Dolar/TL'de kısa vadede Aralık benzeri sıçrama piyasalardaki ana beklenti değil. Ancak ay başından beri TL'de dolar karşısında yaşanan yüzde 8'e yaklaşan kaybının devamına kamunun izin verip vermeyeceği piyasalardaki ana gündem maddesi konumunda.

Dolar/TL bu ayın ilk günlerine kadar 14.5-15 arasında iki ay boyunca yatay bir seyir izlemişti. Daha sonra aralıksız yükselişle kur 16'ya yaklaştı.

Piyasalarda yeni dış döviz kaynağı, kısa vadeli yüksek getirili bir bono, enflasyona endeksli tahvil gibi adımlarla dövize olan talebin düşürülüp düşürülemeyeceği ya da bu yöntemlerle kamuya yeni döviz kaynağı sağlanıp sağlanamayacağı takip ediliyor.

Bu kapsamda takip edilen bir enstrüman ise Hazine'nin ihraç etmeyi planladığı enflasyon korumalı tahvil. Hükümet enflasyon korumalı tahvil için hazırlıklarını tamamladığını açıklarken, yeni ürünün cazip olması durumunda TL döviz ve hatta KKM mevduattan kaçışa yol açabileceği konusu bankacılık sektörü için endişe yaratıyor.

Küresel piyasalarda yaşanan sert satış baskısı ve riskten kaçış da takip edilen gündem maddeleri arasında. ABD borsaları 18 Mayıs'ta küresel resesyon endişeleriyle yüzde 5'e yaklaşan günlük değer kaybı yaşadı.

Yavaşlayan ekonomik büyümeye dair endişeler nedeniyle gerilemeye devam eden küresel hisse senetleri haftalık bazda bugüne kadarki en uzun süreli düşüşünü gerçekleştirmeye hazırlanıyor.

PİYASALAR İZLENİYOR
Dolar/TL 10 günlük yükseliş ardından haftanın son işlem gününe 16'ın altında başladı.

Kur bu sabah saat 08.52'de 15.9500/15.9600 seviyesinde işlem gördü. Piyasa kurda kamunun 16 seviyesini bir üst limit olarak görüp görmeyeceğini izliyor.

Türkiye'nin beş yıl vadeli borcunu iflasa karşı korumanın maliyetini gösteren CDS'ler bu hafta 724 puanı aşarak Refinitiv verilerine göre 2008'den bu yana rekor seviyeye çıktı. CDS dün günü 722/732 seviyesinden tamamladı.

Türkiye'ye ait varlıkların taşıdığı risk hakkında gösterge olan CDS'teki belirgin yükseliş Hazine'nin dolar borçlanma maliyetlerini yükseltirken, bankacılar maliyetlerin çift haneye yaklaştığına dikkat çektiler.

Bankacılar mevcut kur politikasının Merkez Bankası'nın negatif rezervleri ile sürdürülebilirliğini sağlamak için TL'nin dolar karşısındaki 15 seviyesinin altında başlayan değer kaybını bir "gereklilik" olarak görüyorlar. Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) dolar/TL'nin 16.5 seviyesinde işlem görmesi gerektiğini belirtiyor.

'İSTİKRAR'
TCMB ihracatçı döviz gelirlerinin yüzde 40'ını ve KKM uygulmasının döviz kısmını rezervlerine katsa da bankanın rezervleri aynı oranda artmıyor.

Aradaki fark kurda hükümetin tanımıyla "istikrar" için kullanılıyor. TCMB resmi olarak kurdaki müdahalelerini kabul etmezken hareketleri dalgalı kur rejimi olarak nitelendiriyor.

Ayrıca Türkiye'nin Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya katılımına onay vermeyeceğini söylemesinin ardından Batı ile ilişkiler de takip edilen gelişmelere dahil oldu.