Haziran Direnişi'nde polisin hedef alarak gaz fişeğiyle vurması sonucu yaşamını yitiren Berkin Elvan’ın ölümüne ilişkin davadan bugün karar çıkması bekleniyor.

Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi 17. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek duruşma öncesi bir de açıklama yapıldı.

Duruşmaya sanık Van'dan SEGBİS aracılığıyla katıldı. Mahkeme başkanı "Heyet değişikliği oldu ancak dosyayı inceledik, adil bir yargılama yapmaktan başka amacımız yok" dedi. Duruşma savcısı ise esas hakkındaki mütalaasında bir değişiklik olmadığını söyledi.

'SANIK BERKİN ELVAN'IN KATİLİDİR
Ailenin avukatlarından Çiğdem Akbulut "Bu dosyada verilen karar, çocuk ölümlerinin önüne geçebilir. Zorla bulduğumuz görüntüler ile sanığın fotoğrafı karşılaştırıldığında kuvvetle muhtemel sanığın olduğu belirtildi. Sanığın telefonunun sinyali olay yerinden geliyordu. Sanık tüm gün telefonda mesajlaşıp, konuşurken olay anında veri akışı duruyor" diye konuştu.

Avukat Deniz Özen de "Sonda söyleyeceğimizi en başta söyleyeyim. Sanık, Berkin Elvan'ın katilidir. Dosyadaki deliller bunu doğruluyor" dedi.

'BENİM ÇOCUĞUMU BİLEREK, İSTEYEREK ÖLDÜRDÜLER

Anne Gülsüm Elvan söz alarak "Bir gün bize bir telefon geldi. İstanbul Valisi'nin sekreteriydi. Haziran'ın 5'iydi. oğlumuzla birlikte valinin bizi beklediğini söyledi. Yalanla dolanla bizi Vatan Emniyet Müdürlüğü'ne götürdüler. Çocuğumla Grup Yorum'u konuştular. Çocuğum bilinçli bir şekilde vuruldu. Kızkaçıranla yıllarca oynadı çocuklar. Bayramlarda, yılbaşlarında oynuyorlardı. Benim de ayağıma atmıştı, ölmedim. Çocuğum taş atsa bile öldürmemeleri gerekirdi" dedi.

Elvan şunları söyledi:

Bana, babasına verselerdi. Çocuğumu öldürmeyeceklerdi. Devlet bunu yaptı, hâlâ da yapıyor. Benim feryadım çocuklar ölmesin, başka analar ağlamasın diye. Ama her gün bize bir anne daha katılıyor. Benim çocuğumu bilerek ve isteyerek öldürdüler. Gidin evladınızı görün de benim isyanımı anlayın. Bu devlet çocuğumu hem öldürdü, hem de üzerinden para kazandı. Ben adalet istiyorum. Benim çektiğimi başka anne çekmesin. Ben sekiz yıldır neler çekiyorum? Bana çocuğumu geri getirsinler. Bütün suç sizindir (mahkeme heyetine hitaben). Övünün yasalarınızla.

'Sekiz yıldır adamlarını yolluyorlar, susmayacağım'

Baba Sami Elvan da şöyle konuştu:

Sekiz yıldır ailem acı çekiyor. Etrafımızda yaşanan acıları görünce de acımızı sürekli yaşıyoruz. Benim oğlum ekmek almaya gittiğinde, ekmeğin ucu hep kırık gelirdi, oğlum her sabah haşlanmış yumurta yerdi. 8 yıldır benim evimde her gün cenaze var. İşçi bir aileyiz, bugüne kadar polisle, mahkeme ile hiç işimiz olmamıştı. Bir gün oğlum öldürüldü. Benim bu hayatta sadece onurlu duruşum var, baska bir şeyim yok. Oğlum geri gelmeyecek ama başkaları bu acıyı yaşamasın istiyorum.

