Akıl almaz ihale…

Değerli okuyucularım,

Bugün sizlere Eyüpsultan Belediyesi’nde yapılan inanılması güç bir ihaleden söz edeceğim. Toplumsal Haber’in ortaya çıkardığı bu olay, kamu kaynaklarının kimlere ve hangi gerekçelerle aktarıldığı konusunda ciddi soru işaretleri yaratıyor.

Düşünün, belediye bir inşaat firmasıyla tam 156 milyon liralık “eğitim ve sağlık danışmanlığı” sözleşmesi imzalıyor!

Evet, yanlış duymadınız… Eğitim ve sağlık gibi yüksek uzmanlık gerektiren alanlarda danışmanlık hizmeti, bir inşaat şirketine verilmiş.

İnsan bu tabloyu okuyunca ister istemez aynı tepkiyi veriyor: “Yok artık, daha neler!”

Maaş ödeyemeyen belediye, milyonluk danışmanlık dağıtıyor.

Ve, Bitlis merkezli bir inşaat-turizm firmasına 9 ay sürecek danışmanlık hizmeti için 155 milyon 877 bin TL ödemeyi taahhüt ediyor.

Gerçekten akıl alır gibi değil…

Eğitim ve sağlık danışmanlığı işi, ama yüklenici inşaat firması! Ne tuhaf değil mi?

Uzmanlar haklı olarak soruyor:

“Eğitim ve sağlık danışmanlığını bir inşaat şirketi nasıl verebilir?”

Bu soru yalnız Eyüpsultan Belediyesi’ni değil, tüm kamu ihale sistemini ilgilendiriyor. Çünkü bu tablo, kamu kaynaklarının hangi kriterlerle ve kimlere aktarıldığı konusunda çürümenin göstergesi.

Aziz Nesin yaşasaydı, romanını yazardı.

Bana kalırsa bu durumu en iyi anlatacak kişi Aziz Nesin olurdu.

“Eyüpsultan’da sağlık danışmanlığı yapacak bir firma İstanbul’da bulunamamış da, iş Bitlis'te faaliyet gösteren bir inşaat firmasına verilmiş” cümlesi, bence bürokrasi tarihimizin kara mizah klasikleri arasına girmeye adaydır.

İnsan sormadan edemiyor.

Hiç mi eğitim ya da sağlık alanında faaliyet gösteren bir kurum bulunamadı da, yol, otel ve temizlik işi yapan bir şirketten psikososyal destek hizmeti alınıyor?

Kamu İhale Kurumu’nun EKAP kayıtlarına göre:

İhale kayıt numarası: 2025/315794

İhale tarihi: 3 Nisan 2025

Sözleşme bedeli: 155.877.866 TL

Sözleşme süresi: 22 Nisan – 31 Aralık 2025

Yüklenici firma: Kervan HİP Turizm Temizlik İnşaat İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. (Ahlat/BİTLİS)

İhaleye 10 firma doküman indirmiş, 4 firma teklif vermiş, ancak yalnızca bir teklif geçerli sayılmış.

Yani, 156 milyon liralık iş tek geçerli teklifle verilmiş!

Adeta “siz girin, nasıl olsa siz alırsınız” mantığında bir ihale!

Bir yanda maaş çilesi, diğer yanda milyonluk danışmanlıklar

Aynı dönemde Eyüpsultan Belediyesi, işçilerine maaş ödemekte zorlanıyor.

SMS mesajlarıyla “ödemeler ilerleyen dönemde yapılacaktır” denilirken, danışmanlık ihaleleri için kaynak anında bulunabiliyor.

Bu nasıl bir öncelik sıralamasıdır?

Bu nasıl bir kamu yönetimi anlayışıdır?

Bir belediye, kendi çalışanının maaşını ödeyemezken yüz milyonları “danışmanlık” adı altında dağıtıyorsa, burada yalnızca idari değil, etik ve siyasi boyutları olan başka soru işaretleri de var demektir.

Bu durum, yerel yönetimlerde aday belirleme süreçlerinin ne kadar titizlikle yürütülmesi gerektiğini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Siyasi partiler, “kazanmak” uğruna liyakati geri plana attıklarında, sonunda bu tür tablolarla karşılaşmak kaçınılmaz oluyor.

Neyse, bu konu üzerinde ayrıca durulması gereken ayrı bir yazı konusu…

Ayrıca Belediyeler, halkın parasını halkın yararına harcamakla yükümlüdür.

Ancak anlaşılan o ki bazı yöneticiler “danışmanlık” kelimesini sihirli bir perdeye dönüştürmüş durumda.

Bu perdenin ardında kim bilir daha neler gizli… Liyakat eksikliği, kayırmacılık, çıkar ilişkileri ve belki de çok daha fazlası.

Sözde “sağlık, eğitim ve gençlik projeleri” adı altında kesilen milyonluk faturaların, gerçekte hizmetle ilgisi olmayan hangi adreslere aktarıldığı ise artık Türkiye Cumhuriyeti savcılarının yanıtlaması gereken bir konu.

Eyüpsultan halkının sorması gereken sorular ise son derece açık:

Bu danışmanlık tam olarak hangi projeler için yapıldı?

Firma hangi eğitimleri verdi, hangi sağlık desteklerini sundu?

Ve en önemlisi, bu hizmetin 155 milyon liralık karşılığı gerçekten neydi?

Kamuoyu, Eyüpsultan belediyesinden bu sözleşmeye dair tüm belgelerin şeffaf biçimde açıklanmasını bekliyor.

Unutulmamalıdır ki, kullanılan her kuruş Eyüpsultan halkının alın teridir.

Gerçek anlamda halkçı belediyeler, yalnızca seçim zamanı değil, her zaman hesap verebilir olmalıdır.

{ "vars": { "account": "G-9KFVFXJPJ" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }