Davutoğlu kongre konuşmasına, İzmir depreminde yaşamını yitirenleri anarak başlarken, yaralananlara da acil şifa dileğinde bulundu.

Türkiye’yi tabulardan, korkulardan, yasaklar, yoksulluktan, yolsuzluktan kurtarmak için 12 Aralık 2019’da Gelecek Partisi’ni kurduklarını belirten Ahmet Davutoğlu, “Bu liyakatsiz, ciddiyetsiz, 28 Şubat ve eski Türkiye artığı iktidardan korkmayın…Artık korkan tek bir kesim var. İktidar korkuyor” görüşünü dile getirdi.

Türkiye’nin en büyük krizini cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle ülkeyi yönetemez hale gelen ve “paralel evrende yaşayan iktidar” olduğunu söyleyen Davutoğlu, buna son vermek için hazırladıkları “Demokratik güçlendirilmiş parlamenter sistem” önerilerini 9 Kasım’da kamuoyuna açıklayacaklarını duyurdu.

Davutoğlu eski partisi AKP’ye “15 Temmuz direnişini şahsi iktidarlarını pekiştirmek üzere kullanmışlardır” eleştirisi yöneltti.

Kongrede, anayasacı Prof. Dr. Serap Yazıcı, geçen yıl genel başkan yardımcısıyken İYİ Parti’den istifa eden Hasan Seymen’in de aralarında bulunduğu 16 isim Gelecek Partisi’ne katıldı.

Gelecek Partisi’nin 1. Olağan Kongresi, Altınpark Anfa Salonu’nda yapıldı.

Koronavirüs önlemleri nedeniyle seyirci alınmayacağı duyurulan ve kapalı salonda yapılan kongrede, katılımcılara sık sık “maskelerini çıkarmamaları” ve önlemlere uyma çağrısı yapılsa da salonun dar olması nedeniyle giriş çıkışlarda ve salonda sosyal mesafenin korunması konusunda zaman zaman sıkıntı yaşandı.

2 saat geç başladı
BBC’nin aktardığına göre, saat 10.00’da başlayacağı belirtilen kongre, yaklaşık 2 saatlik gecikmeyle başladı. Salonda, “İzmir depremi” nedeniyle program değişikliği yapıldığı duyuruldu.

Salona eşi Sare Davutoğlu ile birlikte giriş yapan Davutoğlu’nu, Türk ve parti bayraklarını sallayan delege ve partililer karşıladı, zaman zaman “gelecek gelecek, huzur güven gelecek” sloganları atıldı.

Sistem eleştirisi: ‘Demokrasisiz cumhuriyet’
Ahmet Davutoğlu, geçen perşembe günü cumhuriyetin kuruluşunun 97 yılının kutlandığını da anımsatarak, 2018’den bu yana uygulanan “Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi”nin cumhuriyet ruhuna uygun olmadığını vurguladı:

” Daha düne kadar beraber olduğu dava arkadaşlarının farklı fikirlerine bile tahammül edemeyen ve her türlü hakaret ve iftira dili ile mukabelede bulunan yaklaşım sahipleri cumhurbaşkanlığı makamının birleştirici kudretini hayata geçirebilirler mi? Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile demokrasinin özünü teşkil eden kuvvetler ayrılığı ilkesini yok ederek yürütmeyi, yasamayı ve yargıyı tek bir otoritenin elinde toplamak, benzerleri bugün çevremizdeki bir çok ülkede görülen demokrasisiz bir Cumhuriyet anlayışı değil midir?”

Ahmet Davutoğlu, bugün dünya ve Avrupa için en büyük tehlikenin “koronavirüs değil, cahil ve popülist liderlerin yaydığı otokratik kültür virüsü” olduğunu ifade etti.

Partisinin siyasi kimliği ve felsefesini “kapsayıcı ve özgürlükçü demokrasi” olarak ifade eden Davutoğlu, siyasal düzen ve devlet mimarisinin de bu esaslar üzerinden yapılandırılması gerektiğine inandıklarını kaydetti.

’15 Temmuz’u şahsi iktidarları için kullandılar’
Türkiye’nin tarihi boyunca zorlu süreçler ve darbelerden geçtiğini anımsatan Davutoğlu, son olarak 15 Temmuz’daki darbe girişimine karşı halkın direnişi ile kazanılan zaferin ise iktidar sahipleri tarafından değerlendirilemediğini belirtti.

Davutoğlu, “İktidar sahipleri son dört yıl içinde demokrasiyi, özgürlükçü bir perspektif ile kurumsallaştırmak yerine 15 Temmuz direnişini şahsi iktidarlarını pekiştirmek üzere kullanmışlardır. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi esasen bu iktidar pekiştirme çabasının ürünüdür” görüşünü dile getirdi.

‘En büyük kriz, paralel evrende yaşayan iktidar’
Son iki yıldır uygulanan cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin “acılı ve sancılı bir test dönemi” geçirdiğini ve bugün Türkiye’nin 3 büyük krizle karşı karşıya olduğunu kaydeden Davutoğlu, bunun ilkinin ekonomik, İkincisinin de siyasi kriz olduğuna dikkat çekti:

“Bu iki krizin, yani ekonomik ve siyasi krizin yanında baş etmemiz gereken bir üçüncü krizimiz daha var. Bugün Türkiye’nin en büyük krizi, yönetme kabiliyetini, karar alma iradesini kaybetmiş ve paralel bir evrende yaşayan bu iktidardır.”

