Sözcü gazetesi yazarı Deniz Zeyrek, bugünkü köşesinde dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.
Zeyrek, bir süre önce Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyeliğinden istifa eden eski TBMM Başkanı Bülent Arınç ile ilgili kaleme aldığı bir yazının ardından Arınç'ın kendisine mesaj attığını söyleyerek istifa süreciyle ilgili yazıdaki bir noktaya itiraz ettiğini belirtti.
Zeyrek, ayrıca Arınç'ın kendisine gönderdiği mesajında "Sessiz kalmak benim tercihim çünkü söz tükendi" dediğini söyledi.
Zeyrek'in yazısından ilgili bölüm şöyle:
14 Ağustos 2021 günü yazdığım yazıda AK Parti'nin 20 yıllık serüvenini anlatmıştım. Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Bülent Arınç ve Abdüllatif Şener'in “kurucu eşitler” olduğunu anlatıp, AK Parti'de Erdoğan dışında kimse kalmadığını, en son Arınç'ın Yüksek İstişare Kurulu'ndan “atıldığını” yazmıştım. Sayın Arınç, bir mesaj gönderdi ve YİK'den kendisinin istifa ettiğini, bu nedenle “atıldı” sözcüğünün fevkalade “incitici” olduğunu ifade etti. Ben ayrılma sürecini bildiğim için o sözcüğü tercih etmiştim ama Arınç açısından düşününce “atıldı” sözcüğünün kastı aştığını fark ettim. O nedenle o sözü “ayrıldı” olarak değiştirmek istiyorum. Bu arada Arınç'ın mesajındaki şu cümleyi de aktarmak isterim: Sessiz kalmak benim tercihimdir. Mevcut durum sözün tükendiğini de gösteriyor.
Bülent Arınç'tan orman yangınlarına ilişkin yaptığı açıklamada 'Doğrudan Cumhurbaşkanının hedef alınması doğru değildir' derken yangınla mücadeledeki iletişim hataları nedeniyle AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eleştirildiğini belirterek Devlet Denetleme Kurulu'nun görevlendirilmesini istemişti. Arınç, afetle mücadelede iletişim zaaflarının yaşandığını, bunun sonucu olarak da Erdoğan'a yönelik eleştirilerin arttığını söylemişti.
