Son kurban, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk oldu.

Bakan olduğunda birçok insan ondan olumlu işler beklendiğini yazdı, söyledi.

Ben ise acı acı gülümsedim.

Çünkü onu bakan yapan Tayyip Erdoğan; belli bir ideolojinin adamıydı. Bilimsel düşünceye ve yöntemlere, laik eğitime karşıydı. Bu çağda medreselerden söz etmekteydi. Milli Eğitimin yönetimini imam hatip kökenli kadrolara teslim etmişti. Bunların amacı eğitilmiş bireyler değil AKP’ye oy verecek seçmen yetiştirmekti. Kamuoyu araştırmaları pek açık olarak gösteriyordu ki eğitimsiz kesimler büyük oranda AKP’ye oy veriyordu.

Bu amaçla imam hatip liseleri, ilahiyat fakülteleri yaygınlaştırılacak; cumhuriyetin sivil okulları, bir tür imam hatibe çevrilecekti. Bu hedefe ulaşmak için de cumhuriyeti kuran akılcı ve çağdaş düşünce ile savaşılacaktı. Atatürk bu yüzden bir numaralı düşman ilan edilmişti. Onu yıkarlarsa, hava kendilerinden yana dönecek; bu topraklarda İhvancı bir ümmet devleti kuracaklardı.

TARİKATLARIN EMRİNDEKİ BAKANLAR
Bu amaçla, sivil okulların siyasal dinci kamp yerlerine dönüştürülmesi için bir plan yapılmıştı. AKP’ye bağlı pek çok dernek ve vakıf kurulacak, bu dinci-Arapçı dernek-vakıf organizasyonu Milli Eğitimi yönetecekti. Bu partizan ve gerici kuruluşlarla Milli Eğitim özel anlaşmalar yapacak, böylece o kadrolar öğrencilerin beyinlerini yıkayarak ele geçireceklerdi. Örneğin bu amaçla Ensar Vakfı ile Değerler Eğitimi adı altında anlaşmalar yapılıyor; bu ülkenin çocukları bu gerici örgütlenmenin saldırısına açık hale getiriliyordu.

Bu süreçte Milli Eğitim Bakanları yıpranıyorlar; kamuoyunun tepkisini gidermek için de Erdoğan bu bakanları görevden alıyor; yerine daha çok siyasal dinci olan birisini getiriyordu.

Son olay, bundan ibaret. Erdoğan, Ziya Selçuk’u kullanıp kullanıp eskitti ve kalanını çöpe fırlattı. Onun yerine getirilen yeni bakan da imam hatip kökenliymiş. İşte buradan söylüyorum: Eğitim kökenli olmayan bu bakan zamanında Süleymancılar, Işıkçılar, Menzilciler, İsmailağacılar, İskenderpaşacılar Milli Eğitim’e daha çok saldıracaklar. Bu tarikat örgütlenmelerine, aynı zihniyetteki, Ensar Vakfı, TÜRGEV, TÜGVA, İlim Yayma Cemiyeti, Okçular Vakfı vb. gibi adlar altında siyasi çalışmalar yürütün AKP örgütleri de bütün güçleriyle destek verecekler. (Bu cumhuriyet ve çağdaşlık düşmanı tarikatlarla AKP zihniyetli vakıflar hakkında ayrıntılı bilgileri “TARİKAT KUŞATMASINDAKİ TÜRKİYE/Halidi Cehennemi” adlı kitabımda ortaya koydum.) Milli Eğitim’in kalitesi düşürülecek; dindar görüntülü ama Muhammed İslamı ile ilgisi olmayan çıkarcı bir kuşak imal edilmek için daha çok zorlama olacak. Diğer okullarda yer yok denilerek, milletin çocukları imam hatiplere iteklenecek.

Ziya Selçuk bu yüzden gitti. Erdoğan onun saygınlığını dibine kadar sömürdü. Geriye posasının kaldığını görünce kaldırıp çöp sepetine attı.

Yeni Bakan, tarikatçılarla ve partizan vakıflarla birlikte milli eğitimi özünden koparmak için her türlü zorlamayı yapacaktır. Ama onun sonu da önceki bakanlar gibi olacaktır.

Bu “kullan at” tipindeki AKP’lilerin trajedisini gelecek yazımda ortaya koyacağım.