Ercan Çankaya

Küba’daki devalüasyon ve para reformu, ana akım kapitalist Batı medyasının yorumcularınca ülkenin kapitalistleşme yoluna girdiği şeklinde yorumlanmıştı. Mesela CNN’deki Patrick Oppman imzalı analizin başlığı, ‘Uzun bir bekleyişin ardından Küba kapitalizme daha fazla kapı açıyor’du.

Küba devriminin 1959’da Fidel Castro önderliğindeki zaferinden bu yana Sosyalist Ada, çok sayıda ekonomik, politik ve sosyal dönüşüm geçirdi. Fakat bu yıl başlayan para reformu hepsinden farklı gibi görünüyor.

KUR SABİTLENİYOR
Para reformu, tek bir değişikliği değil eş zamanlı birkaç değişimi öngörüyor. Reformlarla ülkenin para birimi pesonun dönüştürülebirliği ortadan kaldırılırken 1 dolar 24 pesoya eşitleniyor. Aşırı sübvansiyonlar ve gereksiz ücretsiz hizmetler de kaldırılıyor.

Prensa Latina adlı Küba merkezli haber sitesinde bildirildiği üzere ülkenin ekonomik modelinde bir güncellemeye (update) gidiliyor.

SABİT ÜCRETLİLERİN REFAHININ ARTIRILMASI AMAÇLANIYOR
Ekonomik büyümeyi hızlandırmak için paranın öneminin daha fazla arttığı bir makroekonomik düzene geçilmesi öngörülürken işletmeler önündeki bazı yasal engellerin hafifletilmesi planlanıyor.

Fakat bu para reformunun, emeği ülkenin ana zenginlik kaynağı haline getirmek ve tüm sabit ücretlilerin yaşam standartlarını yükseltmek için yapıldığının altı çiziliyor.

‘DEVALÜASYON KÜBA İÇİN İŞSİZLİK ANLAMINA GELMİYOR'
Küba toplumunun, temel özelliğinin eşitlikçilik olduğunun altının çizildiği haberde Küba için devalüasyonun bazı şirketlerinin kapanması ve on binlerce işçinin işsiz kalması olmadığının altı çiziliyor.

Dolayısıyla bazı işletmeler develüasyon nedeniyle zor durumda kalacak olsa da bunun hiçbir zaman işçilerin işsiz kalmasına yol açmayacağının altı çiziliyor.