Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Afganistan'daki gelişmelere ilişkin Hürriyet'ten Hande Fırat'a açıklamalarda bulundu.

"Türkiye’nin Kabil Havaalanı’nı koruma görevini iptal ettiği" iddiasına ilişkin konuşan Çavuşoğlu, "Bunu söylemek için erken çünkü şimdi yeni şartlar oluştu. Kabil Havaalanı’nda askeri kanattayız. Sivil kanatta ise kaos var. Uçakların iniş kalkışlarında da problem oldu. Maalesef bazı kişiler de öldü. Çok üzüldük. Buradan tahliyeler yapılıyor, misyonlar tahliye ediliyor. Bir grup vatandaşımızı getirdik. Önceliğimiz geri kalan vatandaşlarımızın, dönmek isteyen vatandaşlarımızın tahliyesini gerçekleştirmek. Şu anda önceliğimiz farklı. Askerlerimizle ilgili kararı Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde hep beraber vereceğiz" dedi.

"Karar için ne bekleniyor? Taliban ile görüşmeler ne aşamada?" sorusuna da yanıt veren Çavuşoğlu, "Taliban ile müzakere için Afganistan içinde, Dr. Abdullah Abdullah, Karzai ve Hikmetyar’ın da içinde olduğu bir komisyon oluşturdular. Bunlar daha önce Taliban ile müzakere eden insanlar. Şimdi Afganistan’ın yönetimi ile ilgili müzakere edecekler. Kendi aralarında barışçıl yöntemlerle anlaşmaya varmalarını umuyoruz. Bunlar yapıldıktan sonra, bu tür şeyler konuşulabilir. Şu an bu tür şeyleri konuşmak için erken" ifadesini kullandı.

Taliban'la görüşülmesine ilişkin ise Çavuşoğlu şöyle konuştu:

Amerika oturuyor, Taliban ile anlaşma imzalıyor, onda sorun yok. Biz görüştüğümüz zaman sorun var. Kendi menfaatlerimiz için herkesle görüşmek lazım. Bu onları benimsediğimiz, onların yönetimini ya da ideolojisini benimsediğimiz anlamına gelmez. Çin, Rusya, İran, Taliban ile görüşüyor. Herkes pragmatik davranıyor. Bunlar normal şeyler.

Sosyal medyada ‘Türkiye laiktir, Taliban rejimini mi benimsedik?’ gibi bazı ifadeler gördüm. Taliban, ‘Hiçbir yabancıya müdahale etmeyeceğiz, herkes burada yaşayabilir, diplomatik misyonlara da dokunmayacağız, faaliyetlerini sürdürebilir’ gibi olumlu mesajlar verdi. Havaalanına şu anda bir müdahaleleri yok. Biz bunları, bu mesajları olumlu karşıladığımızı söyledik. Yoksa, ‘Taliban’ın yönetim anlayışını, rejimini benimsiyoruz, olumlu karşılıyoruz’ demedik. Ayrıca ‘Mesajlarını olumlu karşılıyoruz’ dedik ama temkinli yaklaştığımızı yani uygulamada da görmek gerektiğini söyledik.

En çok eleştirilen iki unsur var. Biri Gani’nin ülkesini aniden terk etmesi. Diğeri ABD’nin ani ve plansız çekilmesi. Konuşacak, buradan çıkarılacak çok dersler var. Bunu ABD Dışişleri Bakanı Blinken’a da söyledim. Şu kaos ortamı bitsin. Hatalarla ilgili söyleyeceğimiz çok söz var. Biden kendisi açısından savunmaya çalıştı ama 20 sene kalıyorlar, çıkış planı olmadan birden çıkıyorlar. Irak’ta da aynı hatayı yaptılar. Bu kadar ani bir kararla ve plansız, geride kaos bırakarak çekilmek doğru değil.