Toplumsal Haber Merkezi

Aşı karşıtlığı üstünden bilim düşmanlığını kendisine iş edinen, sermayeye çıtını çıkarmadan halk sağlığını tehlikeye atanların başını çeken Odatv İmtiyaz Sahibi ve Sözcü yazarı Soner Yalçın, şimdi de gözünü 'solu kurtarmaya' dikti. Sözcü'de bugün yayınlanan yazısında "Bizim solcuları düşürüldükleri çukurdan çıkarmak istiyorum" diyen Yalçın, "Düşünsel çoraklıktaki ülkemin solculara büyük ihtiyacı var çünkü. Ve ne yazık ki solun gözünün feri solgun, göremiyor" görüşünü savundu. 

Yalçın, "Niye? Bakınız: Neoliberalizm, yalnızca bir ekonomi kuramından ibaret değil. Aynı zamanda siyasal-kültürel bir araç/proje. Örneğin: Bireyi yeniden tanımladı/ 'üretti.' Yani…İnsanların aklını, davranışlarını yönlendirdi. İnsanların değerlerini, ilkelerini değiştirdi. İnsanları yönetilebilir öznelere dönüştürdü. Bu köktenci serbest piyasa ideolojisi, soruyu/sorgulamayı ortadan kaldırarak düşünce biçimini değiştirdi. İtibariyle insanı 'yapay zekalı robot' yaptı; verileni-dayatılanı aynen kabul eden, uygulayan! Buna şaşalı isim verdi; 'bilgi toplumu”'dedi! Bu tekelci anlayışın son versiyonu 'Bu bilimdir ve tartışılamaz' sığ bakışı oldu. Yönetim hegemonyasına ters düşen her fikri lanetledi neoliberalizm" düşüncesini dile getirdi.

Yalçın yazısında, "Ve başardı: İnsanoğlunu -koyun gibi- sürüye katarak kendine uygun 'ideal toplum' yarattı… Artık kim yeterince güçlü ise onun dediği 'doğru' sanıldı!" ifadesini kullandı. Bu yüzden de solcuların da içinde olduğu bir güruhun yazdığı kitaplara düşman kesildiğini savunan Soner Yalçın 'yazık' diyerek sitem etti.

'MODERN GERİCİ' SONER YALÇIN
Oysa Soner Yalçın'ın kastındaki 'solcular', kendisine bu yüzden değil, yazdıkları safsatadan ibaret olduğu için karşı çıkıyor. Bazı bilim insanlarının deyimiyle 'modern gerici' olan Soner Yalçın, tezini ilaç tekellerinin hegemonyası üzerine değil, "aşı gerekli değil" yalanı üzerine kuruyor. Hiçbir ilaç tekelini hedef almayan Yalçın, ağzındaki baklayı bir türlü çıkaramıyor ama bilimsel gerçek şu: aşı gerekli, hatta hayati önemde. Kendisi bu yolla ilaç tekelleriyle mücadele ettiğini iddia ediyor ama ilaç tekelleriyle mücadelenin tek bir yolu var: bilim dışı hurafeler yaymak değil, sağlıkta kamulaştırmayı savunmak.