Saltanat bundan 97 yıl önce bugün Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kaldırılmış, Osmanlı İmparatorluğu resmen tarihe karışmıştı.
Bu karar öncesi Meclis'te uzun tartışmalar yaşanmış, tartışmalar Mustafa Kemal'in müdahalesiyle sonlanmıştı. Gazi Paşa, Meclis komisyonunda padişahı aklamaya çalışanları, saltanatın kaldırılmaması için direnenlere "Fakat ihtimal bazı kafalar kesilecektir" sözleriyle seslenerek, gerekirse zorla ve kanla saltanatı yıkacağını açıkça ilan etmişti.
Bunu Atatürk Nutuk'ta şöyle anlatacaktı:
Egemenlik ve saltanat hiç kimse tarafından hiç kimseye, ilim icabıdır diye; görüşme ile, münakaşa ile verilmez. Egemenlik, saltanat kuvvetle, kudretle ve zorla alınır. Osmanoğulları, zorla Türk Milleti'nin egemenlik ve saltanatına el koymuşlardı; bu musallat olmalarını altı asırdan beri devam ettirmişlerdi. Şimdi de, Türk Milleti bu mütecavizlerin hadlerini ihtar ederek, egemenlik ve saltanatını, isyan ederek kendi eline açıkça almış bulunuyor. Bu bir olupbittidir. Söz konusu olan; millete saltanatını, egemenliğini bırakacak mıyız, bırakmayacak mıyız? Meselesi değildir. Mesele zaten olupbitti haline gelmiş bir hakikati ifadeden ibarettir. Bu, mutlaka olacaktır. Burada toplananlar, Meclis ve herkes meseleyi tabiî görürse, fikrimce uygun olur. Aksi takdirde, yine gerçek gerektiği şekilde ifade olunacaktır. Fakat ihtimal bazı kafalar kesilecektir.
Kararın ardından son padişah Vahdettin ve ailesi İngiliz gemisine atladıkları gibi ülkeden kaçtılar...