Eczacıbaşı Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı’nın sahibi olduğu ve kendi yazlık malikanesinin bulunduğu Cennet Koy’daki skandallar zinciri Bodrumluların büyük tepkisini çekti.

Medyaradar'ın haberine göre, özellikle Eczacıbaşı Ailesi’nin malı olan dev arazinin yanı başındaki kamu yolunun demir kapıyla halkın geçişine kapatılması “Eczacıbaşı da bunu yaparsa” dedirtti…

Fakat, Eczacıbaşı arazisindeki tek skandal bu değildi… Kamuya açık olması gerekirken, Eczacıbaşı malikanesinin servis kapısı olarak kullanılan bu yolun demir kapı ile kapatılmasıyla birlikte, Cennet Koy’un en güzel plajı olan halk plajının girişi de engellenmiş oldu.

“HALK PLAJINI” HALKA KAPATTILAR!
Yani Bülent Eczacıbaşı ve Oya Eczacıbaşı bu sayede, halkın kullanımına açık olması gereken plajı “özel plaj” haline getirmiş oldu… CİMER, Bodrum Belediyesi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Tarım Bakanlığı’na çok sayıda şikayette bulunduğu öğrenilirken, skandallar zincirinin sadece kamu yolunu demir kapı ile kapatmak ve halk plajını “özel plaj” haline getirmekle sınırlı olmadığı öğrenildi.

DENİZE MERMER TOZU DÖKTÜLER
2. derece doğal SİT alanı özelliği bulunan arazinin üzerine, yasak olması ve ciddi yaptırımlar bulunmasına rağmen yine Eczacıbaşı arazisine özel; kabanalar, deckler, güneşlenme alanları ve teraslar inşa edildi.

İşin asıl ilginç ve doğa açısından üzüntü verici konusu ise özel plaja çevrilen halk plajına komşu olan ikinci deniz kıyısı alanda yaşanıyor… Bodrumluların aktardığı ve CİMER’e de konu olan şikayetlere göre “beyaz kum” efekti yaratmak için söz konusu ikinci plaj alanına; insan sağlığı ve deniz canlılarının yaşamını tehlikeye sokan mermer tozu döküldü. Üstelik mermer tozu uygulaması, sadece kara alanına değil, deniz içine de uygulandı.

Konuyla ilgili Bodrumhaber.com yazarı Mustafa Gündoğ, “Eczacıbaşı Buna Tenezzül Eder mi?” başlıklı yazısında skandallar zincirine dikkat çekerek, “Gücü gücü yetene, bakalım öyle mi olacak” diye sordu ve Yerinde Kent Konseyi Üyesi Mirbahattin Demir tarafından çekilen mermer tozu çuvallarının fotoğraflarını paylaştı.

İSKELELER VE YAPILAR DA KAÇAKMIŞ!
Öte yandan, Eczacıbaşı Ailesi’nin Bodrum’daki arazi talanının bir başka adımı ise kaçak yapı ve kaçak iskeleler boyutunda yaşandı. Arazinin uydu görüntülerinde onlarca imar affından yararlanılmış onlarca kaçak yapı ve iki adet kaçak iskele dikkat çekiyor. İşin en ilginci ise; üzerinde herhangi bir yapı olmamasına rağmen, bazı alanların sanki yapı varmış gibi imar affına sokulmuş olması.

YENİ BİR DOĞA TALANIN HAZIRLIĞI MI?
Uydu görüntüsü üzerinde söz konusu alanları belirleyip, belgeleriyle birlikte suç duyurusunda bulunan Bodrumlular, üzerinde yapı olmamasına rağmen imar affına sokulmuş alanların önümüzdeki yıllarda “Zaten imar affından yararlanıldı” diyerek yeni kaçak yapıların hazırlığı olduğuna dikkat çekiyorlar. 

ECZACIBAŞI: SÖZ KONUSU DEĞİL
İddialarla ilgili olarak Eczacıbaşı’ndan yazılı bir açıklama yapıldı. Yapılan açıklamada, demir kapıyla kapatıldığı öne sürülen bölümde herhangi bir kamu yolu olmadığı belirtilerek, fiziki şartlar nedeniyle burada bir yol açılmasının mümkün olmadığı vurgulandı. İlgili kurumların da daha önce benzer iddialar nedeniyle yerinde inceleme yaparak, durum tespiti yapıldığı vurgulanan açıklamada, ''Söz konusu alandan yol açılamayacağını teyid etmişlerdir. Halk plajına girişi engellemek gibi bir uygulama kesinlikle söz konusu değildir.'' ifadelerine yer verildi. Ayrıca arazinin Eczacıbaşı ailesine ait olan bölümünde yasa dışı bir uygulama yapılmadığı, kamu mülkiyetinde yer alan alanlardaki kullanım için de tüm yasal başvuruların yapılarak, ecrimisil ödendiği kaydedildi.