CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın grup toplantısında yaptığı konuşmada kullanmış olduğu ayrıştırıcı ve kutuplaştırıcı dili eleştirdi.

Başarır, “Böyle bir Cumhurbaşkanının Türkiye’yi yönetmesinden utanç duyuyorum. Kullandığı ayrıştırıcı dil utanç vericidir. İkizdere’de İyi Parti Genel Başkanı Sayın Meral Akşener’e yapılanları doğru olarak göreceksin ama Sedat Peker’in ‘oluk oluk kan akıtacağız’ dediği mitinge ses çıkarmayacaksın. Sayın Meral Akşener, Mecliste grubu bulunan bir partinin lideri, bir kadın, bir anne ve Rizelilerin bir gelini. Ülkeyi yöneten biri olarak Sayın Meral Akşener’e yapılan saldırıyı kınayacağın yerde takdirle karşılayacaksın. Bu, her şeyden önce temsil ettiği makama uygun sözler değildir” dedi.

‘SEDAT PEKER VE MEHMET AĞAR’DAN HİÇBİR FARKI YOKTUR’
CHP’li Başarır sözlerini şöyle sürdürdü:

Bu ülkeyi yöneten biriysen, İçişleri Bakanının ucube halini göreceksin, ilişkilerini göreceksin; Mehmet Ağar’ın durumunu göreceksin, Susurluk kalıntılarının tekrar hortladığını göreceksin; tüm bu olanların ülkemizdeki yaşayan vatandaşlara huzursuzluk verdiğini göreceksin.

Türkiye’ye yapılan bir saldırı yok. Eğer bir saldırı varsa, Türkiye’nin itibarı düşürüyorsa, senin Bakanının mafyayla olan ilişkileri yüzündendir.

AKP lideri Erdoğan, Savcıları göreve davet edeceğine derhal bir komisyon kurulup Meclis’te araştırma komisyonu kurulması gerektiğini söyleyeceğine zeytinyağı gibi su üstüne çıkmaktadır. AKP lideri Erdoğan’ın, haftalardır sesini çıkarmayıp, düşünüp düşünüp bu cümleleri kurması, bir kadını ayrıştırması kabul edilebilir değildir.

Bu ülkenin Cumhurbaşkanı, Meral Akşener’e İkizdere’de yapılan saldırı için ‘az bile yaptılar’ diyorsa, Sedat Peker ve Mehmet Ağar’dan hiçbir farkı yoktur.

Demek ki Erdoğan, saldırıyı, şiddeti savunan bir insan. Meral Akşener orada ölseydi, darp edilseydi mutlu mu olacaktı? Kınaması gerekiyordu. Bu ülkenin huzura, hukuka, şeffaflığa, beraberliğe, birlikteliğe ihtiyacı var. Ben böyle bir Cumhurbaşkanını 84 milyon insanımıza yakıştıramıyorum.

Bundan sonra ülkeyi sadece seçim, sandık paklar. Bakalım kim kirli, kim temiz, kim namuslu kim namussuz, buna halkımız sandıkta karar versin.