Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin cezalandırılmasını talep etmek amacıyla her hafta düzenledikleri eylemlerinin 851’incisini koronavirüs salgını gerekçesiyle online olarak gerçekleştirdi.

Bu haftaki açıklamada, 700’üncü hafta eyleminde Galatasaray Meydanı’nda bir araya geldikleri sırada gözaltına alınan ve haklarında dava açılması gündemleştirildi.

Gözaltında kaybedilen Hasan Ocak’ın kardeşi Maside Ocak, 700’üncü haftasındaki mücadelede gözaltına alınanlar hakkında açılanan davanın duruşmasını hatırlatarak, bu haftaki açıklamayı dava hakkında kamuoyunu bilgilendirmeye ayırdıklarını kaydetti.

Evrensel hukukun gereğinin yapılmasını isteyen Ocak, “Bizi değil, sevdiklerimizi gözaltında kaybedenleri ve kaybetme iklimi yaratanları yargılayın” dedi.

'MAHKEME TARAFSIZLIĞINI YİTİRDİ'
Açıklamada söz alan dava avukatlarından Metin İriz, annelerin ve oturma eylemini destekleyenlerin yargılandığı dava sırasında yaşananları anlattı.

Mahkeme hakimimin yargılama esnasındaki tavırları dolayısıyla tarafsız yargılama konusunda kuşku doğduğunu söyleyen İriz, “Mahkeme hakiminin yargılama esnasında yargılananlara sorduğu sorular, yargılananların taleplerine yönelik gösterdiği tepkilerde usullere aykırı bir şekilde savcının görüşünü almadan reddetmesi gibi bir dizi tutum ve davranışları nedeniyle tarafsızlığını yitirdiği kuşkusu yarattı. Böyle bir kanaat oluştu. Mahkemenin başından beri gösterdiği tutumlar nedeniyle güvenimizi zedelemiştir” diye konuştu.

40 yılda yaşanan zorla kaybettirmelere yönelik verilen mücadelenin onurlu bir mücadele olduğunu ve yanında olduklarını ifade eden dava avukatlarından Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, adalet mücadelesi çerçevesinde yapılan etkinliğin yasaklanmış olmasını kabul etmediklerini ve kınadıklarını kaydetti.

Açılan davanın hukuk düzeni içerisinde ele alındığında bir utanç davası olduğunu belirten Eren, baro olarak yargılamayı takip edeceklerini belirterek, “Adalet arayışında olan insanların duruşma salonlarında sanık olarak çağrılmış olması kabul etmemiz mümkün değil. Bu adalet mücadelemizin bir gün muhakkak karşılık bulacağına dair olan inancımla sizlerle birlikte olduğumuzu, sizlerle bu mücadeleyi yürüteceğimizi herkes tarafından bilinmesini isterim” dedi.

Gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun’un kızı Besna Tosun ise Cumartesi Anneleri adına yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

700’üncü haftamızda ‘Beni Bul Anne’ diyerek her zamanki rutinimizde yaptığımız Galatasaray’daki buluşmamız İçişleri Bakanı’nın talimatı ve Beyoğlu Kaymakamlığı’nın kararı ile engellendi. Belgelenmiş kötü muamele ve işkenceye maruz kaldık. O günden sonra kayıplarımızla buluşma mekânımız olan Galatasaray bize yasaklandı. Yetmedi 700’üncü haftamızda ‘Beni Bul Anne’ demek 2,5 yıl sonra suç sayılarak hakkımızda dava açıldı. Kaç yıl geçerse geçsin; kayıplarımız için, adalet istemekten, devletin hukuk normları içinde hareket etmek zorunda olduğunu hatırlatmaktan, 152 haftadır bize yasaklanan kayıplarımızla buluşma mekânımız Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz