Toplumsal Haber Merkezi

Habertürk yazarı Fatih Altaylı dün gazeteden ayrıldığını açıklamıştı. Son köşe yazısını yayınlayan Altaylı "Bundan böyle, medyada kimseye patron diyecek gücüm takatim yok" şeklinde yazmıştı. Peki zaman zaman Habertürk'ten ayrılacağı, gönderileceği iddiaları dillendirilen Altaylı neden ve nasıl bir anda "ayrılmıştı." Kendisi her ne kadar ayrıldığını söylese de iddialar çok farklı yönde. İddialara göre Altaylı'nın kovulma nedeni "Kasımpaşa" paylaşımı... Peki neydi o paylaşım? Biraz geriye gidip anlatalım...

Geçtiğimiz haftalarda Diyanet İşleri Başkanlığı’nın sayfasında, “Deprem bölgesinden sıkça sorulan sorular” adı altında, "Depremzede çocuklar evlat edinilebilir mi?" sorusuna verilen yanıtla başladı her şey. Yanıtta evlatlığın mirasçı olma hakkı bulunmadığı belirtilerek "Evlat edinen ile evlatlık arasında evlenme engeli doğmaz"  denilmişti.

Bu cevaba Fatih Altaylı sosyal medya hesabından tepki göstermişti. Gazeteci Fatih Altaylı, Diyanet'in fetvasına Twitter hesabından tepki göstererek şu ifadeleri kullanmıştı: 

Yahu siz gerçekten sapıksınız anladık da diyanet gibi bir kurumda ne işiniz var. Sapıklar. Gidin porno sektörüne girin. Atatürk ün millete doğru düzgün din bilgisi verilsin diye kurduğu kurumu sapık muhayyileniz ile kirletmeyin.

Diyanet'e Altaylı dışında çok sayıda vatandaş da tepkisini dile getirmişti. Diyanet tepkiler üzerine ilgili kısmı silmiş, sonrasında yeniden yayınlamıştı.

Gelişmelerin ardından Diyanet tarafından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na yapılan suç duyurusunda bulunulmuştu. Suç duyurusunda şu ifadelere yer verilmişti:

Şüphelinin Twitter sayfası üzerinden aşağılayıcı ifadelerle Başkanlığımız ve çalışanlarına karşı hakaret ederek vatandaşlarımızı ve depremzedelerimizi Başkanlığımıza karşı kışkırtmaya çalışması üzerine Başkanlığımızca suç duyurusunda bulunmak zorunluluğu hasıl olmuştur.

Suç duyurusunun ardından Altaylı sosyal medya hesabından "Kasımpaşa" temalı bir paylaşım daha yaptı. Altaylı, "Diyanet İşleri Başkanlığı gibi Atatürk yadigarı bir kurumu kirletenler beni mahkemeye vermiş. Kendilerine yanıtımdır" diyerek Kasımpaşa Spor Kulübü'nün logosunu paylaşmıştı.  Fatih Altaylı'nın bu yanıtla içinde 'Kasımpaşa' kelimesinin geçtiği ve 'umurumda bile değil' anlamına gelen argo bir cümleye gönderme yaptığı 'tahmin' edilmişti. Altaylı'nın daha sonra sildiği paylaşım şöyleydi:

Peki Altaylı’nın ayrıldım diye lanse ettiği olayın perde arkasında ne oldu? Bu soruya yanıtı Medyaradar'ın Keskin Kalem isimli yazarı verdi. Keskin Kalem, olayların fitilinin şubat ayında ateşlendiğini iddia edip şunları yazdı:

Altaylı Diyanet İşleri Başkanlığı ile ilgili bir paylaşım yapmış ve sosyal medyada kendisine tepki gösterenlerle, adeta ağız dalaşına girmişti. Herkese atarlı giderli yanıtlar verirken, Instagram hesabından ‘... aşağısı Kasımpaşa’ paylaşımı yapıverdi. Ancaaaak patronu Turgay Ciner’in sahibi olduğu Kasımpaşaspor’un logosuyla. Bu patronajda büyük rahatsızlığa neden oldu. Hatta patrona rest çekme olarak algılandı. (Çünkü Altaylı bir süredir patron ve yöneticileriyle takışıyordu) Siyasi bir tartışmanın içine- hem de küfürle- çekilen kulüp açıklama yapmak zorunda kaldı, Altaylı da kös kös paylaşımını sildi.

