Devrimci İşçi Sendikaları Birliği Araştırma Merkezi’nin (DİSK-AR) yayımladığı Asgari Ücret Araştırması 2026 raporu, çalışma hayatında derinleşen yoksulluğu gözler önüne serdi. TÜİK’in 2024 Hanehalkı İş Gücü Araştırması mikro verileri kullanılarak hazırlanan rapora göre, özel sektörde çalışan her iki işçiden biri asgari ücret ve altında bir gelirle geçinmek zorunda kalıyor.

Araştırmaya göre özel sektörde çalışanların yüzde 46,7’si, yani yaklaşık 8,4 milyon işçi, asgari ücret ve altında ücret alıyor. Asgari ücretin yüzde 5 fazlası ve bu seviyenin altında gelir elde edenlerin oranı ise yüzde 49,6’ya yükseliyor. Bu tablo, asgari ücretin giderek yaygınlaşarak fiilen ortalama ücret haline geldiğini gösteriyor.

Altın yine rekor kırdı: 1979’dan bu yana en yüksek
Altın yine rekor kırdı: 1979’dan bu yana en yüksek
İçeriği Görüntüle

3,6 milyon işçi yasal sınırın altında

Raporda, 3,6 milyon işçinin yasal asgari ücretin dahi altında çalıştırıldığı belirtiliyor. Asgari ücretin yarısı olan 8 bin 500 TL ve altında gelir elde eden işçi sayısı ise 1,6 milyona ulaşıyor. Bu durum, her 100 işçiden 9’unun derin yoksulluk koşulları altında yaşamını sürdürmeye çalıştığını ortaya koyuyor.

Kadın işçiler daha fazla etkileniyor

Raporda asgari ücretin aynı zamanda bir “kadın işçi sorunu” olduğu vurgulandı. Buna göre kadın işçilerin yüzde 60,1’i asgari ücret ve altında çalışıyor. Asgari ücretin yüzde 5 fazlası ve altında gelir elde eden kadınların oranı yüzde 63,7’ye çıkarken, asgari ücretin iki katından fazla kazanan kadınların oranı yalnızca yüzde 7,3’te kalıyor.

“Ara zam yoksa kayıp 50 bin TL’yi aşıyor”

Raporda yüksek enflasyon ve ara zam yapılmamasının asgari ücretin alım gücünü hızla erittiği ifade edildi. DİSK-AR’ın hesaplamalarına göre, 2025 yılı enflasyonunun yıl sonunda yüzde 33,8 olarak gerçekleşmesi halinde, asgari ücretteki kayıp yıl sonunda 7.471 TL’ye ulaşıyor. Yıl geneline yayılan toplam kayıp ise 50.237 TL’yi buluyor.

Açlık sınırının altında uzun dönem

Raporda, 2025 yılında net asgari ücretin 22.104 TL olmasına karşın, artan fiyatlar nedeniyle temel ihtiyaçları karşılama gücünün ciddi biçimde zayıfladığına dikkat çekildi. BİSAM verilerine göre Ekim 2025’te açlık sınırı 26.925 TL, yoksulluk sınırı ise 93.135 TL olarak hesaplandı. Rapora göre Aralık 2025’te asgari ücretin açlık sınırının yüzde 18, yoksulluk sınırının ise yüzde 76,2 altında kalması bekleniyor. Ayrıca 2024 Ocak–2025 Aralık döneminde asgari ücretin açlık sınırının üzerinde kaldığı ay sayısının yalnızca 4 olduğu vurgulandı.

Kayıt dışı çalışanlarda tablo daha ağır

DİSK-AR raporu, kayıt dışı çalışan işçilerin en ağır yoksulluk koşullarını yaşadığını da ortaya koydu. Buna göre kayıt dışı çalışan işçilerin yüzde 83,5’i asgari ücret ve altında bir gelirle çalışıyor. Kayıt dışı çalışanların yüzde 85,3’ü asgari ücretin yüzde 5 fazlası ve altında, yüzde 91,7’si ise asgari ücretin yüzde 20 fazlası ve altında ücret alıyor.

Araştırmaya göre kayıt dışı çalışan her 10 işçiden 4’ü, asgari ücretin yaklaşık yarısı olan 8 bin 500 TL ve altında bir gelirle yaşamını sürdürmek zorunda kalıyor. DİSK-AR, kayıt dışı istihdamın ücretleri aşağı çeken ve yoksulluğu derinleştiren temel unsurlardan biri olduğuna dikkat çekti.

Raporda ayrıca, TÜİK verilerinin asgari ücret ile ortalama ücret arasındaki farkın hızla kapandığını gösterdiği belirtildi. Buna göre 2012’de brüt asgari ücret, ortalama brüt ücretin yüzde 44’ü düzeyindeyken bu oran 2022’de yüzde 64’e yükseldi. Ortalama ücretin asgari ücrete oranı ise aynı dönemde 2,25 kattan 1,56 kata geriledi.