Ankara Ulus’ta gündüzleri parklarda mendil satan ya da geçici işlerde çalışan emekliler, akşamları ise günlük ücreti 200 liradan başlayan otellere sığınıyor. Tuvalet ve banyonun olmadığı odalar, düşük fiyatları nedeniyle tercih ediliyor. ANKA’nın haberine göre, katlarda ortak tuvalet bulunurken banyo yapmak için ise kişi başı 100 lira ödenmesi gerekiyor.
2019 yılından bu yana otellerde kaldığını anlatan 66 yaşındaki Orhan Gürledik’in tek geliri 6 bin 450 liralık engelli maaşı. Yüzde 80 engelli olduğunu söyleyen Gürledik, otele günlük 200 lira ödediğini ve geçinebilmek için mendil ve kalem sattığını belirtti.
Çevre esnafının da destek verdiğini ifade eden Gürledik, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:
“Odam dışında ortak kullandığımız bir lavabomuz var. Otelde olacak iş değil, ama terminalde kalanları bir görseniz, sokakta yatanları. Bizden beteri de var. Bizim halimize yine şükürler olsun. Ev kiraları çok pahalı, ülkenin başında ben olsam kimseden kira almazdım. Babasının evi gibi otursunlar. Her şeyi bedava yapardım. Zeytin alamıyoruz, peynir alamıyoruz hiçbir şey alamıyoruz. Serbest piyasayı kaldırsınlar memleket bitti. Ekonomi iyi değil. Her şey pahalı, para var ama para yetişmiyor. Günlük beş bin lira bile yetmez. Ev kiraları pahalı, her şey pahalı.”
Ulus’ta bulunan başka bir otelde kalan 59 yaşındaki memur emeklisi Fatih Ayvat ise 2020 yılında emekli olduktan sonra artan kiraları karşılayamadığı için üç yıldır otellerde kaldığını söyledi.
Emekli maaşının kira giderlerini karşılamadığını belirten Ayvat, şunları kaydetti:
“Benim emekli aylığım 34 bin 500 lira ancak en düşük kira 20-25 bin liradan başlıyor. Geriye kalan 14 bin 500 lira. Elektrik, su, ısınma giderleri var. 10 bin lira da rahat oraya gider. Yemek için mutfak için hiçbir şey kalmıyor.”
Daha önce birçok otelde kaldığını belirten Ayvat, kaldığı yerin koşullarını şöyle anlattı:
“Ulus en ekonomik yer. Günlük 350 lira ödüyorum. Haftada bir çarşafları değiştirip, temizlik yapıyorlar ve her gün çöpü alıyorlar. Ama oda da tuvalet ve banyo yok. Her katın tuvaleti ortak. Bazen sırada da bekliyoruz.”
Ankara Büyükşehir Belediyesi yetkililerinin kendileriyle görüştüğünü ifade eden Ayvat, şu bilgileri paylaştı:
“Büyük ihtimalle Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı bu konuyla ilgili bir çalışma yapacak. Yetkililer bize, mekan olarak kalacak yer olmayabilir ama sosyal faaliyetlerinizi düzenleyecek, kurs, etkinlik ve yeme, içme gibi makul şeyler olabilir diye söylediler.”
Ayvat, beklentilerini ise şöyle dile getirdi:
“Belediye olarak yapabileceği ne varsa yapmaya çalışıyor ama merkezi hükümetin yapabilecekleri daha fazla. Belediye bütçesi ile aralarında çok fark var. Hükümetin de bu konuda birtakım önlemler almasını istiyoruz. Özellikle İstanbul’da TOKİ’den emeklilere kiralama için ayrılan miktarın genişletilmesi gerekiyor. TOKİ’den ayrılan dairelerin emeklilere kura ile tahsis edilmesini istiyoruz.”
Ankara Ulus’taki bazı otellerde emeklilerin aynı odada kaldığı da görülüyor. 52 yaşındaki Abdullah ile 76 yaşındaki Seyfi Güçlü, aynı odayı paylaşıyor. Odanın günlük ücreti ise 700 lira.
27 bin lira emekli maaşı aldığını belirten Abdullah, yaşadıkları durumu şöyle anlattı:
“Diğerlerine bakarak çok şükür diyelim ama maaş hiçbir şeye yetmiyor. Üç öğün yemek yesen 750-800 lira gidiyor. Haftada bir kere hamama gitsen 400-500 liradan ucuza hamam yok. Yemeği günlük 700 liradan hesaplasan 16 bin lira alanların maaşı sadece yemeğe gidiyor.”
Otele yalnızca uyumak için geldiğini belirten Abdullah, banyo koşullarına ilişkin şu ifadeleri kullandı:
“En son kişi başı 100 liraya banyomuzu yaptık. 100 lirası olmayan ne yapacak. Ya soğuk suya talim edecek ya da kokacak.”
16 bin 881 lira emekli maaşı aldığını söyleyen Seyfi Güçlü ise daha önce kalp ameliyatı geçirdiğini, şu anda şeker tedavisi gördüğünü anlattı. Güçlü, bir süredir Ulus’taki otelde kaldığını belirterek şöyle konuştu:
“Bir, bir buçuk aydan beri burada kalıyorum daha önce başka otelde kalıyordum ama orası 1500 lira olduğu için burada kalıyorum.”
Ankara Büyükşehir Belediyesi yetkililerinin kendilerini ziyaret ettiğini aktaran Güçlü, şunları söyledi:
“Otelde kalanlara destek olacaklarını söylediler. Belediyenin kartını vereceklerini tahmin ediyorum.”
25 yıl prim ödeyerek emekli olduğunu belirten Güçlü, sözlerini şu ifadelerle tamamladı:
“Emekli perişan, evi olmayan, kira ödeyen perişan. Bana göre öyle. Eğer bir birikimi evi varsa o bile yetmiyor. Artık en büyük para 20 TL’nin işini görüyor. Devlet herkese veriyor emekliye vermiyor. Ne yapmış emekli? 16 milyon emekli var kimse oy vermez ki artık. Ben sağ görüşlü insanım. 3-5 tane zengine o kadar imkanlar tanınıyor, onlardan kes fakire fukaraya, emekliye ver. Ağzından, dudağından çıkan kanundur, 10 tane zenginden kes fakire ver kardeşim. Bunlar da bu milletin çocukları. Devlet kesesinden de vermiyor, bizden aldığını veriyor bize.”




