Denizlerin serinliğinden,
Hele de,
Atatürk’ün kazandırdığı bağımsız topraklardan…
Öylesine rahatsınız ki!
Tembellikten,
İdrak yollarınız tıkandı iyi mi?…
Fiziksel yıpranmalar bir tarafa,
Zihinsel yok oluşlarınız başladı…
Beyinlerinizi sis kapladı…
***
Göz açıp kapayana kadar,
Kula kulluk devri başladı…
Sınırlar açıldı…
Önce insanlar,
Sonra ormanlar, hayvanlar yakıldı…
Fakirlik kutsallaştı…
Bağımsızlık gitti…
Kendi kendisiyle,
Aynı fikirde olmayan insan topluluğu yaratılıp,
Ülke bitirildi…
***
Tüm bunların sebebi ?
İyinin,
Doğrunun,
Güzelin,
Kıymetini bilemediniz …
Örneğin ?
Millet olarak her şeyininizi borçlu olduğunuz,
Atatürk’ün değerini yok saydınız …
Atatürk’ü,
Sevmediniz,
Sadece onun sizi sevdiğini sevdiniz…
En azından,
Japonya’nın Atatürk sevgisini dahi çözüp örnek alamadınız…
Japonya,
Atatürk’ü zorunlu ders olarak okutuyor,
Videolar yayınlıyor …
***
Halimiz böyleyken…
Gözünüzü,
Gönlünüzü,
Açmanın zamanı gelmedi mi ?
Tam bağımsız ülkede,
Osmanlıcılık oynamaya doymadınız…
Sıkıyorsa !
Osmanlı’nın kaybettiği topraklarda da,
Gidip Osmanlıcılık oynasanıza !…
Yemezler !…
Çünkü !
O topraklarda yaşayanların,
Kulu- kölesi oldunuz …
Ne isteniyorsa,
Ne yapılıyorsa,
Onların adına yapıyorsunuz …
Yalana,
Talana,
Dolana doymadınız …
Yine çünkü !
Sevmediğiniz- sevemediğiniz,
Atatürk’ün ekmeğini nankörce yiyorsunuz…
Ama hala,
Osmanlı’nın ekmeğini yediğinizi savunarak,
Milletin de,
Atatürk sevgisini yok etme yoluna girdiniz…
***
Ama yine de,
Varsın olsun …
Atatürk’ü…
Siz satılmış nankörler,
ortadoğulular,
Krallar
Sultanlar
Şeyhler
Emperyalistler hariç,
Tüm dünya,
Tüm insanlık seviyor ya …
Hepinize,
Yeter de artar bile …