AKP’den istifa edip DEVA Partisi’ni kuran Ali Babacan, tüm sanıkların beraat ettiği Gezi Direnişi davasında adının müştekiler arasında yer almasına ilişkin konuştu.

Babacan, Gezi davasında kendisinin şikayetçi olmadığını ancak savcının hükümet üyelerini tek tek yazdığını savundu.

Babacan "Gezi davasında ben şikayetçi değilim, müdahil de değilim. Savcı o gün hükümetin mağdur olduğu düşüncesiyle hükümet üyelerini tek tek yazmış. Hukukçu arkadaşlarla oturup konuştuk. Çekilme de sözkonusu olmuyormuş" dedi.

Babacan’ın sosyal medya hesabından “Korkma Türkiye" başlığıyla kampanya başlatması üzerine eski AKP’li bakanın Gezi Direnişi davasının müştekileri arasında yer aldığı bir kez daha gündeme gelmişti.

Bu yıl sonuçlanan ve tüm sanıkların beraat ettiği Gezi Direnişi davasının müştekileri arasında dönemin başbakanı olan AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Bülent Arınç, Ali Babacan, Beşir Atalay, Bekir Bozdağ ve Binali Yıldırım da bulunuyordu.

Babacan Gezi Direnişi'nin ardından yaptığı açıklamada "şiddet olayları" yaşandığını savunarak "kimse kusura bakmasın bu bizim gelecekte görmek istediğimiz bir gençlik davranışı değil" demişti. Direnişin devam ettiği günlerde Washington'da katıldığı toplantıda konuşan Babacan, Erdoğan'ın Türkiye'yi demokrasi yolunda ilerletttiğini savunmuştu.

Babacan bu yıl Haziran ayında verdiği bir mülakattaysa "13 yıllık bakanlık boyunca 'işte bu benim bakanlık yaptığım sürecin en kötü günü' dediğiniz gün hangi gündü?" sorusuna "2013 yılı. Tek bir olay değil belki ama Gezi olayları ile beraber de tetiklenen ve o olaylardan sonra başlayan bir süreç ve Türkiye'nin otoriterleşmesi. Daha otoriter bir yönetim  tarzının, istişarenin bir kenara bırakıldığı, yetkin insanların yavaş yavaş devre dışı kaldığı, siyasetten kendisi için bir şey bekleyenlerin insanların sisteme nüfus ettiği dönem. Zaten ondan sonra dikiş tutmadı" diye yanıt vermişti.