Haydarpaşa ve Sirkeci Gar alanlarının işletim ihalesinden İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden oluşan konsorsiyumun hukuksuz biçimde elenmesinin yankıları sürerken, İBB’nin CHP’li Meclis Üyesi Süleyman Solmaz, süreci AKP’nin mekânsal rant politikasının yeni bir örneği olarak ifade etti.

BirGün'de yer alan habere göre, Haydarpaşa Garı ve çevresinin 15 yıldır ticari faaliyet alanına dönüştürülmek istendiğine işaret eden Solmaz, “Bu anlayışa müsaade edemeyiz. Haydarpaşa ve Sirkeci garları İstanbul’daki insanların hayallerinde ve umutlarında son derece önemli bir duraktır. İstanbul’un kültürel miras alanlarından başlıcaları olan Haydarpaşa ve Sirkeci Garı’nın İstanbullular’ın olarak kalması için şimdi daha çok mücadele etme vakti” dedi.



‘HAYDARPAŞA MANHATTAN OLACAK’ DİYE BAŞLADILAR
Haydarpaşa Gar bölgesinin ranta açılma girişimlerinin 2004 yılında başladığı bilgisini veren Solmaz, “2004 yılında ‘Haydarpaşa Manhattan olacak’ diyerek sürece başladılar. Karşılaştıkları her tepkinin ardından başka projeler geliştirerek bu alanı ranta açma sevdalarından vazgeçmediler. 1 milyon metrekarelik alanda bulunan taşınmazları satmaya çalıştılar. Haydarpaşa’ya gelen bütün tren hatlarını sonlandırıp burayı atıl ve misyonunu
tamamlamış bir konuma getirmeye çalıştılar. Milyonlarca insanın umuda yolculuğunun ilk durağı olan Haydarpaşa Garı’na dönük ‘saldırılar’ karşısında gerek yargı süreci olsun, gerek sokakta olsun mücadelemizi hep sürdürdük. Şimdi de Haydarpaşa’nın kültürel mirasını taşımaktan uzak olan kişilere bölgede işletme hakkı vermek istiyorlar” diye konuştu.

'YANLIŞTAN DERHAL DÖNÜLMELİ'
Haydarpaşa Gar ve çevresinin bu topraklardaki insanların hayatlarında derin izler bıraktığına da işaret eden Solmaz, bölgede kamucu bir anlayışla kültürel değerleri koruyup geliştirebilecek en önde gelen kurumun İstanbul Büyükşehir Belediyesi olduğunu söyledi. İstanbul’un tarihi ve kültürel değerlerinin İstanbullular adına İBB tarafından korunabileceğinin altını çizen Solmaz, “Burayı ticari bir alan olarak gören ve buradaki faaliyetinden kâr sağlamaya çalışan bir şirket buranın kültürel değerlerine zarar verir. Hukuken itirazlarımızı yaptık ve ihaleyi gerçekleştiren sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunduk. TCDD’yi de yapılan bu yanlıştan dönmeye davet ediyorum” dedi.