Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu'nun (PPK) 200 baz puan faiz artışına gittiği 18 Mart tarihli toplantısının özet metninde faiz artış oranı belirtilirken, faizin ne kadar artırıldığı belirtilmedi. 

Yayımlanan toplantı özetinde, enflasyon beklentilerinin mart ayında yükseldiği aktarılarak, "Kurul, enflasyon beklentilerindeki bu seyrin, fiyatlama davranışlarına ve orta vadeli enflasyon görünümüne yönelik riskleri artırdığının altını çizmiştir" denildi.

Kurulun, 18 Mart'ta gerçekleştirdiği toplantıya ilişkin yayımlanan özette, şubat ayında tüketici fiyatlarının yüzde 0,91 arttığı, yıllık enflasyonun 0,64 puan yükselerek yüzde 15,61 düzeyinde gerçekleştiği hatırlatıldı.

Dünya'da yer alan habere göre yıllık enflasyondaki artış alt gruplar geneline yayılırken, en belirgin katkının temel mal ve enerji gruplarından geldiği belirtilen özette, gıda ve alkolsüz içecek fiyatlarının şubatta yüzde 2,57 yükseldiği, grup yıllık enflasyonunun 0,29 puan artışla yüzde 18,40 olduğu anımsatılarak, bu gelişmede yıllık enflasyonu yüzde 19,72'ye yükselen işlenmiş gıda fiyatlarının etkili olduğu, işlenmemiş gıda enflasyonunun ise 1,07 puan azalışla yüzde 17,01'e gerilediği vurgulandı.

Kalıcı fiyat istikrarı ve yüzde 5 hedefine varıncaya kadar, para politikası faizi ile gerçekleşen/beklenen enflasyon arasındaki dengenin, güçlü dezenflasyonist etkiyi koruyacak şekilde kararlılıkla sürdürüleceği ifade edilen özette, şu görüşlere yer verildi:

"Sıkı para politikası duruşunun bu şekilde sürdürülmesinin, fiyat istikrarını kalıcı olarak tesis etmesinin yanında, ülke risk primlerinin düşmesi, ters para ikamesinin başlaması, döviz rezervlerinin artış eğilimine girmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik ve finansal istikrarı olumlu etkileyeceği değerlendirilmiştir. Kredi piyasası ve iktisadi faaliyete ilişkin göstergelerin yanı sıra döviz kuru oynaklığı ve ithalat fiyatlarındaki gelişmeler doğrultusunda enflasyon üzerindeki talep ve maliyet yönlü etkiler önemini korumaktadır. Yurt içi talep, uluslararası fiyatlar ve küresel risk iştahına ilişkin görünüm, ödemeler dengesine yönelik dış finansman ihtiyacı kaynaklı riskleri canlı tutmaktadır. Kurul, para politikasında fiyat istikrarı hedefi doğrultusunda finansal istikrara yönelik riskleri de gözeten bir yaklaşım sergilemeyi sürdürecektir. Kurul, fiyat istikrarının sağlanması için, güçlü bir politika koordinasyonuyla tüm paydaşları içeren bütüncül bir makro politika bileşimine ihtiyaç bulunduğu değerlendirmesini yinelemiştir."

TCMB'nin karar alma süreçlerinde orta vadeli bir perspektifle, enflasyonu etkileyen tüm unsurları ve bu unsurların etkileşimini temel alan bir analiz çerçevesi benimsediği aktarılarak, açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin Kurul'un geleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği vurgulandı.