İlk olarak Çin'in Vuhan kentinde tespit edilen ve kısa sürede tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgını nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 150 bini, vaka sayısı ise 2 milyon 200 bini aştı. Ölümcül salgının yayılmasını önlemek amacıyla aşı ve ilaç geliştirme çalışmaları devam ederken, son günlerde immun plazma yöntemi (antikor tedavisi) ön plana çıktı. Türkiye, Almanya ve Çin'de birçok hastanın immün plazma yöntemiyle Covid-19'u yendiği açıklandı.
Bu yöntemle ilgili dünyada olumlu gelişmeler yaşanırken, Dünya Sağlık Örgütü'nden (DSÖ) konuyla ilgili yeni bir açıklama geldi. DSÖ adına açıklamalarda bulunan Acil Durumlar Programı Direktörü Mike Ryan, iyileşen koronavirüsü hastalarının kanlarında ürettikleri antikorların koronavirüsüne karşı koruyup korumadığına ilişkin kesin bir fikirleri olmadığını belirtti.
SÜRÜ BAĞIŞIKLIĞI KAZANILDI MI?
Ryan, bir süre sonra koronavirüsüne karşı sürü bağışıklığı kazanılıp kazanılamayacağı yönündeki sorulara verdiği yanıtta, antikorlar etkili olsa bile, çok sayıda insanın bunları geliştirdiğine ve daha geniş nüfusa "sürü bağışıklığı" olarak yansıyacağına dair çok az işaret bulunduğunu söyledi.
'DÜŞÜK BİR YÜZDE ANTİKOR ÜRETİYOR'
Ryan sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:
Şu anda bize gelen pek çok ön bilgi, nüfusun oldukça düşük bir yüzdesinin antikor ürettiğini düşündürüyor. Toplumun büyük kesimindeki beklenti sürü bağışıklığının kazanılması yönünde olabilir ancak genel kanıtlar bunun aksini gösteriyor yani bu devletlerin salgın sorununu çözmeyebilir.
İMMÜN PLAZMA NEDİR?
İmmün plazma, koronavirüsü hastalığını yenen insanların kanından bu hastalığı durduracak antikorların izole edilerek diğer insanların tedavisinde ve korunmasında kullanılması esasına dayanıyor. Hastalığı yenenlerin plazma ve hücre bağışında bulunması gerekiyor. Yoğun bakımda yatan hastalar için bağışık olan insanların hücrelerini ve kanındaki antikorları kullanılıyor.
