Liselerde okullaşma oranları Milli Eğitim Bakanlığı’nın verilerine göre yüzde 90’ı bulmuyor. Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer "Kız çocukları daha fazla okullaştı" dese de ülke genelinde kız çocuklarının okullaşması ise bazı illerde ise yüzde 80’in bile altında. Muş’ta ise hem kız hem oğlan çocuklarının okullaşma oranı yüzde 60’ın dahi gerisinde kaldı. Eğitim sistemi 2012 yılında değişti ve 8 yıllık kesintisiz eğitim yerine 4+4+4 sistemine geçildi. İktidar mensupları o dönem bütün kademelerde okullaşmanın yüzde yüze yaklaşacağını iddia etti. Ancak durum hiç de öyle olmadı. Ortaöğretimde okullaşma oranı yüzde 90’a dahi yaklaşamadı. Kız çocuklarındaysa durum çok daha kötü. Birçok ilde özellikle kız çocuklarının okullaşma oranı oldukça geride kaldı.

BirGün'den Mustafa Kömüş'ün haberine göre ülke genelinde liselerde toplam okullaşma oranı MEB’in verilerine göre yüzde 87,9 oldu. Oğlanlarda okullaşma oranı yüzde 88,05, kızlarda ise yüzde 87,7 olarak gerçekleşti. Birçok ilde ise kız çocuklarının okullaşma oranı yüzde 80’in altında kaldı.

Okulöncesinde de benzer bir durum ortaya çıktı. Okulöncesinde 5 yaşta bazı illerde okullaşma oranı yüzde 40’ı bulmazken Ankara ve İstanbul’da bile yüzde 50’nin altında kaldı.

'ÇOCUKLAR OKULLARDAN UZAKLAŞIYOR'
Eğitim Uzmanı Ali Taştan 4+4+4’ün buna yol açtığını aktardı. Taştan şunları söyledi: “Okullaşma oranları 2012’de ‘4+4+4’ yasası geçene kadar ilkokul ve ortaokulda belli bir düzeydeydi. İlköğretimdeki okullaşma oranı yüzde 98,67’ydi. Şimdi geldiğimiz noktada okulöncesi, ilkokul ve ortaokul düzeyinde okullaşma oranları her geçtiğimiz gün azalıyor. İlkokulda yüzde 93’lere düştü. Ortaokulda Türkiye ortalaması yüzde 88’e düştü. Lisede de zorunlu olmasına rağmen yüzde 87 civarında okullaşma var. Bu okullaşma oranlarının okulöncesi dahil tamamının yüzde 99’a yakın olması gerekiyor. Ancak 4+4+4’ün sonucu bize çocukların okullardan uzaklaştığını, koptuğunu gösteriyor. Farklı noktalara doğru eğriliyor. Demek ki eğitimi zorunlu tutmak bile okullaşma oranını yüzde 99’a yaklaştırmayı sağlamadı. Millî Eğitim Bakanlığı’nın ve iktidarın politikalarının sonucu buraya gelindi.”

“Özellikle ortaöğretim düzeyinde kız çocuklarının okullaşma oranları doğu, güneydoğu ya da kalkınmada öncelikli kapsamda olan illerde daha düşük seviyede” diyen Taştan şunları aktardı: “Millî Eğitim Bakanlığı ‘Haydi Kızlar Okula’ gibi zaman zaman birçok kampanya yaptı. Bu kampanyalar da demek ki başarısız oldu. Kız çocuklarının okullaşmasını MEB sağlayamadı. Burada MEB pozitif bir ayrımcılık yapacak, kız çocuklarının okula kavuşmasını sağlamak için birtakım adımlar atacak. Kız çocuklarının okullaşamamasının temel nedenlerinden biri köydeki okulların kapatılması. Kırsal bölgedeki çocuklar daha düşük okullaşma oranına sahip. Yatılı okullar kapatıldı, taşımalı eğitim yaygınlaştırıldı. Bahsettiğimiz çevrelerdeki insanlar çocuklarını okula bu şekilde taşıma kapsamında, özellikle lise düzeyinde göndermiyorlar, göndermek istemiyorlar. Ama evine yakın bir okul olsa. Şimdi okula 30-40 kilometre taşıma kapsamında giden çocuklar var. Bu da ciddi bir sıkıntı. Aileler için de ciddi bir masraf. Devlet öğle yemeği vermiyor diye öğle yemeği giderleri var. Bundan dolayı çocuklar okuldan kopmuş, uzaklaşmış oluyor. Bu tamamen MEB’in beceriksizliği ve başarısızlığıdır. Çocuğu okula kavuşturamayan, okula getiremeyen MEB başka hangi proje yaparsa yapsın hepsi başarısız olmuş demektir. Çocuğun okula gelmesi gerekiyor ki diğer projeleri yapabilsin.”