Sekiz yıldır adamlarını yolluyorlar. Susmayacağımı söylüyorum buradan. 'Benim polisim destan yazdı' diyen kişi benim çocuğumun katilidir. Ekranda görünen de tetikçisidir. Tek talebim adaletli karar vermenizdir.

'BEN DEVLETE HİZMET ETTİM'

"İhtimal üzerine sanık koltuğuna oturduldum" diyen sanık Fatih Dalgalı konuşmasında, "Bu davanın siyasi olduğunu kabul etmiyorum. Dosya şüpheden arındırılmadı. Görüntülerdeki sanığa benzetilmeye çalışıldım. Ben devlete hizmet ettim, her zaman hizmet edeceğim" dedi. Beraatini isteyen Dalgalı, "Gaz fişekleri yüksek derecede ısı çıkarır. Berkin Elvan'ın kafasında yanık izi yok" iddiasında bulundu.

16 YIL 8 AY CEZA VERİLDİ, TUTUKLANMADI 

Berkin'in katili polis Fatih Dalgalı'nın 16 yıl 8 ay hapis cezalandırılmasına karar verildi.

"Kasten insan öldürme" suçunu işlemesi nedeniyle müebbet hapis cezası verilen sanık hakkında, indirim uygulandı. Cezası 16 yıl 8 ay indirildi.

Sanığın suçu işlediğine hükmedilmesine rağmen, sanık hakkında tutuklama kararı verilmedi ve sadece yurtdışına çıkış yasağı adlı kontrol kararı verildi.

'Kararı kabul etmiyorum'

Karara tepki gösteren anne Gülsüm Elvan, "Çocuğumun kilosuna göre ceza verdiler. Bu kararı kabul etmiyorum. Çocuğum için 'emir verdim' diyen kişi yargılanana kadar durmayacağım" diye konuştu.,

NE OLMUŞTU?
Elvan Ailesi'nin avukatları 25 Haziran 2013’te polislerle ilgili "kasten öldürmeye teşebbüs" suçlamasıyla suç duyurusunda bulunmuş, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ise yapılan suçlamayı "zor yetkisine ilişkin sınırın aşılması" olarak değiştirerek kabul etmiş ve ardından soruşturma başlatılmıştı.

20 Aralık 2016'da tamamlanan soruşturmadan sonra iddianamede "şüpheli" olarak yer alan polis memuru Fatih Dalgalı'nın "olası kasıtla adam öldürmek" suçundan müebbet hapisle cezalandırılması talep edilmişti.

Duruşmalarda sanık polis görüntülerdeki kişinin kendisi olmadığını iddia ederken 23 Ocak 2019 tarihinde dosyaya ulaşan bilirkişi raporunda, Berkin Elvan'ın sanık polis tarafından yapılan atış neticesinde yaralandığı "kuvvetle muhtemel" olarak değerlendirilmiş ancak sanık polisin tutuklanması talebi reddedilmişti.

 Ardından mahlemenin istediği bilirkişi raporunda Berkin Elvan'ın "yasadışı eylemlerde bulunan gösterici grubun olduğu alanda bulunarak kendi güvenliği ile ilgili gerekli özeni göstermediği" gerekçesiyle "tali kusurlu olduğu" öne sürülmüştü.

9 Aralık 2020 tarihli duruşmada, mütelaa açıklanması beklenirken davaya başından beri bakan mahkeme başkanı, HSK kararıyla Yargıtay'a atandı. Davaya daha sonra "Gezi vandallıktır" diyen hakim atandı. 29 Ocak'taki 19. duruşmada, savcının esas hakkındaki mütalaası okundu. Mütalaada polis Fatih Dalgalı'nın savunmasına, soruşturma ve dava aşamasında dosyaya giren bilirkişi raporlarına yer verildi. Savcı bunların olayı aydınlatmaya yeterli olduğunu savunarak soruşturmanın derinleştirilmesine gerek olmadığını belirtti.

Savcı, sanık polis Fatih Dalgalı'nın "bilinçli taksir" suçundan 2 yıl 8 aydan 9 yıla kadar hapsini istedi.