"AKP’nin papatyaları” başlıklı yazısındaki “fahişe” ifadesi nedeniyle AKP Kadın Kolları'nın hakkında 81 ilde suç duyurusunda bulunduğu Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a yazdığı açık mektubu bugün köşe yazısı olarak yayımladı.

Dilipak mektubunda Erdoğan’ın önceki gün yaptığı konuşmasındaki “fitne ateşini söndüreceğimize inanıyorum” sözlerine atıfta bulunarak "Fitne ateşini körükleyenler kimler bunu görmek zor değil. Bu olay sadece bana değil, size ve sizin şahsınızda AK Parti’ye kurulan bir komplodur" ifadesine yer verdi.

Yaşananlardan dolayı üzgün olduğunu kaydeden Dilipak “Zaman zaman yaptığım çıkışların, eleştirilerimin bazı kimseleri rahatsız ettiğinin farkındayım” dedi.

Dilipak “Sözkonusu yazıma kastetmediğim bir mana yüklenerek, AK Parti içinden bir tepki aldım. Ve sizin son konuşmanızla bu konu ülke gündemine oturdu. Tartışma, yazım yayınlandıktan 3 gün sonra bir 'işaret fişeği' ile başladı, akşam üzeri troller harekete geçti. Ardından Genel Sekreter ve Kadın Kollarının açıklaması ile işler bu noktaya geldi” dedi.

Erdoğan’a olayla ilgili yazılı bilgi notu gönderdiğini ancak geri dönüş alamadığını kaydeden Dilipak “81 ilde dava açma kimin fikridir, bu nasıl bir şey bilmiyorum. Bunu hukukla, adaletle açıklamak mümkün değil. Böyle bir uygulama daha önce kime yapıldı ki, bana da layık görülüyor. Bu fikri ilk aşamada örgütleyen organize edenler kimlerdir ve bununla aslında neyi amaçlamaktadırlar?” diye yazdı.

'SİZ LGBT HAKKINDA BENDE DAHA SERTTİNİZ'
“Yazımda yoğun eleştiri ve saldırılara uğramama sebeb olan ifade 3 kelimeden oluşuyor. Kastım çok açık ve net: LGBT+. Bu ifade yerine 'Fahişe ve onların türevleri' ifadesini kullandım” diyen Dilipak mektubunda şunları kaydetti:

Lütfen son iki videomu izleyin ve lütfen bu noktaya nasıl gelindi bir araştırın. O zaman bu fitne ateşini körükleyenler kimler bunu görmek zor değil. Bu olay sadece bana değil, size ve sizin şahsınızda AK Parti’ye kurulan bir komplodur.

Tekrar ediyorum yazımdaki, 'Fahişe ve onların türevleri' ifadesini LGBT yerine kullandım.

Siz LGBT’liler hakkında benden daha ağır ithamlarda bulundunuz, ben LGBT yerine o kelimeyi kullandığım için sizin teşkilatınızdaki bazı kimseler tarafından hakaret ve iftiraya uğradım ve alnıma bir kez daha, gazetemize açılan 312 General davasını hatırlatan biçimde 81 kez ‘Sanık’ etiketi yapıştırıldı.

Lütfen bunu arkadaşlarınızla tekrar istişare edin. Bu tartışmanın kimseye faydası yok.

Eğer dava açılacaksa, açılır. Ancak bir gazeteciye bu şekilde açılan bir dava, ülkemizde basın hürriyeti ve hukuk açısından herhalde çok da olumlu bir görüntü oluşturmayacaktır. Her şeye rağmen, hepimizin inancı şu değil mi? Nasıl olsa her şeyi gören, duyan, aklımızdan ve kalbimizden geçirdiklerimizi bilen, kapalı kapılar arkasında konuştuklarımız kendine sır olmayan, hüküm sahibi ve her şeyin hesabını elbet bir gün mutlaka soracak olan bir Allah var! Hüküm Allah’ındır.