CHP Kastamanu İl Başkanı  Hikmet Erbilgin, sel bölgesinde kurumların sergilediği partizanlığın boyutunu anlattı. Erbilgin, "TTB, röntgeni hazır çadırla geldi, kabul etmediler, İBB'den gelen suyu ihtiyaç yok diye almadılar" dedi.

CHP Kastamanu İl Başkanı Hikmet Erbilgin, Kastamonu'da yaşanan sel felaketine ilişkin izlenimlerini aktardı. 

Bir canlı yayına bağlanan Erbilgin, kayıplara ilişkin bilgi verirken sahada AKP'lilerin yaptığı partizanlığı gözler önüne serdi.

Erbilgin, esnafın birbirini tanımasıyla ulaşılamayanlara yönelik tahmini sayıların olduğunu ve güçlü bir koordinasyon olmadığı için kayıplara ilişkin net bir bilgi olmadığını ifade etti.

"Arama kurtarma çalışmalarının yeterli olup olmadığı ve İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyelerinden gelen ekiplerin 'size ihtiyacımız yok' denilerek şehre sokulmadığı" yönündeki iddiaların sorulması üzerine Erbilgin şu yanıtı verdi:

MİLLET OLMA KABİLİYETİMİZ KAYBETMEK BİZİ ÇOK ÜZÜYOR AMA MAALESEF BÖYLE BİR GERÇEKLİK VAR

"Bunları ifade etmek, millet olma kabiliyetimizi kaybetmek bizi çok üzüyor ama maalesef sahada böyle bir gerçeklik var. Röntgeni hazır olan Türk Tabipleri Birliği'nin kurmak istediği çadır Sağlık Müdürlüğü tarafından reddedildi; 'gerek yok, biz ihtiyaçları karşılayabiliyoruz' denildi. Dün İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin göndermiş olduğu sular 'bizim ihtiyacımız yok' denilerek geri çevrildi. Belediyelerin gönderdiği başka ekipmanlar sahada bekliyor, görev verilmiyor. Orada hizmet etmek isteyen, arama kurtarma faaliyetlerine katılmak isteyen personel bunlar bize yetmiyor ve fiilin de biliyoruz bunu.

KRİZ MERKEZLERİ AKP'LİLEŞTİRİLMİŞ DURUMDA!

Diğer taraftan her felakette, her acıda yaşadığımız gibi kriz merkezleri -muhakkak belirtmem gerekiyor- AKP'lileştirilmiş durumda. AKP İl Başkanının girdiği kriz koordinasyon merkezine bu ilin muhalefet milletvekili giremiyor. Sayın Genel Başkanımıza bilgi aktarmak için Vali ile görüşmek istiyorum, Vali bilgi vermiyor. Onlara da ulaşamıyoruz. Zaten başka zamanda da koruması aracılığıyla kendisine ulaşabiliyoruz.  Hele böyle durumlarda bapımsız açıklama yapabilen kurumlar yok; kulak hep bir yerde. Bu sebeple orada hızlı karar vermesi gereken bürokratların hızlı karar veremediğini görüyoruz. Tabi bu yaralayıcı, üzücü, Genel anlamda bu tür durumlarda yapmaya çalıştığımız uyarılarımızın 'siyaset yapmayın' denilerek önüne geçiliyor. Ama görüyoruz ki Sayın Cumhurbaşkanı bugün bulunduğu camiyi miting alanına çevirerek en dibinden yaptı, bu hepimizi yaraladı."