Ahmet Nesin, Osmanlılar dışında 'Ergenekon' grubunun da Avrupa'ya yayılmış durumda olduğunu söyleyerek 43 kişilik bir infaz listesinin olduğunu iddia etti. Nesin "43 kişilik bir liste yapmışlar. Bu listenin içerisinde gazeteci de var, subay da var, akademisyen de var" dedi. Nesin, her yerden bilgi aktığını söyleyerek "Şimdi bilgi yağmaya başladı. Önemli bir gazeteci arkadaşımla konuştum, 'Ahmet Abi ne olduğunu anlayamadım, bana bilgi yağmaya başladı' dedi. Bana da mesela istihbarat konusunda yağıyor. Başkasına da başka konuda, artık sadece Sedat Peker'e gitmiyor. Ama Peker'e gidenler, araba renginden, hangi sokağın kaçıncı metresine kadar. Bunlar kimsenin aklında kalmaz. Belli ki kendi içlerinde hem kendilerini kurtarmak, hem de bir kısım insanı da artık bu sistemden kurtarmak amaçlanıyor" dedi. Gazeteci Erk Acarer'e yapılan saldırı üzerine Almanya özelinde Avrupa'daki silahlı gruplar yeniden gündeme geldi. Erk Acarer'in hazırladığı ancak bu hafta sunmadığı "Haber Peşinde" programının ikinci bölümüne konuk olan Artı Gerçek yazarı ve ARTI TV programcısı Ahmet Nesin de bu ilişkiler hakkında bilgiler verdi. "Böyle bir saldırı bekliyordum ama Erk'e yapılacağını beklemiyordum. Almanya'da birçok grup var, sadece Osmanlılar grubu yok. Hatta Erk'le bir hafta önce Almanya'ya giriş yapan bu grupları konuşuyorduk" diyen Nesin, "Osmanlılar grubuna baktığımız zaman çok ilginç bir şey var" diyerek şöyle devam etti: 'BOKS FEDERASYONU ASBAŞKANI İSVİÇRE SINIRINDA SİLAH GETİRİRKEN YAKALANDI' "Almanyalı gazetecilerin yaptığı bir kroki var. O krokide başta Recep Tayyip Erdoğan var, sonra gazeteci İlnur Çevik var, sonra hepimizin bildiği Metin Külünk var ve ondan sonra Yılmaz İlkay Arın diye bir isim var. Osmanlılarla beraber bir yan şirket kurmuş. Nedir o şirket? Bir transport (taşımacılık) şirketi. Bu transport şirketleriyle Türkiye'den gelen MİT elemanlarını, bu şirketlerin içine şoför ya da başka bir şekilde yerleştiriyorlar. Bunlar İsviçre sınırında bu transport şirketiyle silah getirirken yakalanıyorlar. Bunun üzerine Yılmaz İlkay Adalı Türkiye'ye gidiyor. Şu an hangi görevde olduğunu biliyor musunuz? Türkiye Boks Federasyonu Asbaşkanı. Sistem böyle çalışıyor." '43 KİŞİLİK BİR LİSTE YAPMIŞLAR' Osmanlılar dışında "Ergenekon" grubunun da Avrupa'ya yayılmış durumda olduğunu söyleyen Nesin, "Bu grubun 3 ülkede yapmak istediği bir takım faaliyetlerin listesi istihbaratın eline geçmiş durumda. Bu ülkeler İngiltere, Almanya ve Hollanda. İngiltere'de bir mektup yakalanıyor, ne şekilde olduğunu bilmiyorum, Almanya Hollanda'yı haberdar ediyor ve bir arkadaşımız ailesiyle beraber başka bir eve götürülüp güven altına alınıyor. 43 kişilik bir liste yapmışlar. Bu listenin içerisinde gazeteci de var, subay da var, akademisyen de var" dedikten sonra şöyle devam etti: 'NİSAN AYINDA EMEKLİ BİR ALBAY ALMANYA'YA GİRİŞ YAPIYOR' Artı Gerçek'in haberine göre; "Aldığımız bir tek isim var, onu Alman istihbaratı açıklamadan şimdilik açıklamayacağım ama emekli bir albay. O Nisan ayında Türkiye'den Almanya'ya geliyor. Ve bu listedeki kişiler, diğer ülkelerde olduğu gibi Gülencileri yakalayıp MİT vasıtasıyla tekrar Türkiye'ye geri götürüyorlar ya, bu öyle bir şey değil. Bu infaz timi. Bu, 15 Temmuz'da da emekli olarak bir takım görevlerde bulunmuş bir subay. Pelikan grubu denilen bir grup da ayrı faaliyette bulunuyor. Bunlar kendi arasında müthiş kavgalılar. Çünkü, Sedat Peker'in son tweetlerini gördünüz mü; bunlar Sedat Peker'in alacağı bilgiler değil. Bunlar MİT içerisindeki bir takım kişiler. Ben bu silahlardan kendi programımda bahsetmiştim bir buçuk yıl önce. Ama içlerinden biri söyleyince ciddiye alınıyor. Onun dışında dağıtılan, valilik tarafından dağıtılan silahlar da var." 'ERDOĞAN'IN GELDİĞİ NOKTADA HERKES BİRBİRİNİ İHBAR ETME DURUMUNDA ARTIK' "Bu ekipler ciddi biçimde Avrupa'ya da yayılmış durumdalar ve bu ekibin hedefi Ergenekon'u deşifre edenlere karşı bir mücadele" diyen Nesin, "Şimdi bilgi yağmaya başladı. Önemli bir gazeteci arkadaşımla konuştum, 'Ahmet Abi ne olduğunu anlayamadım, bana bilgi yağmaya başladı' dedi. Bana da mesela istihbarat konusunda yağıyor. Başkasına da başka konuda, artık sadece Sedat Peker'e gitmiyor. Ama Peker'e gidenler, araba renginden, hangi sokağın kaçıncı metresine kadar. Bunlar kimsenin aklında kalmaz. Belli ki kendi içlerinde hem kendilerini kurtarmak, hem de bir kısım insanın da artık bu sistemden kurtarmak. Devlet bunları planlarken 'Hadi gidin 500 kişiyi öldürün' manasında yaptığını sanmıyorum. Ama bunlar artık tutulamazlar. Erdoğan'ın geldiği başkanlık ve astığım astık, kestiğim kestik noktasında sanırım etrafındakilerin de artık buralarına gelmiş ve hapse girme, yargılanma korkusuyla herkes birbirini ihbar etme durumunda artık. Buna yakında aile bireyleri de girecek, bunun başka yolu yok." şeklinde konuştu.