İl Hıfzıssıhha Kurulu’nun aldığı Muğla Barosu’nun genel kurulunun ertelenmesi kararı, Muğla 3. İdare Mahkemesi tarafından alınan ‘yürütmeyi durdurma’ kararıyla kaldırıldı.

Tüm genel kurul ve toplantıların yapılmasında sakınca görülmezken baro genel kurulları salgın bahanesiyle ertelenmişti. Karar, hukukçu ve siyasi birçok ismin tepkisini çekmiş, esas amacın Ankara ve İstanbul’da kurulabilecek yeni barolar için zaman kazanmak olduğu belirtilmişti.

Gazeteci Alican Uludağ’ın kişisel Twitter hesabından paylaştığı bilgilere göre, Muğla 3. İdare Mahkemesi, Muğla Barosu'nun genel kurulunun il hıfzıssıhha kurulu kararıyla ertelenmesi işleminin “açıkça hukuka aykırı olduğu" gerekçesiyle yürütmesinin durdurulmasına karar verdi.

Gerekçede, “İdari bir kurul tarafından bu konuda karar alınamaz" denildi.

Muğla Barosu Başkanı Cumhur Uzun, bu karar üzerine baro genel kurulunu 14-15 Kasım'da, çoğunluk sağlanamaması halinde 21-22 Kasım tarihlerinde yapacaklarını bildirdi.

Mahkeme kararına özetle şu ifadeler kullanıldı:

Umumi Hıfzıssıhha Kanunu'nun 27 ve 72’nci maddelerinde de salgın hastalıklarla mücadele kapsamında alınacak tedbirler yer almakta, bu tedbirler içinde kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları genel kurullarının toplantılarını erteleme yetkisi bulunmamaktadır.

Netice itibarıyla, hem Anayasa hem de 1593 sayılı Kanun'un ilgili hükümleri dava konusu işlem tesisine cevaz vermediği açıktır.

Buna göre, kanunda genel kurul toplantı tarihinin Ekim ayının ilk haftasında yapılması öngörülmesine rağmen, dava konusu idari işlemle genel kurul toplantısının 01/12/2020 tarihine kadar ertelenmesi, kanun hükmüne açıkça aykırılık taşıması nedeniyle, işlem öncelikle bu yönden hukuka uygun görülmemiştir.

Diğer taraftan, geçici olarak kullanımı durdurulan hakkın, Anayasa’nın ikinci kısmında belirtilen temel hak ve hürriyetlere ilişkin olması nedeniyle bu alandaki sınırlamalar ancak kanunla yapılabileceğinden idari bir kurul tarafından bu konuda karar alınması hukuken mümkün değildir.

Bu sebeple, dava konusu işlem bu yönüyle de hukuka uygunluk taşımamaktadır.

Açıklanan nedenlerle; hukuka aykırılığı açık olalı dava konusu işlemin; uygulanması halinde telafisi güç zararlar doğabileceğinden 2577 sayılı Kanunun 27.maddesi uyarınca teminat alınmaksızın dava sonuna kadar yürütmesinin durdurulmasına (…)karar verildi.