AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş yeni sistemin ittifakları zorunlu kıldığını belirterek 'mevcut bu ittifaklar çerçevesinde seçim barajının fiilen bir karşılığı kalmadı' dedi.

 Numan Kurtulmuş Türkiye'de siyasi koşullar bakımından erken seçimi doğuracak "hiçbir neden olmadığını" savundu. Kurtulmuş yeni sistemin partilerin bloklar halinde seçime girmelerini gerektirdiğini söyledi ve "mevcut bu ittifaklar çerçevesinde seçim barajının fiilen bir karşılığı kalmadı" dedi.

Kanal 7'de canlı yayınlanan Başkent Kulisi programında Kanal 7 Ankara Temsilcisi Mehmet Acet'in sorularını yanıtlayan Kurtulmuş'un açıklamalarından satır başları şöyle:

'Erken seçim gündemi yok'

- Muhalefet bir demokraside her zaman erken seçim isteyebilir çünkü muhalefetin iktidara gelmesi için sandığın önüne gelmesi lazım. Ama sonuçta erken seçim olabilmesi için iki temel kuralın olması lazım. Bunlardan bir tanesi siyasi atmosferin buna müsait olması lazım. Yani mevcut hükümetin ülkeyi yönetemez durumda olması lazım, ciddi başarısızlıklar içinde olması lazım, halk desteğinin ortadan kalkmış olması lazım. Diğer muhalefet partilerinin yaptığı kamuoyu araştırmalarında bile AK Parti, ikinci parti ile arasındaki fark neredeyse yarı yarıya bir şekilde Türkiye’de açık ara birinci parti olarak çıkıyor. Siyasal şartlar bakımından erken seçimi doğuracak hiçbir neden görünmüyor.

- İkinci nedense, siyasi şartlar olmuş olsa bile bunun bir de siyasi matematiği söz konusu. Bu anlamda şu anki parlamento aritmetiği içerisinde hiçbir şekilde parlamentodan erken seçim kararı çıkacak bir çoğunluk oluşmaz. Dolayısıyla bunların ben, hükümeti köşeye sıkıştırmak, gündemi bir şekilde erken seçim üzerinden yormak anlamına gelecek bir gündem çalışması olduğunu düşünüyorum.

'İttifak yapılması zaruri görülüyor'

- Yeni sistem, partileri tek başına mücadele vermesinin ötesinde bloklar halinde seçime girmeye zorluyor. Bir ittifak yapılması Türkiye’nin şartları bakımından zaruri görülüyor. Burada mesele kimin ittifak yapacağı, hangi adayın ortaya çıkacağından ziyade ittifakların ana çerçevesinin ne olacağıyla ilgili. Temel meselelerde ortak noktaları neresidir bunları ilan etmeleri lazım.

- Demokratik sistemde aslolan bir yarış varsa, iktidar partisinin Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan şimdiden Cumhur İttifakı’nın adayı olarak ortadadır. Bunun en doğal yolu da ana muhalefet partisinin liderinin karşısında aday olmasıdır. Benim tavsiyem kimin aday olacağından ziyade, hangi programla halkın huzuruna çıkacaklarıdır.

- ("Muhalefetin hepsinin bir araya gelmesini izleyecek misiniz? Yoksa oraya birtakım sondajlar yapacak mısınız, yapıyor musunuz?" sorusu üzerine) Bizim siyasetteki bütün ilişkilerimiz açık ve şeffaftır. Birtakım karanlık odakların emrinde ya da onların tesirlerinde hiç siyaset yapmadık, yapmıyoruz.

'Barajın makul seviyeye indirilmesi doğru bir şeydir'

- (AKP'nin yeni Seçim Kanunu çalışması) "Resmi olarak açıklanmadığı için detayını söylemem ama çok ciddi şekilde çalışıldı. MYK’da sunuldu, MHP’ye verildi ve daha sonra diğer partiler ile paylaşılacaktır. Zaten mevcut bu ittifaklar çerçevesinde seçim barajının fiilen bir karşılığı kalmadı. Şu anda yüzde birin altında oy alan partilerin parlamentoda temsilcileri var. Türkiye şartları bakımından da barajın makul bir seviyeye indirilmesi doğru bir şeydir. Öteden beri siyasette eleştirdiğimiz hususlardan biri İstanbul, Ankara, İzmir gibi şehirlerde halkın büyük kesiminin tanımadığı çok sayıda ismin olduğu listeler üzerinden seçime gidiliyor. Bugün Türkiye’nin şartları çerçevesinde seçim çevresinin de daraltılması doğrusudur.