...

Tabii patronunun logosunu kullanması, Habertürk’te büyük bir şok yarattı. Habertürk yönetimine yakın kaynaklar, ‘bu mesaj sadece Diyanet’e değil,bir yandan da acaba patronaja da mı’ diye düşündü. Diyanet’le derin ilişkileri olan ve babası hoca olan Fatih Saraç küplere bindi. Keskin kulaklarıma gelen kulisler böyle diyor…
Sonra ne oldu dersiniz? Kasımpaşa kulübü apar topar, bir mesaj yayınlayarak, ‘sahte hesaplardan paylaşımlar yapılıyor, bizim ilgimiz yok’ dedi. Yani bir bakıma Altaylı’yı SATTI.

Bu yazımı takip eden birkaç haftada, Altaylı’nın durumuna dair pek çok bilgi fısıldandı bana…
Ve dışarıdan pek öyle görünmese de içten içe, Altaylı’nın Habertürk’teki koltuğunun iyice sallantıda olduğunu, 16 Mart’ta şu sözlerle ifade etmişim:

Ciner Altaylı’yı göndermeye karar vermiş.
Nedeni özellikle Kasımpaşa gerilimi.
Ankara’dan baskı da cabası…
Fakat Altaylı bu…
Alttan alta hem kendine yeni bir patron arıyormuş, hem de Habertürk’te kalmak için patronunun eski defterlerini karıştırıyormuş.
Anlayacağınız tehdit mekanizması yine devrede…
Ancak bu kez durum biraz daha ciddi, kulislerden öğrendiğime göre.

CİNER’LE GÖRÜŞEMEDEN GİTTİ

Keskin kulaklarıma gelen bilgilere göre, Altaylı konusundaki rahatsızlık zaten bir süredir, yukarıda da aktardığım gibi, Ciner Yayın Holding içerisinde vardı.
Bu Altaylı’nın muhalefete oynamasıyla ilgili değildi.
Zira Ciner de muhalefete destek veriyordu.
Altaylı’nın başına buyruk davranması bile aslında Turgay Ciner’i rahatsız etmedi.
Asıl rahatsız eden, Altaylı’nın çok eskiden beri Ciner ve Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Tekdağ aleyhine elinde tuttuğu bazı kozları, sürekli öne sürerek şantaj yapmaya çalışmasıydı.

...

Şimdiiiiii yoldaşlar asıl soru şu:
Altaylı’nın sağ kolu olan isim ve yakın çalışma arkadaşları gönderilmeden, Altaylı gerçekten Habertürk’ten tasfiye edilmiş olacak mı?
Cevabı kocaman bir HAYIR.

Altaylı uzun bir süredir aslında Habertürk’te yönetimsel bir görev üstlenmiyordu, ancaaaaak Habertürk’teki ağırlığını sağ kolu olan bir isim tarafından yürütüyordu.
O isim haberturk.com yayın yönetmeni Yavuz Barlas’ın ta kendisiydi.

Altaylı, köşe yazarlarının yazılarından tutun da, Habertürk’ün internetteki yayın politikasına kadar pek çok şeyi, perde arkasından Barlas üzerinden yönetiyordu."

...

"Altaylı'nın Habertürk'e veda yazısını okuduğunuzda çok ilginç bir tablo çıkıyor ortaya...

Patronuyla sözde dost arkadaş, aralarından su sızmıyor!

Kenan Tekdağ onun kahrını çeken kadim bir yoldaş!

Çalıştığı medya grubunda herkes onu seviyor!

Ama hoooop iki seçim arası makul bir sebep olmaksızın "Faltaylı bey" birden "Ferrari'sini satan bilge" olmaya ve ayrılmaya karar veriyor.

Yerseniz böyle...

İLK KÖŞE YAZISINI YAZDI
Bu arada Fatih Altaylı kendisine ait internet sitesinde Habertürk ayrılığının ardından ilk yazısını yazdı. Seçim sonuçlarını değerlendiren Altaylı yazısını "NE ZAMAN İNSAN OLURUZ?
Geçmişte değil gelecekte yaşadığımız zaman"  sorusu ve yanıtıyla bitirdi. Bu paylaşım da Altaylı'nın Habertürk'ü zaten kafasında çoktan bitirdiği" yorumlarına neden oldu.,