Toplumsal Ankara

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve beraberindeki heyet, Ankara Çubuk’ta katıldıkları asker cenazesinde saldırıya uğramıştı. Linç girişiminin davası, Çubuk 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülüyor. Sanıklardan Vahit Delibaş, Kılıçdaroğlu’nu öldürme niyetleri olmadığını iddia ederek “Kılıçdaroğlu’nu öldürmek isteseydik, zaten çıkamazdı. O kadar kalabalık vardı” savunmasını yaptı. O kadar kalabalık olmasına rağmen sanık listesinde sadece 36 kişi var...

Davada CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun yanı sıra CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya, CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, CHP Genel Başkan Başdanışmanı Deniz Demir, CHP çalışanı Barış Bozkurt, CHP’li  Kenan Nuhut ve Cahit Yetişir ile CHP müşteki sıfatıyla yer alıyor. Davada 6’sı kadın 36 sanık 1 yıl 8 ay 15 gün ile 28 yıl 10 ay arasında değişen hapis cezasıyla yargılanıyor. 

Sanıkladan Vahit Delibaş, elindeki sopayla Kılıçdaroğlu’nun sığındığı eve doğru hamle yapmasıyla ilgili “Benim köyüm ile olay yerindeki köy arası 3,5 km. Oraya gidip gelen herkes kendini korumak için eline değnek alır. Köpeklerden kendimi korumak için değnek elimdeydi” diyerek, kendini savundu. Delibaş, “PKK dışarı” diye slogan attığını ise kabul etti.

‘ADAM ÖLDÜRMEYE TEŞEBBÜS’
Avukat Celal Çelik’in gösterdiği fotoğraflara bakan Delibaş, sopalı fotoğraf dışındakilerin kendisinin olduğunu söyledi. Avukat Çelik, Delibaş’ın Kılıçdaroğlu’nun sığındığı eve elindeki sopayla girmeye çalıştığını vurgulayarak, “Söylemiş olduğu sözlerle birlikte kastı belli. Birçok sanık tarafından ‘Yakın’ diye bağırıldığı ortamda, sanığın sopa ile eve girmeye yönelik hamle yaptığı değerlendirildiğinde sanığın suçunun adam öldürmeye teşebbüs ve halkı kin ve düşmanlığa tahrik olduğu görülecektir” dedi.

Çelik, mahkemenin adam öldürmeye teşebbüs suçundan delilleri değerlendirilmesini talep etti.

‘ÖLDÜRMEK İSTESEYDİK ÇIKAMAZDI'
Saldırganlardan Vahit Delibaş, Kılıçdaroğlu’nun avukatı Çelik’in sözlerine karşı çıkarken, tepki çekecek bir savunma yaptı:

Bizim öyle bir şeyimiz olsaydı, orada zaten öldürüldü. Kışkırtmaya geldik. O anki kalabalığın yapmış olduğu bir iş. Gelme denilmesine rağmen gelmiş. Bunu kahvehanede cenaze gömüldükten sonra söylendi, cenaze evine gelme denmiş. O da çıkmış gelmiş. Kılıçdaroğlu’nu öldürmek isteseydik, zaten çıkamazdı. O kadar kalabalık vardı.