde olmamız büyük önem arz ediyor." değerlendirmesinde bulundu.

Kıbrıs konusuna ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları dile getirdi:

Kıbrıs meselesinde, Kıbrıs Türk halkının egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün tescil edilmesi, çözümün anahtarıdır. Tüm dost ve kardeş ülkelerin, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin çözüm vizyonunu ön yargısız bir şekilde değerlendirmesini istiyorum. Teşkilatımızın gözlemci üyesi olan Kıbrıs Türklerinin maruz kaldığı tecridin hafifletilmesine yönelik spor, kültür, eğitim, turizm gibi alanlarda ilişkilerin geliştirilmesini teşvik ediyoruz.

Erdoğan, konuşmasında ayrıca yaklaşık iki yıldır tüm insanlığın küresel çapta bir tehditle mücadele ettiğini kaydederek, 5 milyondan fazla insanın hayatına mal olan koronavirüs (Covid-19) salgınının ekonomi, ticaret ve turizm başta olmak üzere her alanda etkilerini sürdürdüğünü söyledi.

Zirvenin, Covid-19 ile mücadelede iş birliğinin ve dayanışmanın daha da güçlenmesine vesile olmasını temenni eden Erdoğan, "Türkiye olarak bu zorlu süreçte dünyanın dört bir yanından aldığımız yardım taleplerini karşılamaya gayret ettik. Şimdiye kadar aralarında teşkilat üyelerimizin de olduğu 160 ülke ve 12 uluslararası kuruluşa yardım ulaştırdık. Teşkilatımızın bazı üyelerine tıbbi malzeme ihracat ve satın alma izinleri, eğitim ve personel desteği vermek suretiyle de ayrıca destek olduk" diye konuştu.

Erdoğan, 11 ülkeye de aşı tedarikinde bulunduklarını hatırlatarak, "Yerli aşımız TURKOVAC için acil kullanım onayına kısa süre önce başvurduk. İnşallah süreç tamamlanınca aşımızı milletimizle birlikte tüm insanlığın hizmetine sunacağız" ifadesini kullandı.

‘8 MİLYON KİLOMETREKARELİK ALANDA 500 MİLYON NÜFUSU BARINDIRAN BİR COĞRAFYAMIZ VAR, BU POTANSİYELDEN YARARLANMALIYIZ’

Zirvenin "Birlikte Geleceğe" temasıyla düzenlendiğinin altını çizen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

Teşkilatımızdan ekonomik iş birliğimizin güçlendirilmesi bakımından nasıl daha iyi faydalanabileceğimizi belirlememiz önem taşıyor. Ortak hedeflerimize ulaşabilmemiz için gerekli yol haritası 2025 vizyon belgesinde yer alıyor. Bugün onaylayacağımız Aşkabat Eylem Mutabakatı'nı da bu doğrultudaki güçlü irademizi vurgulayan bir belge olarak görüyoruz. 8 milyon kilometrekarelik bir alanda yaklaşık 500 milyon nüfusu barındıran coğrafyamızın sunduğu yüksek potansiyelden daha fazla yararlanmalıyız. Ticaret hacmimizi 100 milyar dolar seviyesine çıkartmak için gayretlerimizi yoğunlaştırmalıyız. Bu kapsamda, öncelikle 2025 Vizyon Belgesi'nin de stratejik hedefleri arasında yer alan ticaret anlaşması ECOTA'yı yürürlüğe koymalıyız.