Demir çelik sektöründeki milyarlarca liralık usulsüzlük iddialarına dayanan Demir Yumruk Operasyonu dosyasının detaylarından ilginç telefon görüşmeleri çıktı.

Kısa Dalga'dan Ersin Atar'ın haberine göre, görüşmelere göre şüpheliler bir taraftan telefonlarının dinlendiğini tahmin ederken bir taraftan da birbirlerine, "Telefonda her şeyi konuşturuyorsunuz ya” şeklinde yakınıyor. Şüpheliler, sahte faturalar için “nakliye” ve “parça” şifrelerini kullanırken dinleme kayıtlarına göre “çete” üyeleri kendileri yeterli stoklarının olmamasından, başka firmaların çok stoku bulunduğundan da şikayet ediyor ve sektörde güçlü bir firmanın sahibinin bu konuda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşeceğinden söz ediyor.

Atar'ın yazısının bir bölümü şöyle:

Alınan bilgiye göre şüpheliler kendi aralarındaki konuşmalarında "sahte fatura”yı "nakliye” ve "parça” olarak adlandırıyorlar. Bu şifrelerin kullanıldığını gösteren konuşmalardan en dikkat çekeni, soruşturma kapsamında bulunan üç gruptan biri olan Eryılmaz Grubu’nun başındaki Hüseyin Eryılmaz ile Grup’un satış sorumlusu Tahir Turgay Özdöl arasında geçiyor. Konuşmadan, Özdöl’ün sahte faturadan “nakliye” diye söz ettiği ama bunu Eryılmaz’ın anlamadığı, Eryılmaz’ın da konuşmanın ilerleyen bölümlerinde telefonun dinlendiğinden endişe ederek, "Telefonda da her şeyi konuşturuyorsunuz” diye yakındığı anlaşılıyor. İki şüphelinin % 9’la sahte fatura satışı konusunda arasındaki konuşmanın özetle şöyle geçtiği öğrenildi:

Hüseyin Eryılmaz: Toplam, genel toplam bu de. Yüzde dokuzunu düş abicim içinden.

Tahir Turgay Özdöl: Tamam

Eryılmaz: Adama ödeyecemizi bilelim.

Özdöl: Nakliyeyi

Eryılmaz: Hangi naklilyeyi?

Özdöl: Sen dedin ya nakliye de 9, şey de 9. Ben bişey demedim adama da
Eryılmaz: Nasıl nakliye abi?

Özdöl (karşısındakinin anlamasını bekleyerek): Sen nakliye de dokuz, normal şey de dokuz diyodun ya

Eryılmaz: Nakliye ne demek Turgay?

Özdöl: Nakliye, hani faturaları alıyo ya faturaylan şey yapıyo ya ikiyüzonikibin sekiz yüz lira şimdi nakliye bedeli tuttu ya buranın. Biz kendimize aldık. Ama sen o gün öyle dedin ya baba (hitap şekli) yanlış bişey olmasın.

Eryılmaz: Hayır hayatım. Ne iki yüz on iki bin, anlamadım.

Özdöl: Şimdi normal beş yüz altmış ton malzeme kestik ya babacım buraya.
Eryılmaz: Evet

Özdöl: İkiyüzonikibin sekizyüz lira buranın nakliyesi tutuyo.

….

Eryılmaz: Tamam onun KDV’sini biz ödemiyo muyuz?

Özdöl: Tamam aynen biz ödüyoruz. Ben ayrı ayrı ikisini de yaptım tamam. Bizimki de şey sıkıntı baba onda.

Eryılmaz: Yok sadece biz onu yüzde dokuzla o faturayı verdik arkadaş.

Özdöl: Tamam tamam tamam.

Eryılmaz: Telefonda her şeyi konuşturuyosunuz (sinkaflı devam ediyor)

Özdöl: Tamam tamam babam.

….

Eryılmaz: Ben ona milletin yanındaykene adam senden bir fatura… Bunun adı nakliye diye konuşuyoruz.

'BAYİ TOPLANTISI ÇART CURT'
Telefon konuşmaları, şüphelilerin kumar paralarının da şirketlere gider olarak gösterildiğini ve aralarında bu paralar için “bayi toplantısı cart curt diye yazdırırım sözlerinin geçtiğini gösterdi. Vergi müfettişlerinin, 4 milyon 860 bin TL’lik kumar parasının konu olduğu konuşmaya ilişkin değerlendirmesinde şu ifadeler kullanılıyor:

4.860.000 TL paranın, M.C.C.C (değerlendirmede firma ismi açık haliyle yer alıyor) firmasına gittiği gün Hüseyin Eryılmaz’ın kumar oynama ile ilgili görüşmeleri, gönderilen paranın vergi incelemesinde sorulabileceğini söyleyen Serkan Peker’e, Hüseyin Eryılmaz’ın, ‘bayi toplantısı cart curt diye, konaklama diye yazdırırım” şeklindeki cevabıyla parının asıl gönderilme nedeninin farklı olduğunu ifade etmesi hususları birlikte değerlendirildiğinde…

STOK SORUNU İÇİN 'BEYEFENDİ'DEN RANDEVU
Eryılmazlar Grubu’nun lideri olan Hüseyin Eryılmaz ile Fenerbahçe Başkanlığı’na da aday olan ve önceki gün tahliye edilen Hulusi Belgü’nün arasında 11 Mayıs 2022’de geçen konuşma, şüphelilerin yeterli stoklarının olmadığını, başka firmaların stoklarının olduğunu, bir başka firmaların yöneticisinin bu konuda AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşeceğini, firmaların bu konuda “diş göstermesi gerektiğini” konuştuklarını ortaya koyuyor:

Hüseyin Eryılmaz: Ne yapacağız bu piyasayı Hulusi abi ya. Şimdi o işi geç. O iş boşta, biz ne yapıcaz ne b.. yiyecez?

Hulusi Belgü: Çok düştü stoğun var mıydı ki senin, yoktu sattıydın.

Eryılmaz: Yok abi stok

Belgü: Bayramdan evvel

Eryılmaz: Var abi A’da stoğum var.

Belgü: He

Eryılmaz: B. B’de şu anda üretimi durdurmadığım için B’de de stoğum var ve mecburen size de söz verdiğim için sizin de B geliyo. (A ve B’nin farklı türdeki demirler olduğu anlaşılıyor) Çözüm bulamıyoruz ya. Çalışmalar yapıyoruz Koç, Koç da benim gibi sana söyleyim.

Belgü: Kim Koç?

Eryılmaz: Koç; Koç. Koç da şu anda kötü durumda. O da ne yapacağını ne edeceğini bilmiyo.

Belgü: Hı

Eryılmaz: Habaş oniki gündür mal satmıyo. Bir milyon sıfır elli bin ton stoğu var duydun mu?

Belgü: Nasıl olur ya

Eryılmaz: Evet sahasında… Ee Kangal bir milyon sıfır elli bin tonmuş. Net bilgi. Bugün Beyefendiden, Cumhurbaşkanından randevu istemiş. Saat üçte randevusu var.

Belgü: Öyle mi?

Eryılmaz: Evet

Belgü: Yani bence fabrikalarını kapatması lazım. Biliyo musun bi aylık falan böyle diş göstermesi lazım.

Eryılmaz: Valla bu durum hiç hayra alamet değil abi….