CHP’nin ‘Büyük İstanbul Buluşması Aday Tanıtım Toplantısı, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlendi. Bazı partililerin konuşması sırasında pankart açtığı İmamoğlu, "Bugün burada, dün Parti Meclisi’nde toparlanan adaylıklarla beraber farklı düşüncede olan bire grup arkadaşımız tepkisini gösteriyor. Bu tepkisini gösterme anlayışı bizim partimizde vardır. Bulunan ortamda, onlara açılan yer de görüyorsunuz ki bizim demokrasi anlayışımızda gelip orada afişlerini asabilirler ve burada insanlarla fikirlerini paylaşabilirler. Burası Cumhuriyet Halk Partisi" diye yanıt verdi.

Tanıtım toplantısında konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun konuşmasının tamamı şöyle oldu: 

Bugün İstanbullu hemşehrilerimizin karşısına tam kadro çıkıyoruz. Bu kadronun içinde gençliği de var, tecrübelisi de var, yeteneği de var, cesareti de var; bu kadroda halkın sesi de, nefesi de var. Bu kadroda kadının aklı, bilgisi, kadının sağduyusu var. Bu tablo her şeye rağmen çok önemli ve çok değerli bir tablodur.

Bugün burada, dün Parti Meclisi’nde toparlanan adaylıklarla beraber farklı düşüncede olan bire grup arkadaşımız tepkisini gösteriyor. Bu tepkisini gösterme anlayışı bizim partimizde vardır. Bulunan ortamda, onlara açılan yer de görüyorsunuz ki bizim demokrasi anlayışımızda gelip orada afişlerini asabilirler ve burada insanlarla fikirlerini paylaşabilirler. Burası Cumhuriyet Halk Partisi.

TEPKİ GÖSTERENLERE KENDİ ADAYLIK SÜRECİNİ ANLATTI

Bakın ben size kısa bir öykü anlatayım; 2008 yılında CHP’de siyaset yapmaya karar verdim ve partime üye oldum. Yaşadığım ilçeyi, hayatı değiştirmek adına aday adayı olmaya karar verdim. Kendime göre ilçesinde tanınan ve ilçesindeki insanlarla iyi ilişkide bulunan ve hatta on binlerce insanla diyalog kurmuş, yaklaşık 20 senedir de orada olan bir insan olarak kendimce hazır olduğumu düşündüm. Sonra aday adayı oldum. Partim bunu uygun görmedi, başka bir aday getirdi. Ben aday yapılmadım. Aday yapılmadıktan sonra partimin uygun gördüğü adayın yanında durdum. Ne yazık ki seçimi kaybettik, partim daha sonra bana ilçe başkanı olmam tavsiyesinde bulundu. Ve ben önce ilçe başkanlığını yapar mıyım, yapabilir miyim, vakit ayırabilir miyim diye biraz düşündüm ama sonuçta partimin bu görev tayinini kabul ettim ve ilk olarak atanarak 2009’un eylül ayında göreve geldim. Tam 4 yıl ilçe başkanlığı yaptım. Ardından belediye başkan adayı olarak Beylikdüzü’ne belediye başkanı seçildim. Şimdi beş yıl ilçe belediye başkanlığı yaptım. Aileme söz vermiştim en fazla iki dönem yapacağım demiştim. Sonra Allah nasip etti bizi İstanbul belediye başkanı adayı yapan partimle süreci yönettik. Büyükşehir belediye başkanlığı koltuğunu hep birlikte kazandık, milletimize hediye ettik. Ben 3 seçimdir Cumhuriyet Halk Partisi’ndeki bütün süreçleri iyi bilen birisiyim.

Bana dediler ki; ‘Parti Meclisi’nde görev tayinleri yapılıyor, aday tanıtımını birkaç gün sonra mı yapsak?’ ‘Hiç böyle bir şeye gerek yok’ dedim. İl başkanım da aynı fikirdeymiş ve il başkanım bugün yapılmasına karar verdi.

Kızanlar olacak, üzülenler olacak, herkes bir şekilde, bir zaman dilimi içerisinde bu partide belediye başkanı olarak yer aldı. Aday oldu, kazandı kazanamadı hepsi bir süreç. Haksızlık, hukuksuzluk diye tartışmalar yapılabilir. Ben hepinizin huzurunda il başkanımıza teşekkür ediyorum. Herkese gereken saygıyı gösteren süreç yönetilmiştir. Adaylarımız, partimize hayırlı olsun. 

Herkesle bu süreci münazara ederim. Eğer buraya gelip demokratik bir şekilde tepkinizi gösteriyorsunuz o da bugün bu salonu tanzim eden il başkanının demokratlığındandır. Yarın da göstereceksiniz, öbür gün de göstereceksiniz ama 3 gün sonra yaralar sarılır, gönüller hoş edilir, insanlar birbirini arar, kırılan gönüller tamir edilir ve yola çıkılır.

İstanbul seçimi A kişisi B kişisi seçimi değil. Bu yola kendini adayan yol arkadaşınız olarak söylüyorum, sonsuz bir mücadele gücüyle, sonsuz bir idealizm yolculuğunda kararı bir şekilde, gözümü kırpmadan her türlü mücadeleyi vereceğimden hiçbir Allah’ın kulunun kuşkusu olmasın. O yüzden tam yol ileri dedim. 

 Bu yol sadece İstanbul’da bir seçim kazanma yolculuğu değil, bu öyle bir yolculuk ki bugün ortaya konulan siyaset manzarası gereği bütün oluşumlara rağmen halkın ittifakını, milletin bir araya gelişini, kentin uzlaşmasını, farklı siyaset görüşünde olan insanların bu şehrin çıkarını son damlasına kadar koruyacak şekilde yapılacak büyük bir yolculuk. O bakımdan dediğim gibi; duygusal tepkinizi ya da bir takım kırgınlıklarınızı dile getirin, saygıyla karşılıyorum ama burası Cumhuriyet Halk Partisi’nin kürsüsüdür, bu kürsünün size duyduğu saygı gibi burada bulunan herkesin de bu kürsüye saygı duyması gerekir. Lütfen ben ve benden sonra çıkacak herkesin aynı saygıyla karşılanmasını diliyorum.

2019’dan bu yana İstanbul’da hayata geçirdiğimiz icraatçi ve halkçı belediyeciliği hep birlikte üst seviyeye taşıyacağız. Bakın göreceksiniz; birlikten doğan kuvvetle İstanbul adına çok daha büyük işler başaracağız. Buradan bütün adaylarımızı kutluyorum. Bayrağı devreden tüm değerli belediye başkanlarımıza ve özellikle her birisine tek tek teşekkür ediyorum ama aynı zamanda talip olan, bu sürecin içinde olan bütün değerli aday adaylarımıza da yürekten teşekkür ediyorum. Görevlendirmeleri yerine getiren parti yetkili kurullarımıza, ilçe ve il yönetimimize, MYK ve PM üyelerimize ve saygı değer genel başkanımıza yürekten teşekkür ediyorum.