Toplumsal Haber Merkezi

Eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, Ankara Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’nde tutulan gözaltındaki 10 amiralin avukatlarıyla görüşmelerinde ciddi engeller çıkarıldığını duyurdu.

Amirallerin “henüz ifadeleri alınmış değil” diyen Eminağaoğlu, kendisinin 6 Nisan 2021 Salı günü saat 14.00-16.00 arasındaki görüşmesinin de engellendiğini, engelleyen sivil emniyet görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunduğunu açıkladı.

Eminağaoğlu, Başsavcıvekili’ne bilgi aktarıp tekrar görüşmeye TEM'e gitmesine rağmen, CMK 154/1-2 maddesindeki hükümler çiğnenerek yine görüştürülmediğini, “yoğun ısrarları üzerine” ancak kısıtlı zamanda ve az sayıda kişiyle akşam saatinde görüşmesinin sağlandığını bildirdi.

https://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/1.5.3713.pdf

'EMNİYET GÖREVLİLERİ KEYFİ HAREKET EDİYOR'
Bu durumun, emniyet görevlilerinin keyfi hareket edip, dilediği kişiler ve dilediği avukatlara görüşme ortamı sağlayarak veya görüşmeleri kısıtlayarak ve engelleyerek, soruşturmanın hukuk içinde yürütülmemesine yol açtığını söyleyen Eminağaoğlu, açıklamalarına şöyle devam etti:

Bazı amirallerin avukatı bulunmuyor, bazılarının ayrıca avukatı bulunuyor.

Ancak Emniyetteki uygulama bu şekilde sürdürülüyor.

Gözaltında olan amirallerin hiç biri bir başka amiralle aynı odada tutulmuyor.

Her bir amiral FETÖ iddiasıyla gözaltında olan kişilerle beraber aynı odada tutuluyor.

Böyle olunca ve geçmişi de düşününce insan, FETÖ iddiasıyla tutulanlar acaba gözaltı odasında duyacakları herhangi bir söze özel anlam yükleyip veya sözleri cımbızlayıp farklı anlamlandırıp ya da olmayan sözler aktarıp gizli tanık rolüne mi sokulacaklar demeden edemiyor.

'SORUŞTURMAYI SAVCILIK MI YOKSA SÜLEYMAN SOYLU MU YÜRÜTÜYOR'

Polisin tutumuna ve İçişleri Bakanı'nın açıklamalarına da bakınca, 104 amiral hakkındaki soruşturmayı savcılık mı yoksa İçişleri Bakanı Süleyman Soylu mu yapıyor...

Bu tabloda adeta adli soruşturmaların sahibi İçişleri Bakanı gibi hareket ediliyor.

Durum böyle olursa yargı bağımsızlığının durumu ve soruşturmanın akıbeti ne olur...

Olayda gözaltına alınma koşulları bulunmamakta olup, gözaltına alınanların gözaltına alınmayanlardan bir farkı bulunmuyor.

Gözaltına alınanlara yapılan bu hukuksuzluğu ve bu farkı da hukuksal olarak açıklamak olanaksız.

Cep telefonu ve bilgisayara el konurken, bunların imajının alınıp cihaz sahibine verilmesi gerekirken, bu şekilde hareket edilmeyerek bu konudaki kanıtlar da hukuka aykırı toplanmış.

Yine neden bu konuda da hukuka uygun hareket edilmedi diye sormak gerekiyor.

104 amiralin, görevdeki meslektaşı olan askerlerle meslektaş ve arkadaş ilişkileri çerçevesinde iletişimleri normal olmasına rağmen, hepsinin hts kayıtları ve el konulan eşyaları vb incelenerek, bu iletişimlere yani görevdeki askerlerle iletişimlerine özel anlam yükleyip, hts gibi bu kayıtlarda yer alacak görevdeki askerleri, buzdağının görünmeyen tarafı gibi sunarak,

Yine bildirinin meşru algılanması için açıklamanın görevdekiler yerine emeklilerce yapıldığı iddiasına dayanılıp,

Böylece konunun görevdekiler ve emekliler gibi iki ayağı olduğu gibi bir kurgu senaryo ve bu senaryoya dayalı soruşturma olduğu düşüncesi şimdiden ayrıca bu nedenlerle de öne çıkıyor.