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi var oldukça, bu iktidarın ülkeyi yönetmesinin mümkün olmadığını savunan Davutoğlu, uygulanan sistemin, “liyakatsizliği, keyfiliği, yozlaşmayı” kurumsal hale getirdiğini kaydetti.

Parlamenter sistem önerisini 9 Kasım’da açıklayacak
Gelecek Partisi olarak bu keyfiliğe müsaade etmeyeceklerini belirten Davutoğlu, bu nedenle “tam demokratik parlamenter sistem” önerdiklerini söyledi.

Mevcut sistemi “ucube, çok ortaklı vesayet rejimi” olarak nitelendiren Davutoğlu partisine yeni katılan ve geçmişte AKP’nin ilk anayasa taslağını hazırlayan ekipte yer alan Prof. Dr. Serap Yazıcı’nın başkanlığındaki ekibin hazırladığı “demokratik parlamenter sistem” önerisini 9 Kasım’da kamuoyuna açıklayacaklarını duyurdu.

Davutoğlu, “Daha sonra da bütün siyasi partilerden, STK’lardan, üniversitelerden, vatandaşlarımızdan katkılarını, önerilerini isteyeceğiz. Aynı gün siyasi parti liderlerinden ve konuyla ilgili sivil toplum kuruluşlarından randevu isteyerek güçlendirilmiş parlamenter sistem modelimizi bizzat kendileriyle paylaşacağım” dedi.

Partisinin hedefini “tek başına iktidar” olarak açıklayan Davutoğlu, “Elbette herkesle görüşürüz. Hedefimiz kısa dönemli çıkar temelli bir ortaklık ya da bir ittifaka ortak olmak değildir. Biz milletle işbirliği yapacağız” görüşünü dile getirdi.

“Bahçeli ‘Serok Apo’dan mektup getirenlerle uğraşsın”
Davutoğlu, MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin kendisiyle ilgili “Serok Ahmet” ifadesini kullanan MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye de yanıt verdi:

“‘Serok Ahmet’ ifadesini bir hakaret unsuru gibi kullanan bir siyasi akıl sahibi, Kürt vatandaşlarımıza cumhuriyetimizin eşitleştirici ve birleştirici özüyle ya da demokrasinin özgürleştirici niteliğiyle yaklaşabilir mi? Vatandaşlarımızın diliyle, diniyle, mezhebiyle alay eden, onları tahkir eden yaklaşım sahipleri hem kendileri bölücülük yapmış olurlar hem de bölücü terörün ekmeğine yağ sürerler. Sayın Bahçeli, bölücülükle mücadele etmek istiyorsa Kürtçeyle ve bizimle uğraşacağına, seçim kazanmak için ‘Serok Apo’dan mektup getirenlerle, kırmızı bültenle aranan kardeşi Osman Öcalan’ı devlet televizyonuna çıkaranlarla uğraşsın.”

‘Ne KCK ne kayyum!’
Partisinin etnik ve mezhep temelli ayrışmaya karşı olduğunu kaydeden Davutoğlu, iktidar sahiplerinin de terör örgütünün de, Gelecek Partisi’nin yükselmesini tehdit olarak gördüğünü savundu:

” Çünkü biz ne KCK ne de kayyum diyoruz. Bizim kısa sürede aynı anda hem Doğu ve Güneydoğu’da hem de İç Anadolu’da örgütlenmemizden rahatsız oluyorlar. İşte Gelecek Partisi bünyesinde bu salonda ve Türkiye’nin her yerinde Türk, Kürt, Arap, Sünni, Alevi kardeşlerimiz omuz omuza ele ele.”

‘Varlık Fonu’nu kapatacağız’
Partisinin ekonomi hedeflerini de anlatan Davutoğlu, başta “kamu özel işbirliği (KOİ) yatırımları olmak üzere ülkenin geleceğine ipotek koyan projeleri yeniden değerlendireceklerini belirterek, ” Başta Türkiye Varlık Fonu olmak üzere bütçe dışı nitelik kazanmış olan tüm fonları derhal kapatacağız” dedi.

Yazıcı ve Seymen, futbolcu Altıparmak partiye katıldı
Davutoğlu’nun konuşmasının ardından, aralarında anayasacı Prof. Dr. Serap Yazıcı, eski İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Hasan Seymen, eski ANAP Milletvekili Alaaddin Fırat, eski futbolcu Ogün Altıparmak’ın da bulunduğu 16 isim partiye katıldı. Parti rozetleri Davutoğlu tarafından takılan diğer isimler ise şöyle:

“Abdülkadir Ümran Can, Ahmet Ercan Uçkan, Bayram Ali Akyüz, Prof. Dr. Burhanettin Altan, Prof. Dr. Hakan Sarı, Prof. Dr. Hasan Boynukara, Mehmet Veysi Çağlayan, Muhittin Nayman, Ogün Altıparmak, Şeref Menteşe, Cihan Çoban, Sefa Saban, Murat Yöndemli”

Oybirliğiyle seçildi
Kongrede Ahmet Davutoğlu tek aday olarak girdiği kongrede, kayıtlı 1010 delegeden geçerli oy kullanan 829’unun tamamının oyunu alarak yeniden genel başkan seçildi, 13 oy ise geçersiz sayıldı.

Yeni isimleri PYK listesine aldı
Kongrede genel başkanın yanı sıra, 60 üyeli Parti Yönetim Kurulu (PYK) ile Parti Disiplin Kurulu ve Etik Kurulu yapıldı. Ahmet Davutoğlu blok listesine, partiye yeni katılan Serap Yazıcı, Alaaddin Fırat, Hasan Seymen’i de aldı.