Trabzon’un Maçka ilçesi kırsalında 11 Ağustos 2017’de teröristlerce şehit edilen 15 yaşındaki Eren Bülbül ve Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik, şehadetlerinin 6. yılında anılıyor.

EREN BÜLBÜL KİMDİR
Hasan ve Ayşe Bülbül çiftinin çocuğu olarak 1 Ocak 2002’de dünyaya gelen Eren Bülbül, Maçka’nın Köprüyanı Mahallesi’ndeki evde büyüdü. Bülbül, Köprüyanı İlkokulu ve Çatak İlköğretim Okulu’ndaki eğitiminin ardından eğitimine Maçka Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde devam etti.

Eren Bülbül, babası Hasan Bülbül’ün 2016’da vefatının ardından, her fırsatta köyünde ve yaylada yevmiye usulüyle bahçe işlerinde çalışarak ailesinin geçimine katkı sağladı.

Kısa süren yaşamı boyunca annesi ve 12 kardeşiyle ekonomik zorluklar çeken Bülbül, çevresinde Trabzonspor’a tutkusu ve sevdasıyla tanınıyordu.
Maçka kırsalındaki evlerinin bulunduğu alanda, 11 Ağustos 2017’de bölücü terör örgütü mensuplarıyla sıcak temas sırasında ağır yaralanan Eren Bülbül, kaldırıldığı Karadeniz Teknik Üniversitesi Farabi Hastanesi’nde şehit oldu.

Bülbül’ün cenazesi, 12 Ağustos 2017’de Maçka Merkez Camisi’nde ikindi vakti kılınan cenaze namazının ardından, babasının da kabrinin bulunduğu Köprüyanı Mahallesi’nde, evlerinin yakınındaki mezarlıkta toprağa verildi.
Saldırı sırasında, Eren Bülbül’ün üzerine kapanarak kendini siper eden 41 yaşındaki Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik de şehadete ulaştı.
Evli ve iki çocuk babası Gedik, doğum günü olan 12 Ağustos’ta memleketi Hatay’ın İskenderun ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı.

İYİ Kİ VARSIN EREN
Küçük yaşta şehadetiyle Türkiye’yi yasa boğan Eren Bülbül’ün sosyal medyadaki son fotoğrafları ve paylaşımları tüm Türkiye’nin hafızasında yer aldı.

Sosyal medyada, köyünde sırtında odun taşırken görülen fotoğrafı ve “Biri de çıkıp demiyor ki Eren iyi ki varsın” paylaşımıyla Eren Bülbül, milyonların gönlünde yer edindi.

Vatandaşlar, şehadetinin ardından olduğu gibi her yıl vefat yıl dönümünde “İyi ki varsın Eren” paylaşımında bulunuyor.

ANNESİ 6 YILDIR BURUK
Erensiz geçen günlerin kendisi için çok zor olduğunu ve evlat acısını her gün yaşadığını anlatan anne Ayşe Bülbül, oğlunun şehadetinin 6. yılında açıklamalarda bulundu.
Anne Bülbül, “Erensiz geçen 6 yılın hiçbir tarifi yok. O kadar acı, o kadar büyük hüzün. Bir yandan 13 evlattan 1 tanesini vatan için şehit vermek; bir anneye, babaya, kardeşlere büyük gurur. Bu 6 yıl o kadar zor ki. Günlerim burada geçer. Evde küçük çocuk bırakıp, gidince, ‘çocuk beşiği mi devirdi, ağlıyor mu, acıktı mı’dersin ya, ben de aynısını diyorum. Evlatlarım çok ama hayatın çilesinden, işinden, gücünden evlatlarımın kokusunu alıp da doyamadım. Evladıma doymadan bu dünyadan göç edip, gitti. Tek bana teselli veren şey; evladım şehit edildi ama ne olursa olsun acısı aynı bugünkü gibi. Bazıları 6 yıl oldu diyor. Dün idi, ne zaman 6 yıl oldu? Sizlere 6 yıl gibi geliyor ama bana 6 bin yıl gibi geliyor. Bugünler bitmez, geçmez. Cenab-ı mevlam sabrını veriyor ama ne kadar da sabrını verse bir yerde taşıyorsun, bir yere kadar sabrediyorsun. Mevlam bu çocuğu bizlere verdi, sevdiği için kendi makamına aldı. Bugün yıl dönümü. Kardeşlerinin hepsi burada, bir Eren yok. Bir annenin bu acıyı, hüznü yenmesi o kadar kolay değil. Yapacak bir şey yok, vatan sağ olsun” dedi.