Eski Hakim, Hukukçu Dr. Ruşen Güntekin, Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarına destek verirken AKP'nin geçmişte sınırlardaki mayınları temizletmesini hatırlattı. Eski Hakim, Hukukçu Dr. Ruşen Güntekin, Halk TV'de konuştu. Güntekin, Kılıçdaroğlu'nun ABD'nin ve AB'nin Türkiye'ye verilecek fonlarla göçmenleri ülkemizde tutmak istemesine yönelik verdiği tepkiyi haklı bulduğunu açıkladı. Güntekin, Kılıçdaroğlu'nun "Bu bir beka sorunudur" tespitine katıldığını ifade ederken "küresel ekonomik politikalarla ve emperyalist uygulamalarla yaratılan büyük bir göç dalgasının ortasındayız. Ya bunu doğru politikalarla dağıtacağız ya da bunun içinde boğulacağız" dedi. Güntekin, AKP'nin politikalarının hata mı yoksa bir tercih mi olduğunu sorgularken "Bu bir tecihtir. Artık açık kapı uyguladıklarını artık inkar etmiyorlar" dedi. "Ana muhalefet liderinin sözleri çok önemli, bana göre Türkiye'nin bir numaralı sorunu sığınmacı sorunudur" diyen Güntekin, sözlerinin nedenini şöyle açıkladı: "DEMOGRAFİK YAPI DEĞİŞTİ" Dünden bugüne belli olmuyor ama özellikle doğu ve güneydoğudaki illerimizin demografik yapısı zaten değişmiş durumda. Dün biz Hatay'ı nasıl almıştık, 'oylama' ile almıştık değil mi? Onlar tercih ettiği için 1939 yılında Türkiye'ye katıldı. Bugün inanın aynı Hatay'da eğer oylama yapılsa Suriye'ye katılmayı isteyebilirler. Bu kadar büyük bir tehlike ile karşı karşıyayız. Çok ciddi bir tehlike ile karşı karşıyayız. Ben Gaziantep'te hakimlik yaptığım sırada çok az bir Suriyeli varken, şu anda Kilis'te filan ellerindeki dosyaların yarısını Suriyeli suçlular oluşturuyor. Burdaki insanları bulamıyorsunuz, davaları bitiremiyorsunuz, Adliyeler kilitlenmiş durumda. çünkü bu insanların tam anlamıyla bir kaydı kuydu yok. 500 bin ile 1 milyon arasında insanın daha gelecek olması tehdidi çok önemli." ABD'NİN POLİTİKALARI BİZİ İLGİLENDİRMİYOR "Afganistan dediğimiz yer Çin, Rusya ve İran arasında kalmış çok önemli bir bölge ABD'nin Rusya'yı durdurmak, Çin'i geriletmek için uyguladığı politikalar bizi ilgilendirmiyor. Biz kendi çıkarlarımıza göre hareket etmek zorundayız. Geçen hafta medyayı yanıltmak için yapılan programları gördüm. Onlardan biri şunu söyledi: 'Türk askeri oraya Afgan göçünü durdurmak için gidiyor' dedi. İnanılmaz bir bilgi kirliliği de yaşıyoruz. Bu insanlar Türkiye kadar yeri yürüyerek geliyorlar ama şunu hatırlatmak lazım biz hedef ülkeleri değiliz. Türkiye Türklerindir gibi ırkçı bir söylem içinde değiliz, tek tek bu insanlar hedef değil, etnik bir siyaseti savunmuyoruz. Bu insanların hedefi de Türkiye değilken bu insanları burada kalmaya zorlamak niye? Kılıçdaroğlu'nun söyledikleri doğru ise, bir rüşvet pazarlığı varsa, alınacak birkaç milyar dolar için Türklerin önümüzdeki 50 yılı karartılabilir mi? Hiçbir devlet kendi nüfusunun yüzde onunu oluşturacak bir nüfüsa kayıtsız kalamaz. Muhalefet partileri de kayıtsız kalamaz. Önümüzdeki seçimler ne zaman olur bilmem ama seçimler Avrupa'nın göç politikaları gibi Türkiye'nin göç politikasını uygulayacak bir iktidarı getirmelidir. Anlaşılan o ki bu siyasi iktidar tercihen bunu yapmayacak. AÇık kapı politikasını devam ettirecektir. Dün, İran sınırındaki mayınların temizlendiğini ve aslında bunun bir tercih olduğunu vurgulamak istiyorum." Güntekin, Taliban'ın nasıl bir örgüt olduğunu da hatırlatarak "Müzik yasak. Kafa kesiyorlar. Cep telefonuyla bir erkekle konuştu diye kadın kırbaçlıyorlar. Kız çocuklarının okula gitmesi yasak. Erkeklerin sakal kesmesi yasak ve namaz kılması zorunlu. Kadınlar peçe takıp yüzünü kapatmak zorunda. Bütün okulları din eğitimi veren medreselere dönüştürülmüş durumda. İnternet yasak. Dolayısyla Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Taliban bizimle de rahatça görüşebilir çünkü Türkiye inanç noktasında ters bir noktada değil" açıklaması Anayasa'ya aykırıdır. Bizim devletimizin Anayasaında açıkça yer alır, Türkiye Cumhuriyeti laik, anayasal bir hukuk devletidir. Bizim ülkemizin dini yok. Dolayısıyla Anayasaya aykırı bir açıklamadır bu. ABD, kendi yarattığı canavarla oturup pazarlık yapabilir bizi ilgilendirmez. Ama Türkiye Atatürk Cumhuriyetidir ve uluslararası hukukta terör örgütü olarak tanınan ve yaptığı anlaşmaların tanınmadığı bir terör örgütü ile aynı noktadayız diyemez. Yani Taliban ile yapılan anlaşmayı tescil ettirme şansınız yok. Anasamıza göre laik cumhurşyet ilkkelerine aykırı bir siyasi parti olamaz ki Erdoğan aynı zamanda bir parti lideridir. Türkiye laik bir ülkedir." dedi. GÖÇ ALINIR AMA... Güntekin, bir ülkeye göçmen alınabileceğini, belirterek "Göçmen asla alınmaz demiyorum, alınabilir ama mesela bakın Almanya'ya. Almanya 5 bin Suriyeli doktor aldı. Ama bu göçlerin sadece niceliği (sayısı) değil niteliği (eğitimi vs gibi) de önemlidir. Buna göre bir göç politikası oluşturup hangi meslekten ne kadara ihtiyacının olduğunu belirleyerek almak ayrı, Fırat'ın doğusunu boşaltıp demografiyi değiştirmek, Türkiye'nin demografisini değiştirecek koşullar yaratmak bambaşkadır." dedi. Havin Güngör